Rahip Brunson’dan dolayı Trump ve adamları tehdit üzerine tehdit savuruyorlar.
O da yetmedi iki bakan hakkında yaptırım kararı aldılar.
Çavuşoğlu ve Pompeo buluşmasından sora Türk tarafının estirmeye çalıştığı olumlu havaya rağmen tehdit ve yaptırımlar devam edecektir.
‘Menbiç ve İdlib konularında anlaştık’
demekle sorun çözülmeyecek. Amerikalıların PYD aşkı devam ediyor ve edecek.
Ankara’nın Rusya ve İran’la yakınlaşması Trump’ı çok kızdırıyor.
S-400 ve F-35 restleşmesi böyle bir hesabın sonucu.
Feto, Hakan Atilla ve Zarrab Amerikalıların elinde.
Herkesi dinleyen FETÖ’nün adamlarının devletin en tehlikeli sırlarını ABD, Almanya ve İsrail’e verdiği yazılıp çizildi.
Trump’ın son dönem Ankara karşıtı düşmanca politikasının bir nedeni de Erdoğan’ın Kudüs konusunda İsrail’e yönelik çok sert açıklamaları.
Netanyahu ve ABD’deki Yahudi lobileri çok kızgın.
Zarrab ise ortak payda.
Adam Türk ve İran vatandaşı.
Adam 17-25 sürecinde bildik ilişki ve kişilerle  Amerikan ambargo ve yaptırımlarına rağmen İran’a altın ve döviz göndermişti.
Halk Bankası bu hikyenin merkezinde ve Hakan Atilla Amerikalıların elinde.
Zarrab ve Atilla bildikleri her şeyi Amerikalılara anlattılarsa felaket.
Zarrab’ın patronu Babek Zencani İran’lı ve idama mahkum edildi ama nerede olduğunu bilen yok.
Şimdi Trump belki de İsrail’i mutlu etmek ama daha çok Suudi Arabistan, BAE ve Bahreyn’den daha fazla para sızdırmak için İran’ı sıkıştırmaya çalışıyor.
Tehditler, yaptırımlar, ambargolar ve içerden çökertme hesapları.
İran’da birçok şehirde gösteriler yayılıyor.
İran parası Tuman Ocak’tan bu yana neredeyse değerinin yüzde altmışını kaybetti.
Türk Lirası yüzde otuz.
Sorunların nedeni aynı gibi.
Amerikalılar Türkiye’yi İran’a karşı cephe almaya zorlamak istiyor.
Önce BOP sonra da ‘Arap Baharı’ planlama ve uygulama sürecinde Batı ve İsrail destekli ‘Sünni’ Körfez ülkeleri ‘Osmanlı mirasçısı’ Türkiye’yi  ‘Şii’ İran’a saldırtma hesapları yaptı.
Başlangıçta Esad’a destek verdiği için İran’ı mezhepsel, etnik ve tarihsel düşman belleyen Ankara son bir yıldır Tahran ve Moskova ile birlikte Suriye konusunda birlikte hareket ediyor.
Buna da çok kızan Trump’ın başka hesapları da var.
İran’ın Irak’ta güçlü olduğunu bilen Amerikalılar Sadr gibi bazı Şii gruplara çengel atarak Arap-Pers Şiiliği düşmanlığını körüklemeye çalışıyorlar.
Şimdi Irak da çok karışık ve gergin.
Irak’ta olup biten her şey Türkiye’yi en yakın ve en ince detaylarıyla ilgilendiriyor.
Tıpkı Kuzey Suriye’deki gelişmeler gibi.
Fotoğraf çok net:
ABD çok açık söylem ve eylemle İran ve Türkiye’yi karıştırmak istiyor.
Zarrab, Irak ve Suriye her iki ülkenin yani İran ve Türkiye’nin ortak paydaları.
Başka unsurlar da var.
Umman Sultanlığı ABD ile İran arasında arabuluculuk yapıyor. AB ülkeleri yakın takipte.
Amerikan sistemi İran’ı gözden çıkarmaz.
İran Körfez petrolünün yüzde altmışının geçtiği ‘Hürmüz Boğazı’nı kapatırım’ tehdidinde bulundu. O da yetmezse İran yanlısı Yemenli güçler ‘Kızıldeniz’den hiç kimse geçemez’ dediler.
Rusya, Çin ve İran’la büyük ekonomik çıkarları olan Fransa, Almanya, İngiltere gibi Avrupa ülkeleri boş durmuyor.
Ama ilginç olan hiç kimse Türkiye’nin ABD ile krizinde devreye girmek istemiyor.
Ekonomik durum hatırlanırsa Ankara zorda.
Başka da birçok konu var!!
Kuru hamaset söylemleriyle hiçbir sorun çözülemez.
Amerika’nın Türkiye’ye karşı elinde çok sayıda kartı var.
Nedeni de çok basit: Ankara’nın son 7 yıldır tüm iç ama özellikle dış politikaları yanlış.
Batı ise hiçbir yanlışı kaçırmaz ve uygun zaman ve mekanda bu yanlışları değerlendirir.
Şimdi yaptığı gibi. Rahip Brunson bu hikayenin en kolay bölümü.
Deli Trump Şii İran ile Sünni Türkiye’yi kavga ettirmek istiyor.
Kavganın finansörü Suudiler.
Her şey İsrail sevinsin diye.
Türkiye’nin işi çok zor ve bu işin hiç şakası yok.
Şam ile hemen barışmak, Şam ile birlikte Tahran ve Bağdat’ı denklemin içine almak karşı tarafın ve tarafların tüm oyunlarını boşa çıkarır.
Başka da çaresi yok.
Benden söylemesi.

plusbanner2x