Bir soruyla başlayalım:
“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Yatıp yuvarlanın’ diye tanıttığı Millet Bahçeleri’nin nasıl bir aciliyeti olabilir?”
AKP’nin 16 yıldır aksatmadığı en istikrarlı işlerden biri olan iç anketlerinin bir sorusu da bu olsa ve kendi seçmenine sorsa, kaç kişi Millet Bahçesi’ne “ivedi” bir iş der?
Hanelerde “yangın” büyürken bu sorunun cevabını tahmin etmek zor değil.
Ama belli ki iktidar için Millet Bahçesi ihalelerini el altından, gizli saklı, ahbap firmalara vermek olağanüstü önemli. Aksi takdirde Kamu İhale Kanunu’nun “ivedi” işler için öngördüğü ilan zorunluluğu olmayan pazarlık usulünü neden işletsinler?
Sinan Tartanoğlu’nun Cumhuriyet’teki haberinden öğrendik. Millet Bahçeleri’nin yapım proje ihaleleri Kamu İhale Kanunu’nun 21/b maddesine göre dağıtılmaya başlanmış.
21/b’yi artık biliyor olmalısınız. Anımsatmakta sakınca yok; hani şu son 2 yıldır onlarca yazıda işlediğimiz duble yolların, geçitlerin, barajların, hatta cezaevlerinin bile ortada acil hiçbir durum yokken onar yirmişer ihalelelerle bonkörce ve usulsüzce uygulandığı, kimsenin de hesap falan soramadığı madde.
Kanun koyucunun doğal afet, salgın hastalık gibi çok özel durumlar için kamu otoritesine tanıdığı bir imkan olan 21/b, AKP iktidarının bütçe kaynaklarını kapalı kapılar ardında dağıttığı alamet-i farikalarından birine dönüşmüştür.

İSTİSNA KURALA DÖNÜŞTÜ

Normal koşullarda kamu ihalelerinin, saydam ve rekabete uygun yapılması gerekirken bu evrensel genel kurala istisna diye getirilmiş 21/b, ortada zorlayıcı hiçbir neden yokken adeta kuralın kendisine dönüşmüştür.
21/b yani kapalı pazarlık yöntemiyle sonuçlanan ihalelerin yaygınlığı ve büyüklüğü, kağıt üzerinde sanki Türkiye’de son 3 yıldır doğal afet ve salgın hastalıkların çokluğundan dolayı bütün yatırımların “ivedi” yöntemle yapılması gerekiyor gibi bir tablo oluşturmuştur.
Bununla da yetinilmemiş, 24 Haziran seçimlerinden haftalar önce  torba yasayla maddeye “yapım tekniği açısından özellik arz eden” diye bir ibare kaşla göz arasında eklenivermiştir. Bu ibareyle, 21/b yönteminin  uygulama gereğini doğal afet ve salgın hastalık gibi acil durumlar kısıtından kurtararak; yatırımcı kuruluşa keyfi bir takdir yetkisi amaçlandığını ise bugün daha iyi görüyoruz.
Trabzon’da, Tunceli’de, Diyarbakır’da, Konya’da Millet Bahçesi projelerinin, kapalı biçimde ilan edilmeden 21/b maddesine göre yapılmış olması (Kaynak: Cumhuriyet) AKP’nin TBMM’deki çoğunluk gücünü kullanarak maddeye eklediği bu ibareye dayanıldığını gösteriyor.

MASALLAR VE KİRLİ GÜVEN

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, kasım ayı enflasyon verilerinin ardından sosyal medya hesabından “Fiyatlardaki köpüğün ortadan kalkmaya başladığı bu süreci, para ve maliye politikalarımızdaki güçlü duruş ile desteklemeye devam ediyoruz” diye mesaj yayımladı.
TÜİK bürokratlarını görevden aldıktan sonra düşük çıkan enflasyonun inandırıcılığı dünyanın her yerinde tartışılır. Dahası, enflasyonu gerçekten dizginlemek isteyen bir iktidar, bütçesine, harcamalarına çekidüzen verir. Bütçesine gerçekten çekidüzen vermeyi hedefleyen bir iktidarsa ihaleleri doğru dürüst, ilan ederek açık açık, yan yollara sapmadan, karartmadan kuytulara gitmeden yapar.
Gizli kapaklı, istisnai ihale yöntemini baştacı edip, krizin göbeğinde bile bundan vazgeçemeyen bir ekonomi yönetiminin, hâlâ maliye politikalarında güçlü duruştan söz edebilmesinin izahı ise tek olmalı:
Parti medyasına duyduğu kirli güven.