Pazartesi günü bu köşede, tarihe karışmadan hemen önce Bakanlar Kurulu’nca gizli ve şirkete özel bir kararname çıkarıldığını yazdım.
1. Maddede sayılan illerin Dicle Elektrik A.Ş’yi tarif ettiğini belirttim.
2. Maddedeki kritik ifadeyi aktardım: “Desteklemeler elektrik faturasını tahakkuk ettiren ilgili elektrik dağıtım ve/veya görevli tedarik şirketi hesabına yatırılarak gerçekleştirilir.”
Devlet bütçesinden şirket hesabına destekleme bedeli yatırılmasıyla ilgili sorular sordum.
“Bu ödemeler yapıldı mı? Çok sayıda dağıtım şirketi varken bu şirketin ayrıcalığı nedir?” gibi.
Nedenini galiba bilmeyene ve bilmezlikten gelenlere hatırlatmak gerekiyor:
Bu soruları yöneltmek, böyle bir belgeye ulaşan her gazetecinin doğal işidir.

GİZLİ KARARNAME İNKAR EDİLEMİYOR

Dicle Elektrik A.Ş yazılı bir açıklama yaptı. Baştan sona dikkatle okudum.
“Böyle bir kararname yok” denilmiyor.
Ama giriş paragrafındaki ifadeleri incelemek gerekiyor:
“Son günlerde bazı basın yayın organlarında çiftçilerin, tarımsal sulamada kullandıkları elektrik enerjisi için yaptıkları ödemeler ile ilgili mevzuat düzenlemesi bahane edilerek şirketimiz ve şirketimizin ana ortağı hakkında doğrudan ve dolaylı olarak haksız bazı eleştiriler ve suçlamalarda bulunulması.”
Tek tek yanıt vereyim:
“Bazı basın organları” değil, bu yazı Sözcü’de çıktı.
“İlgili mevzuat düzenlemesi bahane edilerek”: Çok normal ve sıradan bir hava verilen “ilgili mevzuat düzenlemesi” ilanı gerekirken toplumdan saklanmış bir Bakanlar Kurulu kararıdır.
“Bahane etmek”: Hiçbir şeyi bahane etmeden bu belgeyi açıkladım.
“Şirketimiz ve şirketimizin ana ortağı hakkında doğrudan ve dolaylı olarak haksız bazı eleştiriler ve suçlamalar: Hiçbir suçlamada bulunmadım. İşadamı Abdullah Tivnikli’in Telekom satışında rol oynadığı mı yanlış, o satışta Kuveyt Türk’ten finansman sağlanmış olması mı, yoksa bu finansman nedeniyle bankacılık mevzuatı açısından tartışma çıktığı mı? Hatırlatma nitelikli bu somut unsurların nesi suçlama?

“ÖDEMELER ÇİFTÇİYE YAPILMAKTA”

Açıklamada, pazartesi günkü yazıma dair en somut ve önemli unsuru paylaşalım:
“Tarımsal Sulamada kullanılan elektrik enerjisi için yapılan destekleme ve ödemeler bizzat çiftçilere yapılmakta olup, şirketimize hiçbir şekilde ödeme yapılmamaktadır.”
Demek ki kararnamenin 2/2 maddesindeki “şirket hesabına yatırma” kısmı gerçekleşmemiş.

ÜST DÜZEY YÖNETİCİ

Bu arada, paylaştığım resmi ve yazılı açıklamadan önce, şirketin ana ortağı Eksim Yatırım Holding’den üst düzey bir yönetici beni aradı. Kendisiyle adını vermemem ricasıyla konuştuk. Üst düzey yönetici de bu gizli kararnamenin varlığını inkar etmedi, “Buradaki amaç şirketten çok çiftçiyi sisteme alıştırmak” dedi. Kendisine, “Başka dağıtım şirketleri de varken neden özel bir kararname çıkarıldı?” sorusunu yönelttiğimde, “Çünkü en yüksek kayıp kaçak bu bölgede. 5 milyar kilovatsaat” yanıtını aldım...
Sonuç şu: Yapılan açıklamalar, yazmasaydık varlığı öğrenilemeyecek bir gizli kararnamenin varlığını ortadan kaldırmıyor bu bir.
İkincisi, bu kararname, genellik, eşitlik, objektiflik ilkesine aykırıdır. Ve nihayet, şirket hesabına aktarım yapılmamışı olması, o madde iptal edilmedikçe yapılmayacağı anlamına gelmiyor.