ACAİP YAZILAR

İster misiniz Kaşıkcı cinayetini sonunda bizim üstümüze yıksınlar


İşin özüne bakacak olursanız Kaşıkçı cinayeti dünyanın en garip cinayeti olarak tarihe geçebilir.
Cinayet diyoruz rahatlıkla ama ortada öldürülen yok, öldüren yok, cinayet aracı yok.
Medyadan cinayet haberlerini izleyen herkes bu kadar basit bir denklemi kurabilir.
Cemal Kaşıkçı’nın öldürüldüğünü biliyor muyuz?
Hayır.
Türk yetkililere atfen yapılan haberler hariç ortada sadece bir somut beyan var.
Suudi yetkililerden biri Cemal Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğu’nda çıkan arbede sonucu öldüğünü söyledi o kadar.
Kim öldürdü, ceset nerede bilmiyoruz.
AKP iktidarı ısrarla Suudi Arabistan’da konu ile ilgili gözaltına alınanları istiyor, “biz yargılayacağız” diyor.
İyi de, deyin ki bu 15 kişi geldi, mahkemeye çıktı, hakimin sorusu üzerine “Biz kimseyi öldürmedik” cevabını verdiler.
Ne olacak?
Öyle mahkeme bu kişilerin cinayet işlediğini kanıtlamak zorunda.
Ortada maktul yok.
Mahkeme ne yapsın?
Diyeceksiniz ki “Suudi Arabistan’ın açıklaması var.”
Ne fark eder? Güya her şeyi bildiğimizi düşünebiliriz ama konu hukukun önüne geldiğinde kanıt gerekir, bu kanıt yoksa mahkeme karar veremez ki, hatta itiraf olsa bile bu itirafın kanıtlanması gerekiyor.
Sonuçta önemli olan cinayet var ya da yok değil, bu işten Suudi Kraliyet ailesinin sıyrılmasıydı.
Bu gerçekleşti.
Erdoğan, Suudi Kralı’nı kurtardı.
Hal böyle olunca dünyanın önde gelen ülkeleri de “çok kazanıyoruz, ilişkiyi bozmaya gerek yok” diye düşünerek veliaht prensi de görmezden geliyorlar.
Bir bakmışsınız bu işin sonu bize dokunmuş ve bir de üstüne suçlu ilan edilmişiz.
Sonuç olarak cesedi bulmak veya yok edildiyse bunun kanıtını ortaya koymak zorundayız.
Hiçbir kanıt olmadan ısrarla “öldürdüler, parçaladılar, asit döküp yok ettiler” türü açıklamalar bir süre sonra “Türkiye Suudilere şantaj mı yapıyor?” sorusuna yol açabilir.
Bunu aşamazsak iş başımıza kalabilir, buna olmaz demeyin, olabilecek iki senaryoyu okuyun.
NOT: Cumhurbaşkanı, Amerikan Washington Post Gazetesi’ne yazı yazmış. “Bundan sonra kimse Türkiye topraklarında böyle bir cinayet işlemeye kalkışmasın. Sonuçları çok ağır olur” demiş. Vallahi helal olsun. İşte dünyayı titreten lider böyle olur.

BUNU YAZMAK GEREK

Suudilerin bizi suçlu çıkarabilecekleri iki senaryo


1- Cinayet hiç işlenmedi bu Türklerin uydurması

Suudi yetkililer önümüzdeki günlerde “İstanbul Konsolosluğumuzda hiçbir cinayet işlenmemiştir, bu Türkiye’nin bir oyunudur” açıklaması yapabilir.
Ama daha önce cinayeti itiraf etmiştiniz” sorusuna karşı şu savı dile getirerek olayı şöyle anlatabilirler;
Kaşıkçı Konsolosluğumuza geldi, işlemlerini bitirdi ve çıkıp gitti.
Bir süre sonra Türkiye büyük gürültü kopararak “Suudi gazeteci girdiği Suudi Konsolosluğu binasından çıkmadı, öldürülmüş olabilir” açıklaması yaptı.
Biz bunu şaşkınlıkla karşılayarak sabırla bekledik, yabancı medyaya binamızı gezdirdik.
Ancak Türk istihbaratı ülkemizdeki istihbarat birimlerine sesi Kaşıkçı’ya çok benzeyen birinin canhıraş bağırtılarının duyulduğu bir kaset dinletmiş.
Türkiye’den yetkililer “Cinayet işlendiğinin hem ses hem görüntü kaydı var” demişler.
Bunun üzerine telaşlanan ama hiçbir yetkileri olmayan bazı görevlilerimiz Kaşıkçı’nın öldüğünü söyledi.
Durum aslında kısa süre sonra ortaya çıktı ama yapılan açıklama da üzerimize yapıştı.
Oysa şu anda böyle bir cinayetin işlendiğine dair hiçbir kanıt yoktur.
Kaşıkçı muhtemelen Türkiye’deki hükümetin gözetimine bir yerde tutuluyor olabilir. Türkiye böyle bir iddia ortaya atarak Suudi Kraliyet ailesini ve devletimizi zora düşürmek ve bundan yarar sağlamak istemiştir.

2- Cinayeti Kaşıkçı’nın hain olduğuna inanan bir vatandaşımız işledi

Suudi yetkililer daha önce “Kaşıkçı bir arbedede öldü” açıklamasını yaptığı için bundan geri dönüş pek mümkün olmayabilir.
Ama şöyle anlatabilirler olayı;
Kaşıkçı nikahla ilgili evraklar almak için konsolosluğumuza geldi.
Kendisine son derece kibar davranıldı.
Bu sırada konsolosluğumuzda yine özel bir işlemini yaptırmak için bulunan bir vatandaşımız Kaşıkçı’yı tanıyarak “Sen hainsin” diye bağırdı.
Tartışma kavgaya dönüştü, Kaşıkçı aldığı bir yumruk ile yere düşerken başını mermer masaya çarptı ve öldü.
Tabii ki paniğe kapıldık.
Başkonsolosumuz hassas bir dönemden geçtiğimizi belirterek “Bu olay duyulmamalı” dedi.
Konsolosluğumuzda görevli bir istihbarat elemanı cesedi yok edebilecek bir Türk işbirlikçi tanıdığını belirtti.
İstihbarat elemanımız cesedi gizlice konsolosluktan çıkararak bu işbirlikçiye teslim etti.
Bu kişinin kim olduğunu ve cesedi ne yaptığını bilmiyoruz, işbirlikçi ile kontak kuran istihbarat elemanı da ülkemize döndü, kimliğinin açıklanması güvenlik açısından mümkün değil.
Olayın örtbas edilmesi emrini veren başkonsolosumuz da ülkemize döndü. Orada kendisine gereken ceza verilecek.
Türk yetkililer bunun böyle olduğunu biliyorlar ama sırf kralımızı ve veliaht prensimizi köşeye sıkıştırdıklarını düşünerek gürültü koparıyorlar.

ÇOK GÜLDÜM

Strip Klüpte düşük ücretli iş


Bu haftanın fıkrası bir tane, tabii Yıldırım Tuna’dan;
Bacaklarından rahatsız olan yürüme sorunlu, zor geçinen emekli arkadaşımın iş bulmasına çok sevindim..
Bir “Strip klüpte” iş bulmuş.. Kızlar soyunurken kuliste bekleyip sahneyi terk edince elbiselerini topluyormuş.. Şov öncesi kızların vücutlarına bebek yağı sürmek falan...
Peki, para durumu nasıl?” diye sordum, “Haftada 50 lira” dedi.
Aa? Az değil mi?” dedim...
Tamam da abi” dedi, “Daha fazla veremem ki!”

KOMİK

Bu haftanın aforizmaları


Mizah yazarı İbrahim Ormancı bu hafta da bizi yalnız bırakmadı.

Türk’e Türk’ten başka dost kazığı atan yoktur.

★★★

Fenerbahçe’de işler kötü gidiyor. Ali Koç’a tavsiyem ruh çağırsın. Takım ruhunu yani.

★★★

Yedi Kocalı Hürmüz,  günümüzde yaşasa kadın cinayetine kurban gitmesi çok yüksek bir olasılık.

★★★

Kedi ulaşamadığı ciğere “Zaten Canan Karatay ciğer yemeyin demişti” diyor bugün.

★★★

Mümkündür. Ekonomi canlanacakmış. Reenkarnasyon diye bir şey varsa neden olmasın değil mi ama?

★★★

Şiddete meyilli bir toplum olduk. Öyle ki insanlar artık aba altından sopa yerine bıçak gösteriyor.

★★★

Bilmemek bazen ayıp olabiliyor bence. Örneğin , kadir , kıymet bilmemek ayıbın daniskası değil mi sizce de?

★★★

Milletçe akıntıya kürek çekmekte üstümüze yok ama kürek sporunda ahım şahım bir başarımız da yok.

★★★

Parolamız, bugünün borcunu yarına ertele.

★★★

“Hayatımı yazsam roman olur” diyor. Ama sor “Hayatında kaç roman okudun” diye bakalım ne diyecek?

★★★

Eskiden Ali bana top atıyordu, şimdiyse konum atıyor.

★★★

Mayası bozuk insanlardansa, kafası bozuk insanlarla muhatap olmak tercihimdir.

★★★

Burundan solumak hafızayı güçlendiriyormuş. Kuyruklu yalan. Ulusça, burnundan soluyup durduğumuz halde balık hafızamız aynen devam ediyor.

★★★

Mantık evliliği yaptım ama evlendiğim kadının yirmi yıl sonraki halini bir türlü mantığım almıyor.