Medya Yazıları’nın bugünkü konuğu yine İhlas Holding’in patronu Mücahid Ören. Neden mi? Çünkü 2 Kasım 2016’dan bu yana yalanlanmayan ancak içeriği anlatılmayan ve mahkemenin de yayımlanmasında sakınca bulmadığı bir e-posta var. Önce 2 Kasım 2016 tarihinde Aydınlık yazarı Sabahattin Önkibar’ı okuyalım:
‘BİR KURUŞ TEMİNAT VERMEYECEĞİM’
Tarih 13 Temmuz 2016. ABD vatandaşı olan Mücahid Ören, FETÖ darbesi sürecinde ilginç şekilde bu ülkededir. Ancak eşyanın tabiatı gereği bulunduğu ABD’den holdinginin işlerini takip etmektedir. Türksat için malum bütün televizyonlardan teminat mektubu istenir ve TGRT de o teminatı gönderir fakat gönderilen teminat eksik yani yetersizdir... Konu Mücahid Ören’e aktarılır ve Ören bu talebe ABD’den e-mail ile aynen şu karşılığı verir: “Kesin söylüyorum bir kuruş ilave teminat vermeyeceğim... Önce kapatırım TGRT’yi, ancak Ankara’yı ayağa kaldıracağımız gün çok yakın. Bankalar ile konuşmayın. Soru şudur: Mark Grossman’ın can dostu Mücahid Ören 13 Temmuz’da yani FETÖ darbesine iki gün kala üstelik ABD’de bulunuyor iken durduk yerde niye Ankara’yı ayağa kaldıracaklarından söz ediyor ?” Ören bu e-postayı gazetenin yazarlarından Batuhan Yaşar’a gönderir. Yanıt gelmez... Önkibar işin peşini bırakmaz ve 22 Nisan 2017 tarihli köşesinde e-postanın çıktısına yer verir. Mücahid Ören ve Batuhan Yaşar, Sabahattin Önkibar’ın 22 Nisan 2017 tarihli yazısından sonra savcılığa suç duyurusunda bulunur. Sonra ne mi olur?
Ahmet Mücahid Ören böyle yemin etmişti.GÖNDERDİĞİ MAİLİ KABUL ETTİ
Şikayetçiler dilekçelerinde şu suçlamaları yapar: “Kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme ve yayma, hakaret, özel hayatın gizliliğini ihlal etmek, haberleşmenin gizliliğini ihlal etmek.”
Yani... Mücahit Ören yolladığı e-postanın gerçek olduğunu kabul eder! Soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Savcısı Umut Tepe, şikayeti inceledikten sonra Önkibar hakkında “kovuşturmaya yer yoktur” der ve dosyayı kapar.
Şimdi soru şu: “Ankara’yı ayağa kaldıracağımız gün çok yakın” diyen Ören darbe girişiminden iki gün önce ne demek istedi? Kime mesaj verdi? Bu sorunun yanıtı geldiği gün hemen yayımlayacağız.
Fetullah’ı ABD’de koruyan Grossman İhlas’ın danışmanı
Marc GrossmanSÖZCÜ’yle ya da kendileri gibi olmayanlarla uğraşan bazı yazar arkadaşları uyarmakta fayda var. İhlas Holding’in danışmanlarından birisi ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi Marc Grossman. 2005 yılında İhlas kadrosuna katıldı, maaşının da 100 bin dolar olduğu iddia edildi. Peki bu Grossman kim? FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in Amerika’da yeşil kart almasının kilit isimlerden biri. ABD derin devleti CFR (Dış İlişkiler Konseyi) adlı düşünce kuruluşunun danışmanlarından. Hatırlayın… SÖZCÜ, 25 Kasım 2018 tarihinde “Türkiye artık dostumuz da değil düşmanımız manşetimizde o raporu anlatmıştık. İhlas Holding’in danışmanı Grossman’ın da etkili olduğu CFR, Türk-ABD ilişkilerini şöyle anlatmıştı: “Amerikan politikasını bugün şekillendiren ya da geçmişte şekillendirmiş olan birçok kişi, Türkiye’yi stratejik ortak ve istikrarın çapası olarak değerlendirse de bu yaklaşımın temeli güçlü değil. İki ülkenin çıkarları ve değerleri ortak değil. İkili ilişkileri, karşıt duygular ve güvensizlik şekillendiriyor. Stratejik ilişkiler bitti. Hatta bunun da ötesinde iki ülke arasındaki işbirliği kısıtlı ve belirli koşullara bağlı olmalı. Siyaseti belirleyenler Türkiye’yi ABD’nin ne bir dostu ne de bir düşmanı olarak görmeli. Türkiye, birçok alanda ABD’nin rakibi ve muhalifi.” Mücahid Ören, ABD’de Gülen’in koruyucusu Grossman’a ne danışıyor? Bu da yanıt verilmesi gereken sorulardan birisi!
Yalancı iftirasını sürdürüyor
Türkiye Gazetesi’nin yalancı yazarı dün FETÖ’nün yeni talimatlarını yazmış. ‘Yalancı’ya göre FETÖ şu talimatları vermiş:“Artık Tayyip Erdoğan’a saldırmayın. Erdoğan ile ilgili olumlu hiçbir gelişmeyi görmeyin, övmeyin...” Sanrılarla yaşayan bu yazar SÖZCÜ’nün de ‘bu talimatlar ışığında’, Trump’ın Suriye’den çekilme kararını 1. sayfadan görmediğini iddia etmiş. 21 Aralık günkü SÖZCÜ’nün birinci sayfasını köşesine koymuş, hem de “İki gündür SÖZCÜ’ye bakıyor musunuz?” demiş. Ah yalancı... Lütfen SÖZCÜ’yü iyi oku ve ‘Yavuz hırsız ev sahibini bastırır’ anlayışla FETÖ’cü geçmişini unutturmaya çalışma. Trump’un çekilme kararı aldığı gün diğer gazeteler gibi haberi gördük. Sen de birinci sayfamızı ‘gör’ diye yayımlıyoruz. Ne demişiz tepeden: “ABD askerlerini Suriye’den çekiyor...” Peki dün yine 1. sayfadan ne demişiz: “Erdoğan: Harekat için bir müddet bekleyeceğiz.”
