Buharlı bir lokomotif ve ardında çektiği üç vagonun kısa bir öyküsü bu...
Yılları saymazsak her ‘ay’ bir istasyon aslında. Ardı ardına uğranılan ve sadece su alıp ‘istim basılan’ istasyonlar...
Trenin tamamının geçen yılki değeri tam 157 milyar dolar idi. Sadece lokomotif ve ardındaki ilk üç vagon ise 28.5 milyar dolar. Yani hikâyenin kahramanları, yükün beşte birini (yaklaşık yüzde 20’si) taşıyorlar...

★★★

Lokomotiften sonraki ilk vagon ‘üretim’.
Kompartımanda Otomotiv Sanayii Der­neği’nin (OSD) 14 dev üretici firması (Isuzu, Ford Otosan, Hattat, Honda, Hyundai, Karsan, MAN, Mercedes, Otokar, Renault, Temsa, Tofaş, Toyota, Türk Traktör) üyeleri kalıyor...

Son yayınladıkları raporda;
“Ağustos ayında toplam üretim bir önce­ki yılın aynı ayına göre yüzde 34 azalarak 41 bin 175 adet oldu. Sadece otomobil üretimi yüzde 42 azaldı ve 29 bin 289 adet oldu” diyordu...

★★★

İkinci vagonda ‘iç pazar’ var.
Kompartımanda Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) üyeleri oturuyor.… Küresel otomotiv markalarının neredeyse tamamına yakınını, tam 47 markayı temsil ediyorlar.
Son yayınladıkları raporda;
Türkiye otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı, ilk sekiz ayda bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 20,79 azalarak 440 bin 428 adet olarak gerçekleşti.
Aynı dönemde otomobil satışları yüzde 18,51, hafif ticari araçlarda yüzde 28’lik düşüş yaşandı” diyordu...
İlk sekiz aylık yolculuğun bütününe bakınca görünen tablo ‘düşüş’ gibi görünse de, son dört durakta (Mayıs - haziran – temmuz - ağustos) yaşananlar için aslında söylenecek iki kelime tam anlamıyla ‘duvara toslama’dır aslında...
Nisan durağında başlayan daralma,
mayısta ortalama yüzde 15 (otomobil yüzde 13, hafif ticari yüzde 21),
haziranda ortalama yüzde 39 (otomobil yüzde 38, hafif ticari yüzde 44),
Temmuzda ortalama yüzde 36 (otomobil yüzde 33, hafif ticari yüzde 46) ve
ağustos durağında ortalama yüzde 53 (otomobil yüzde 51, hafif ticari yüzde 58) kayıpla kapandı.
Ağır ticari yolcularının hangi ‘dur’akta indikleri yönündeki şaibe ise vagon vagon tartışılıyor...

★★★

Üçüncü vagon ise ‘ihracat’.
Kompartımanda Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) üyeleri oturuyor.… En kalabalık vagon diyebiliriz. Binlerce üye birlikte seyahat ediyorlar.
Son yayınladıkları raporda;
“Türkiye ihracatının 12 yıldır lideri olan otomotiv endüstrisi, aylık bazda ilk kez düşüş yaşadı. Ağustos ayında yüzde 12 azalarak 1.6 milyar dolar oldu. Son olarak Ocak 2016’da düşüş yaşayan endüstrinin, Türkiye ihracatından aldığı pay yüzde 13 oldu” diyordu.
Açıklamada bu düşüşe de dört iş günü kaybettiren tatil ‘Kurban’ gösteriliyordu.

★★★

Özetle, azaldı, düştü, geriledi, daraldı ve kayıpları toparlarsak...

★★★

Neredeyse yarım milyon insanın ekmek yediği, milyar dolarların havada uçuştuğu, ‘yerli’ bir markası olmasa da (!) ürettikle­rinin kalitesiyle dünyaya parmak ısırttıran Türkiye’nin, 12 yıldır ihracat lokomotifi olan otomotiv sektörü lokomotif kazanı bir süredir kaynamıyor,
Her ay, bir sonraki durak için ‘İSTİM’ alan lokomotif, Bugünlerde ‘İSTİMDAT’ veriyor.