Nazan DOĞANER HALICI

Nadir görülen bir hastalık olan kaçış sendromu, damar içi sıvısının azalmasıyla ani ataklar şeklinde kendini gösterir. Hastalık ilk kez 1960 yılında Clarkson ve arkadaşları tarafından tanımlanmıştır. Bu nedenle “Clarkson Hastalığı” olarak da bilinir. Ataklar sırasında; damar içi sıvısının ani ve çok miktarda azalması, kanda albümin düzeylerinin düşük olması, kanın koyulaşması-akıcılığının azalması, bazen de monoklonal gamopati denilen özel bir laboratuvar bulgusu tespit edilebilir.

TEHLİKELİ MİDİR?

Hastalığın neden kaynaklandığı henüz bilinmemektedir. Kılcal damarlardaki sıvı oranı azalınca, kan damarlarda dolaşamaz hale gelir. Damar dışı artan sıvı karaciğer, akciğer ve kalbe zarar verir. Vücudun boşlukları ve kaslarında sıvı birikmeye başlar. Beyin bunu kötü sinyaller olarak algılar ve tansiyon kan basıncı aniden azalınca vücut şoka girer. Hastalarda yaygın bir şekilde bağırsaklarda ödem, asit, akciğerde, kalp zarında ve hatta kaslarda sıvı birikip, yaşamı tehdit edici bir tablo oluşturabilir.

Doktor Jan Klod Kayuka Doktor Jan Klod Kayuka


BELİRTİLERİ NELERDİR?

Ataklar arasında hasta sağlıklıdır. Neye bağlı olduğu ve bedenin çalışmasının nasıl bozulduğu henüz tam olarak belli değildir. Damar içi kan basıncı-tansiyon azalınca şok tablosu gelişir. Damar içinden beden boşluklarına sıvı kaçışına neden olan ihtimaller olsa da esas neden bilinmemektedir. Şikayetler günlük hayatta sık karşılaşılan şikayetlerdir. Hastalar sıklıkla bulantı, karın ağrısı, kusma, halsizlik, kas ağrıları, yorgunluk gibi belirgin tanımlayıcı özellik göstermeyen yakınmalarla başvururlar. Klinikte en sık “septik şok” tablosuyla yani kana karışan mikrobik etkenlerin ortaya çıkardığı şok tablosuyla benzerlik gösterir.

Ünlü şovmen 12 gündür yoğun bakımda


61 yaşındaki ünlü şovmen Mehmet Ali Erbil, 18 Ekim’de evinin banyosunda düşerek yaralanmış ve İstanbul Maslak’ta bir hastaneye kaldırılmıştı. Erbil’in kaburgalarında kırık olduğu ve kırılan kaburgaların da akciğer zarına battığı tespit edilmişti. Acil ameliyat olan Erbil yoğun bakıma alınmıştı. Erbil’in tedavisi sürerken bu kez yıllar önce yakalandığı ‘kaçış sendromu’ hastalığı tetiklendiği ortaya çıktı. Önceki gün göğüs boşluğundaki kanama yüzünden yeniden ameliyat edilen Erbil’in yoğun bakımdaki tedavisi sürüyor.


huseyin

TEDAVİSİ MÜMKÜN MÜ?


Kaçış sendromunun henüz tedavisi yoktur... Tedavi, genellikle destek amaçlıdır. Tedavi, solunum yollarının ve nefes alışverişinin stabilize edilmesi, belirli ilaçların verilmesi, ve/veya damar içi sıvıların zerk edilmesi veya kan ürünleri kullanılmasından oluşur. Bazı bilim insanları, damar içi sıvılarının zerk edilmesinin ödemi artırdığını ve daha fazla komplikasyon çıkarma riski bulunduğunu belirtiyor. Tedavi yanıt vermeye başladığında hastaya ödem söktürücü ilaç yazılır. Periyodik olarak damar yollarıyla yapılan tedavi ve normal ilaç tedavisi, gelecekte yaşanabilecek komplikasyonların önüne geçmeyi amaçlar.

HâLâ ARAŞTIRILIYOR

Her ay damarlara intravenöz immunglobulin tedavisi önerilir. 2017’de yapılan bir araştırmaya göre, kaçış sendromu için yapılan önleyici intravenöz immunglobulin terapisi en iyi tedavi yöntemi olarak kabul edilmektedir. Bu tedaviye yanıt vermeyen veya bu terapinin ağır geldiği hastaların, daha önce olduğu gibi solunum yollarında kullanılan bazı ilaçlarla düzenli takibi yapılmaktadır. Kaçış sendromunun nasıl geliştiğine ve onun gidişatını etkileyen faktörlerin neler olduğuna dair araştırmalar devam etmekte. Hastalığın daha iyi anlaşılmasına neden olacak bu araştırmalar, gelecekte daha iyi bir tedaviye ve ölüm oranının düşmesine neden olacaktır.