Sevgili okurlarım, İstanbul ve dünyanın bir bölümünün yıllarca yükünü çeken Atatürk Havalimanı’nın yerine yenisini yaptılar.
Bu iş için milyarlarca dolar para harcadılar.
Gerekli miydi?
Atatürk’te yeni düzenlemeler yapılsa olmaz mıydı?
Her kafadan farklı bir ses çıkıyor.

★★★

İşin isim konusunda geldiği aşama ise hayret verici bir boyutta!..
Efendim bu konuda anketler yapılmış ve açık ara çıkan sonuca göre çoğunluk bu yeni havalimanına “Abdülhamit” isminin verilmesini istemiş!
Hatta gazeteci arkadaşımız Sevilay Yılman bunu yazı konusu yaptı ve Abdülhamit isminin verileceğinin kesinleştiğini söyledi.
Sonra bir yazı daha yazıp “Doğru değilmiş” dedi.
Doğru olmamasını dilerim zira böylesine büyük bir projeye o padişahın isminin verilmesi Türkiye’yi çok sarsar.

★★★

Yeni havalimanı önümüzdeki ekim ayı sonunda açılacak.
Anlaşıldığı kadarıyla bu iktidar, daha doğrusu Recep Bey, Atatürk’ün ismini kaldırmaya niyetli!
Öyle ise, iktidarları boyunca almış oldukları en yanlış ve en tutarsız kararlardan biri olur.
Sen İstanbul’un Türkiye ve dünyaya hizmet veren büyük havalimanını durup dururken kapatacaksın, yerine yaptığın yenisinde ise Atatürk’ün adını iptal edeceksin.
Olacak şey değildir, iktidarın başını çok ağrıtır.

★★★

Yeni havalimanına şu isimlerden biri verilebilir ve hepsi de çok uygun düşer:
- Atatürk.
- Mustafa Kemal.
- Gazi Mustafa Kemal Atatürk...
Ya da benim naçizane önerim olarak:
- Gazi.

★★★

Bu son sözcük önemlidir, anlamı çok büyüktür.
Nedenini kısaca anlatayım.
Yıl 1921... Sakarya Meydan Savaşı olanca hızıyla devam ediyordu. 21 gün sürdü... Düşman Ankara’ya yaklaşmış, Polatlı ve Haymana’yı bile ele geçirmek üzereydi.
Meclis ve hükümet zor günler yaşıyordu. Ankara’nın boşaltılıp devlet dairelerinin Kayseri’ye taşınmasına karar verildi.
Muhalif mebuslar (milletvekilleri) Mustafa Kemal Paşa’yı yıpratmak için olmadık sözlü saldırılarda bulunuyordu.
Savaşın bilançosu gerçekten de ağırdı.
5.713 şehit, 18.840 yaralı, 828 esir ve binlerce kayıp.
Şehitlerin yüzlercesi ön safta savaşan subaylardı. Sayısı zaten az olan subaylarımız Sakarya’da iyice erimişti.

★★★

Meclis, Mustafa Kemal Paşa’ya isteği üzerine büyük yetkilerle birlikte “Başkumandan” unvanı verdi...
Paşa cephede, ordunun başında...
Ve 21 gün süren savaşı kazandık ama çok yıpranmış olduk.
Ülkede sevinç büyüktü...

★★★

Zaferden sonra 68 mebusun imzasıyla Meclis Başkanlığı’na bir önerge verildi:
“Mustafa Kemal Paşa’ya “Gazi” unvanı verilmesine, rütbesinin “Mareşal” yapılmasına, Fevzi (Çakmak) Paşa’nın da mareşal olmasına...
Bazıları karşı çıktılar ama kanun kabul edildi...
Ve ondan sonra karşımızda hep “Gazi Mustafa Kemal Paşa” oldu.
Fevzi Paşa mareşal unvanıyla anıldı ama Atatürk bu unvanı kullanmadı.
Kendisinden çoğu zaman “Gazi”, ya da Gazi Hazretleri” diye söz edildi.

★★★

“Gazi” Osmanlı’da sadece iki komutana verilen en saygın unvandır.
Hezimetimizle sonuçlanan 1878 Rus-Osmanlı savaşında Plevne’yi kahramanca savunan Osman Paşa’ya bu unvan verildi. Gazi Osman Paşa...
Aynı savaşta Doğu cephesi komutanı olan Ahmet Muhtar Paşa’ya da aynı unvan verildi. Gazi Ahmet Muhtar Paşa...
Başkası yok.
Üstelik bu saygın unvan, yakın tarihimizde bir de kentimize verildi.
Milli Mücadele döneminde kahramanca savunması dillere destan olan Antep’in adı yine kanunla Gaziantep oldu.  

★★★

Yeni yapılan havalimanına verilmesi en uygun olan isim, hangi açıdan bakarsanız bakın, Atatürk’tür.
Ancak başımızdakilerin böyle bir niyeti olmadığı anlaşılıyor...
Kafamdaki ikinci ismi bir kez daha öneriyorum:
“Gazi.”
Bu sözcük bize hem Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anımsatacak, hem de on binlerce savaş ve terör gazimizin anılmasına vesile olacaktır.

plusbanner2x