Acıbadem Kadıköy Hastanesi İç Hastalıkları ve Geriatri Uzmanı Doç. Dr. Berrin Karadağ; kronik hastalıkların yaşlılığın kaçınılmaz bir sonucu değil; çoğunlukla hareketsizlik, sağlıksız beslenme, sigara ve alkol ile olumsuz çevresel faktörlerin sonucunda ortaya çıktığını belirterek “Kronik hastalıkların en önemli özelliği, altta yatan nedenlerin birçoğunun tamamen önlenebilir risk faktörleri olmasıdır. Yani kendimize ve hayata küsmek yerine hayatla ve vücudumuzla barışmayı seçersek yapabilecek pek çok şey olduğunu görürüz” diyor.

Ülkemizde yaklaşık her 3 kişiden 1’inin kronik hastalığı olduğunu, kronik hastalık tanısı konulan her 3 kişiden 1’inde depresyon belirtileri görüldüğünü belirten Doç. Dr. Berrin Karadağ, 18-24 Mart Yaşlılar Haftası kapsamında yaptığı açıklamada, kronik hastalıklarla barışık yaşamanın 10 yolunu anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.

Karamsarlıktan kaçının!
Umutsuzluk ve karamsarlık yok! Yaşımız ilerledikçe bir takım kronik hastalıklara yakalanma olasılığımız artabilir, ancak bu bizim hayattan kopmamıza veya depresyona girmemize asla yol açmamalı. Akılcı yaklaşımlar ve sağlık kontrolleri ile idareyi ele alabiliriz.

yaslilik-shutter

Sağlıklı beslenin
Kronik hastalıklarla baş etmenin ilk maddelerinden biri sağlıklı beslenme. Yediklerimize gösterdiğimiz azami dikkat daha canlı ve daha aktif olmamızı sağlar. Hazır gıdalardan kaçınmaya özen göstermeli ve taze sebze-meyveyi sofralarımızdan eksik etmemeliyiz. Tüm besin gruplarından yeterli miktarda alarak dengeli beslenmeye dikkat etmek baş koşul.

Tuz tüketimine dikkat edin
Dünya Sağlık Örgütü; hipertansiyon, kalp, böbrek hastalıkları başta olmak üzere pek çok organımızı olumsuz etkilememek amacıyla günde 5 gramdan fazla tuz tüketilmemesini öneriyor. Ancak ülkemizde bir kişi günlük ortalama 15 gram tuz tüketiyor. Tuz tüketimini azaltırsak, bir süre sonra hekime danışarak belki de kullandığımız hipertansiyon ilaçlarının dozunda ve sayısında azalmaya gidebiliriz.

Tütünü her şekilde hayatınızdan çıkarın!
Türkiye, sigara kullanımında Avrupa ülkeleri arasında üçüncü, dünya ülkeleri arasında ise yedinci sırada yer alıyor. Sigara kullanımı, sağlıksız beslenme gibi risklerin ortadan kaldırılması durumunda kalp hastalıkları, inme ve tip 2 diyabet vakalarının yüzde 80’i, kanser vakalarının ise üçte birden fazlası önlenebilir. Gerek aktif gerek pasif içici olmaktan kaçının.

Hareketli olalım
İç Hastalıkları ve Geriatri Uzmanı Doç. Dr. Berrin Karadağ “Vücudumuzun izin verdiği kadar hareketli olalım! Unutmayalım ki yıllar geçtikçe hareket ve hızımız azalsa da, mümkün olduğunca yürüyüş yapmalı ve hareketli yaşam tarzını hedeflemeliyiz. Spor yaparak beden sağlığımıza verdiğimiz destek, ruh sağlığımızı da pozitif yönde etkileyecektir” diyor.

yasli-shutter

Sosyal hayatınız olsun
Kronik hastalıklarımızın ve ilaç kullanıyor olmamızın sosyal hayatımızı negatif etkilemesine izin vermemeliyiz. Aksi halde bu durum ek olarak depresyona neden olabilir. Hipertansiyon veya diyabet hastalığına sahip olmamız, ailemiz veya dostlarımızla birlikte olmamızı hiç de engellemez. Daha disiplinli ve hayata dört elle tutunarak, mutluluğumuzu artırabilir ve çok daha keyifli bir yaşama sahip olabiliriz.

Alkolden uzak durun
Alkol, kronik hastalıklarımızı ciddi oranda daha da kötü yönde etkileyebilir. Hayatımızdan çıkarılması ile kullandığımız ilaçların yan etki olasılığı da oldukça azalacaktır. Alkol en fazla beyinde tahribata yol açarken, mantıklı düşünme, karar verme ve hareket etme yeteneklerini de bozuyor.

Fazla kilolarınızdan kurtulun
Sağlıklı bir diyet ve düzenli egzersiz ile fazla kilolardan kurtulmak; vücutta hasara yol açan kalp hastalıkları, diyabet, inme gibi pek çok kronik hastalıktan da korunmanızı sağlar. Zamanında tedavi edilmeyen obezite; yüksek kolesterol, damar tıkanıklığı ve tansiyon yükselmesi gibi olumsuz etkenlere neden olurken, yaşam kalitesini olumsuz etkiliyor hatta yaşam süresini kısaltıyor. Kişinin gerek sağlığını ve sosyal yaşamını gerekse iş hayatını kötü yönde etkileyen bu durum zamanında fark edilip geç kalınmadan tedavi edilirse kişi sağlıklı yaşamına geri dönebilir.

Muayene ve ilaçlarınızı aksatmayın
Pek çok kronik hastalığın zararlı etkileri düzenli sağlık kontrolleri ve doktor kontrolünde kullanılan ilaçlar sayesinde en aza indirilebilir. Doktorunuzun belirlediği aralıklarla kontrollerinizi yaptırmayı, ilaçlarınızı düzenli kullanmayı ihmal etmeyin. ‘Tansiyonum düzeldi artık ilaca gerek yok’ gibi yanlış düşüncelere kapılmayın. Ayrıca bilimselliği kanıtlanmamış ürünler kullanmayın ve kulaktan dolma bilgilere asla eğilim göstermeyin. Unutmayın; ‘hastalık yoktur, hasta vardır!’ Her bir birey kendi vücudunun özel olduğunu ve arkadaşına, komşusuna iyi gelen bir ilacın kendisinde yanlış etkiye neden olabileceğinin bilincinde olarak, doktoruna sormadan ilaç kullanmamalı.

yasli-shutter

Güzellikleri görün!
İç Hastalıkları ve Geriatri Uzmanı Doç. Dr. Berrin Karadağ “Yaşamı bir dağa tırmanmak gibi de algılayabilmeliyiz. Yolumuz bazen biraz zor ve engebeli olabilir, hastalıklarımızı bu yoldaki boyutu değişen taşlar olarak düşünebiliriz. Ama diğer taraftan bu yolculukta çevremizdeki güzellikleri görmeyi asla ihmal etmemeliyiz. Yani yaşam yolu taşlı ve engebeli olsa da, alacağımız önlemler ve bize destek olabilecek araçlarla, bu yolun güzelliklerinin keyfine varmayı asla göz ardı etmemeliyiz” diyor.

[old_news_related_template title="Türkiye artık 'yaşlı ülke'" desc="Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘En az üç çocuk yapın yoksa yaşlı Avrupa gibi oluruz’ açıklamaları vatandaşı etkilemedi. 65 ve daha yukarı yaştaki nüfus, 2013 yılında 5 milyon 891 bin 694 kişi iken son 5 yılda yüzde 17 artarak 2017 yılında 6 milyon 895 bin 385 kişi oldu. Yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki oranı ise 2013 yılında yüzde 7,7 iken, 2017 yılında yüzde 8,5’e yükseldi. Yaşlı nüfusun yüzde 44’ünü erkek nüfus, yüzde 56’sını kadınlar oluşturdu. " image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2018/03/iecrop/sozcu-5_16_9_1521108575.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2018/gundem/turkiye-artik-yasli-ulke-2289255/"]

[old_news_related_template title="İşte süper yaşlıların sırları" desc="80'li yaşlarınızda nasıl bir hayat yaşamayı istersiniz? Kimse bitkin, ağrılı, kabuğuna çekilmiş bir halde yalnız bir yaşlılık istemez. Peki böyle bir yaşlı olmamak için neler yapmanız gerektiğini biliyor musunuz? İşte bilimin 'süper yaşlılar' olarak tanımladığı insanlardan dinamik, sağlıklı ve mutlu yaşlanmanın sırları..." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2018/01/super-yaslilar.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2018/saglik/iste-super-yaslilarin-sirlari-2155577/"]

[old_news_related_template title="Yaşlılarda beslenme nasıl olmalı? Yaşlılıkta ideal kilo nasıl hesaplanır?" desc="Dünya genelinde ve Türkiye'de yaşlı nüfus oranı yükselirken, sadece uzun bir ömrün değil, uzun ve sağlıklı bir ömrün sırları da bilimsel araştırmaların en önemli konuları arasında yer alıyor. Peki bu noktada nelere dikkat etmeli? Yaşlılıkta sağlıklı beslenmenin püf noktaları neler? Yaşlılıkta ideal kilo ne olmalı? İşte sağlıklı bir yaşlılığın beslenme formülleri..." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2017/11/yasli-beslenmesi.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2017/saglik/yaslilarda-beslenme-nasil-olmali-yaslilikta-ideal-kilo-nasil-hesaplanir-2102823/"]