Sevgili okurlarım, CHP tarafından geçtiğimiz pazar günü uygulamaya sokulan plan inanılmaz olumlu bir şey.
İşin içinde, İyi Parti’ye transfer olan 15 CHP milletvekili var.
Genel başkanlar, parti yöneticileri planın içinde...
Ve düşünün ki böylesine kritik bir konuda, önceden en ufak bir sızıntı bile olmadı.
Uyanık geçinen, her konuyu önceden bildiğini ve kendisinin yazdığını iddia eden (!) gazetecilerin ruhu bile duymamıştı...
Ve haber bir anda, öğle saatlerinde gündeme bomba gibi düştü.
Çok da iyi oldu.

* * *

Şu konuda lütfen en ufak bir kuşkunuz olmasın...
YSK (Yandaş Seçim Kurulu) bu transfer olayı olmasaydı İyi Parti’yi seçime sokmayacaktı.
Amaçları Recep Bey’e yol verip önünü açmak, özellikle CHP’yi köşeye sıkıştırmaktı.
CHP ve İyi Parti, bu taktikle hem iktidara, hem de Yandaş Seçim Kurulu’na unutulmaz bir ders vermiş oldu.
“Madem öyle işte böyle” dediler...
“Kısasa kısas” dediler...

* * *

İşin nasıl sonuçlanacağını birkaç gün sonra öğrenmiş olacağız... İYİ Parti’nin adayı belli:
Kamuoyunda büyük ilgi gören Meral Akşener.
Peki CHP ne yapacak, kimi aday gösterecek?
Kritik soru işte bu.
Şu andaki görüntülere ve tahminlere bakarsanız, CHP’nin adayı Kılıçdaroğlu olmayacak.
Bence akıllıca bir karardır.

* * *

Benim bu konuda aklıma gelen en güçlü adayların başında Yılmaz Büyükerşen geliyor.
Yıllardır Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görev yapıyor.
Eskişehir’i son zamanlarda gördünüz mü bilmiyorum, bu kentimizi adeta küçük bir Avrupa yaptı.
Adı bir tek pisliğe ve yolsuzluğa bulaşmadı.
AKP iktidarının en büyük hedeflerinden biriydi. Onu devirmek, ya da görevden almak için nice tezgahlar kurdular ama başaramadılar.
Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanlığı makamına fazlasıyla lâyık biri olduğunu düşünüyorum.

* * *

Şimdi burada özellikle bazı CHP milletvekillerine bir uyarıda bulunmak istiyorum.
Bu uyarının kapsamına aslında Recep Tayyip’e oy vermeyecek olan herkes girmektedir.
Geçtiğimiz günlerde iki CHP milletvekili bir anda ortaya çıkıp kendilerini “Cumhurbaşkanlığına aday” ilan ettiler.
Bu iş parti disiplini işidir, kişisel reklama alet edilemez
Dün de bir başka milletvekili ortaya çıktı, Akşener’le kurulan ilişkiyi “Solculuk (!)” açısından eleştirdi.
Yaa sevgili kardeşlerim, Türkiye bir ölüm kalım seçimine gidiyor.
Ya kaybedip iktidarı ve cumhurbaşkanlığını yine Recep Tayyip’e vereceğiz, ya da bunlardan kurtulacağız.
Nedir bu gibi gereksiz çıkışların anlamı?
Siz kime hizmet ediyorsunuz?
Neyse, bu konuları önümüzdeki günlerde ve haftalarda daha çook dile getireceğimiz için bu konuyu bu günlük uzatmak istemiyorum ama şunu söylüyorum:
Liboşluk edip Tayyipgiller iktidarına bilerek veya bilmeyerek hizmet etmek şu kritik dönemde gereksizdir, yanlıştır, anlamsızdır.

serit-atmaaa


Sevgili okurlarım, şu güzel ülkemizin özellikle yurtdışında düşürüldüğü durumu da asla unutmayalım.
Avusturya Başbakanı resmen açıkladı:
“Türk siyasetçilerin ülkemizde seçim kampanyası yapıp ülkemizi karıştırmalarına izin vermeyeceğiz.”
Onu Hollanda Başbakanı izledi ve aynı şeyi söyledi.
Recep Bey cumartesi gecesi televizyonda açıkladı:
“Adını vermiyorum, bir yabancı ülkede 10 bin kişilik spor salonu kiraladık ve Avrupa’daki mitinglerimizi orada başlatacağız.”
Adını vermediği, veremediği ülke Almanya idi!..
Ve dün Almanya Dışişleri Bakanı tarafından yapılan açıklamayı gördük:
“Türk siyasetçilerin Almanya’daki seçim faaliyetlerine izin verilmeyecektir.”
Bu doğrultuda kararlar Danimarka, Belçika, Fransa gibi ülkelerden de gelirse sakın ola ki şaşırmayın.
Üstelik bir konuyu daha unutmayın...
ABD, Türkiye’nin OHAL altında seçime gitmesinin demokratik olmadığını bildirdi.
Görüyorsunuz, kurdukları seçim tuzakları sadece ülkemizde değil, dışarıda da tepki topluyor.

* * *

İşte size Türkiye’nin düşürüldüğü durumlar...
Bu gibi yasaklayıcı ve aşağılayıcı sözler sadece sömürge ülkeleri için söylenebilir, böyle kararlar yine  sömürge ülkeleri için alınabilir.
Bizi yönetenlerin bu olanlardan ders almasını dilerim de, acaba alırlar mı!
Eğer kendi ülkende saygınlık kazanmak istiyorsan, dış dünyadaki saygınlığını yitirmeyeceksin kardeşim, hikaye budur!
Baskın seçim katakullisi bu sefer ters tepecek gibi...
Şimdi gitsinler bakalım Avrupa ülkelerine, oralarda yaşayan ve oy deposu olarak gördükleri vatandaşlarımıza yönelik seçim kampanyalarını sıkıysa hemen başlatsınlar!

sozcu-banner-1