İktidar durmadan “Ekonomiyi rayına oturtmak için alınacak tedbirleri” görüşüyordu... Ortalama iki günde bir “Ekonomiyi rayına oturtmak için alınan tedbirler” açıklanıyordu ama ekonomide tık yoktu...



O sırada Ankara’nın binlerce sığırcığın gecelediği, ulu çınar ağaçlarının olduğu Kumrular Sokağı’nda “Bir sapığın geceleri ağaçlara çıkıp evlerin yatak odalarını gözetlediği” dedikodusu yayıldı... Sokağın gençleri o sapığı yakalamak için seferber oldular... Zaman zaman biz polis muhabirleri de uğrayıp sapığın yakalanıp yakalanmadığına bakardık...



Ağaçtaki adamın adı Ali İhsan’dı...
Tapu Kadastro’da memur...
İş çıkışı gelip evinin önündeki ağacın alt kalın dalına oturuyordu... İlkokula giden astım hastası oğluna çanta alma sözü vermişti... Çocuk her gün çantanın yolunu bekliyor, babası eli boş gelince ağlıyor astım krizi tutuyordu...
Bu yüzden evinin karşısındaki ağaca çıkıp oğlunun uyumasını bekliyordu babası...
Küçük pilli radyosunu yanına almış, kulağını dayayarak devamlı “Ekonomiyi rayına oturtmak için alınan tedbirleri” dinliyordu...
Ki ekonomi rayına oturunca çantayı alabilecekti...



Sonunda gençler Ali İhsan’ı yakaladılar...
Ağzını açmasına vakit kalmadan feci dövüp Çankaya Karakolu’na götürdüler...
Polis “Sapık değilsen ağaçta ne işin var” dedi, Ali İhsan anlattı:
“Benim bir oğlum var... Ona çanta alamadım... Onu özlediğim için de ağaçtan evin içini seyrettim, uyumasını bekledim...”



Dünkü SÖZCÜ’de çocuğuna giysi alamadığı için kendini asan babanın haberini okuyunca, daldım eskilere...
Krizler, babalar, çocuklar...
Çok çektiler ama ekonomik krizler o iktidarları yok edip sildi süpürdü...



Karısı koluna girdi Ali İhsan’ın, birlikte eve döndüler “Ses çıkartmayalım oğlan uyanmasın” dediler... O an dayak sırasında düğmeleri düşmüş parçalanmış radyo bangır bangır bağırdı:
“Hükümetin ekonomiyi rayına oturtmak için aldığı tedbirler..........”