Fotoğrafı gördünüz mü bilmiyorum. Masadaki TBMM logolu kahve fincanından ve mobilyalardan TBMM’deki milletvekili odasında çekildiği anlaşılıyor.
Belli ki yemek sonrası, kahveler içilmiş, keyifli bir muhabbet dönmüş ve o muhteşem ortam, çiçeği burnunda vekilin esprisi ile taçlandırılmak istenmiş.
Fotoğrafa ilk baktığımda iki danışmana “emir erlerim” denmesi hiç tuhafıma gitmedi. “Niye bu kadar abarttılar ki” diye düşündüm. Zira iki emir eri de hallerinden oldukça memnun görünüyorlardı.
Yakın gözlüğümü takıp bakınca fark ettim ki asıl mesele o iki emir eri değil. Objektifin arkasındaki vekilin, koltuğuna yayılıp, iki ayağını makam masasının üzerine koymasıymış.
“Bu kadar da olmaz” dedim.
Vekilin fotoğrafı nasıl savunduğunu araştırdım.
Meğer, TBMM’nin sıkıcı ortamını renklendirmek istemiş, karşısında iki danışmanını emir eri yaparak, ayaklarını peşin satan tüccar edasıyla masanın üzerine uzatarak “espri” yapmış.
Merak edip, TBMM’de başka espriler de yapmış mı diye baktım.
Bir kere en büyük esprisini tek kapılı spor arabasını TBMM kapısına park ederek yapmıştı.
Sadece “milli sporcu, motosiklet yarışçısıdır. 5 kez dünya şampiyonu oldu. Çok iyi düzeyde İngilizce biliyor” yazan biyografisi de başka bir espri olsa gerek.
TBMM’de bir milletvekilinin bütün faaliyetleri, ilk imza attığı ve imzası bulunan kanun teklifleri, soru önergeleri, araştırma önergeleri, Genel Kurul konuşmaları ve Komisyon Konuşmaları gibi 11 başlıkta toplanır. Hepsine tek tek baktım.
8’i adeta hiç dokunulmamış bembeyaz sayfa...
Milletvekili yemininden sonra ilk konuşmasını, 9 Ekim’de Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu’nda neden o komisyonu seçtiğini anlatmak için yapmış. Ancak çok kısa bir konuşma olmuş. Bir de 14 Aralık tarihli bir Genel Kurul konuşması var. O da bütçe görüşmeleri sırasında ilgili bakanlığın bütçesine dair görüşlerini içeriyor.
Konuşmaya başlamadan önce de şu espriyi patlatmış:
“(Kürsüye) çıkarken önümü iliklemeye çalıştım, zorlandım; demek ki herhâlde sporu bırakınca kilo almışım.”
Bir de Kayseri Milletvekili İsmail Tamer’in verdiği kanser ile ilgili araştırma önergesine imza atan 41 vekilden biri olmuş.
TBMM’ye sadece renk katmak için seçilmişse yorum yapmaya gerek yok.
Ancak milli iradeyi temsil etmek için oradaysa, keşke sporu bırakmayıp şampiyon olarak kalsa ve milleti o ağlattığı pistlerde temsil etmeyi sürdürseymiş. Hem kilo da almazmış.
Yazının başlığını atarken bir ara “Acaba TBMM’nin manevi şahsiyetine ve milletvekili saygınlığına saldırı ile suçlanır mıyım?” diye düşünmedim değil.
Neden olmasın?
Belki de TBMM’nin şahsiyetine ve milletvekilinin saygınlığına o fotoğraftan daha büyük saldırı olmayacağı halde o fotoğrafı eleştirdiğim için beni suçlarlar.
Nasıl olsa hayatımız espri!
Yılbaşı hediyeleriniz bu yıl onlara gitsin
2018 de geldi geçti.
Birçok insan 2019’u sevdiklerine hediyeler vererek karşılayacak. Hediye, alanı da vereni de mutlu eden bir çeşit sevgi ifadesidir.
Bu yıl gördüğüm en anlamlı hediye kampanyasını sizinle de paylaşmak istedim. Çankaya Belediyesi’nin Beysukent’teki Çankayaevi’nde kimsesiz çocuklara ulaştırılmak üzere bir hediye kampanyası başlatılmış.
Bir çok yerde de kolayca yaygınlaştırılabilecek bir kampanya bu.
Hadi, yılbaşı kimin icadıdır falan diye anlamsız tartışmalara girmek yerine, bu güzel kampanyaya katkıda bulunalım ve hediye alacak kimsesi olmayan o dünya tatlısı çocukları sevindirelim.
