Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serdar Saydam, meme kanseri riskinin doğum ve emzirme ile azaldığına dikkat çekti. Prof. Dr. Saydam, meme kanseri riskini azaltmak için ilk doğumun hangi yaşlarda yapılması gerektiğini de açıkladı.

MEME KANSERİNİ TETİKLEYEN RİSK FAKTÖRLERİ

meme-kanseri-shutter

Meme kanserinin riskleri hakkında önemli bilgiler veren DEÜ Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr. Serdar Saydam, 1900’lü yıllarda meme kanserinin günümüzde olduğu kadar yaygın görülmediğini söyledi. O yıllarda insanlardın genç yaşta verem, sıtma gibi hastalıklardan veya savaş nedeniyle yaşamlarını yitirdiklerini anlatan Prof. Dr. Saydam, “Ortalama yaşam arttıkça kanser vakası artacaktır. 40 yaşından sonra meme kanseri artmaya başlıyor. Genç yaşı taradığımızda daha az rastlıyoruz. Bu yüzden de çoğu meme tarama programları 50 yaşından sonra başlar” dedi.
Meme kanseri açısından şişmanlığın da bir risk faktörü olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Saydam, “Şişmanlık, kadın hormonlarının büyüttüğü tümörler ve bazı mekanizmaları bozması nedeniyle meme kanserine yol açabiliyor. Şişmanlarda meme kanseri riski zayıf kadınlara göre daha yüksektir. Bu yüzden insanlara mutlaka spor yapmalarına öneriyoruz. İster bisiklete binin, ister koşun ama mutlaka spor yapın, kilo almayın. Vücudunda yağ birikmesin. Şişmanlık beraberinde birçok hastalığı beraberinde getiriyor. Meme kanseri bunlardan sadece bir tanesi. Genetiğiyle oynanmış gıdalardan sonra kan şekeri aniden yükseliyor ve arından insülin yükseliyor ve şekeri bir anda düşürüyor. İnsanlar bir türlü doymuyor. Bu yüzden beslenirken de çok dikkatli olmalıyız” şeklinde konuştu.

"İLK ADET VE İLK DOĞUM YAPMA YAŞI ÖNEMLİ"

Bir kadının ilk adet yaşı ne kadar erkense meme kanseri için o kadar riskli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Saydam, “30 yaş ve altında ilk doğumunu yapmayan kadınlarda da meme kanseri riski artıyor. Bir memenin tam olarak olgunluğa erişebilmesi için, bir doğum yapılması gerekiyor. Meme olgunlaştığı zaman dış etkenlere karşı daha dirençli oluyor. Bu yüzden kadınlarımıza, ‘Ya çocuk yapma ya da 30 yaşından önce yap’ mesajını veriyoruz. Emzirme de kanser riski azaltıyor. Kronik alkol tüketiminde meme kanseri riski artıyor. Meme kanserinin bugüne kadar kanıtlanmış sigara ile direkt bir bağlantısı yoktur. Kadınlar menopoza girdikten sonra hormon replasman tedavisi görüyor. Bu tedavi uzun sürdüğü takdirde de risk artıyor. Birinci derece akrabalarında meme kanseri, yumurtalık kanseri ve kolon kanseri olanlarda risk daha artıyor” ifadelerini kullandı.

İHA

[old_news_related_template title="Haftada 2 sosis meme kanseri riskini artırıyor!" desc="Yeni bir araştırma sayesinde, işlenmiş et tüketimindeki artışla meme kanseri riskindeki artışın bağlantılı olduğuna dair kanıtlara ulaşıldı. 260 binden fazla kadını analiz eden araştırmacılar, haftada ortalama iki sosise denk gelen işlenmiş et tüketiminin, meme kanseri riskinde yüzde 50 civarında artışa neden olduğunu buldular." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads//2018/02/iecrop/shutterstock_283441040_16_9_1519727848.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/hayatim/yasam-haberleri/haftada-2-sosis-meme-kanseri-riskini-artiriyor/?_szc_galeri=1"]

[old_news_related_template title="'Meme kanseri ile savaşta cephaneliğimiz sağlam'" desc="Pembe İzler Derneği’nin Meme Kanseri Farkındalık Ayı'na özel gerçekleştirilen etkinliğinde, meme kanserinin bütün yönleri konuşuldu ve önemli bilgiler verildi. Uzmanlar erken teşhis konusunda elle muayenenin önemini bir kez daha vurgularken, kadınların her ay sadece 10 dakikasını buna ayırmasının hayat kurtaracak kadar etkili olduğu belirtildi. Etkinlikte ayrıca, meme kanseri ile savaşta cephaneliğimizde birçok tedavi silahı olduğu da anlatıldı. " image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2017/10/kadin-12.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/hayatim/yasam-haberleri/meme-kanseri-ile-savasta-cephaneligimiz-saglam/"]