İlk duyduğumuz günün üzerinden tam 7 yıl 1 ay geçti. O zamanlar Başbakan olan Tayyip Erdoğan, TÜSİAD İstişare Konseyi toplantısında iş insanlarına ‘yüzde 100’ yerli ve milli bir otomobil geliştirilmesi talebinde bulunmuş, ‘Babayiğit’ çıkışı yapmıştı.
Çok konuşuldu, çok tartışıldı...…
Türkiye’de üretim yapan ve neredeyse yüzde 70-80’lere varan yerlilik oranlarıyla (Bugün yüzde 90’ları zorlayanlar var) üreten ve bununla övünen markalardan, nafile ‘Biz yerliyiz’ çığlıkları atanlar oldu.…

* * *

Geldik 2016’ya.
Sanırım ilk aylarıydı. Manşetlerde ikinci dalga patladı...…
Yerli ve milli otomobil üretmek için, batık İsveçli marka Saab’ın üretim bandı, TÜBİTAK bünyesinde geliştirmek üzere tam 40 milyon Euro’ya satın alınmıştı.
Üstelik, TIR’lara yüklenerek getirilmiş, birkaç kamuflajlı ‘sözde prototip’ test aracı şovuyla da desteklenen bir gösteriyle. Yapılanın tamamen hata olduğunun anlaşılması çok uzun sürmedi. 40 milyon Euro ödenerek alınan bant ya bir köşede çürüyor ya da unutturulmaya çalışılıyor...…

* * *

Bu gelişmelerden sonra bir süre daha sessizliğe gömülen ‘Babayiğit’ çıkışı, belki bir ‘Baba’ ya da bir ‘Yiğit’ bulma umuduyla 2017 mayısında, bu kez TOBB üyelerine yapıldı. Tayyip Erdoğan’a anında verilen ‘Siz yeter ki yanımızda olun Cumhurbaşkanım. Siz bizim yanımızda olduktan sonra biz bunu yaparız’ cevabıyla başlayan yeni bir süreçle, Başkan Rifat Hisarcıklıoğlu organizasyonu üstlendi.…

* * *

Ve bundan 115 gün önce, 5 şirketten oluşan Ortak Girişim Grubu (OGG), 2018 başında şirketi kurup 2019’da prototipleri, 2021’de de ilk otomobili üretmek üzere kamuoyunun karşısına çıktı. Öncekinden tek bir farkla... Artık yüzde 100 ‘yerli ve milli’ bir otomobil değil ‘Türkiye’nin otomobili’ olacaktı.…

* * *

Son olarak da geçtiğimiz hafta Nobel ödüllü ilk Türk bilim insanı Aziz Sancar’ın yeğeni Metin Sancar’ın bu konsorsiyumun başına getirildiğini, yapılan “Elektrikli otomobilin, tek platform üzerinden Sedan, Hatchback ve SUV versiyonlarıyla üretileceğini” aydınlatıcı açıklama ile öğrendik.…
Gerçekten tüm Türkiye nefesini tutmuş, yerli otomobil konusunda en çok, aynı modelin üç versiyonu da, ‘Tek platformda üretilir mi acaba?’ diye soruyor ve cevabını merak ediyordu!

* * *

Oysa aynı hafta bir başka açıklama daha vardı: ‘Dyson, elektrikli otomobil üretecek’ başlığı altında.
Dyson kim?
İngiliz lüks ‘elektrikli süpürge’ üreticisi.…

* * *

Global üretim yapan markaların hepsinin, elektrikli modelleri ortalıkta neredeyse ‘fink atıyor’ken...… Tesla gibi, bu markaların dışında sadece elektrikli otomobil üretip, bunu da kendi füzesiyle uzayda gezdirirken...… Ve bunların dışında, internetçi Google, telefoncu Apple’ın da elektrikli otomobil ürettiğini/üreteceğini neredeyse bilmeyen yokken...… Kervana, bu işten ‘elektrik alan’ İngiliz lüks ‘elektrikli süpürge’ üreticisi
Dyson da katılmıştı.…

* * *

Üstelik bu işe 2 buçuk milyar Euro yatıran şirket, bu paranın yarısını araç geliştirmeye, yarısını da pil teknolojisine ayırdığını belirttikten sonra, BMW, Tesla ve Aston Martin’den transfer ettiği 400 mühendisi de işe aldı. Şirket, ‘Dyson e-Car’ın prototipini 2019’da, üretim ve satışını da 2020 yılında gerçekleştireceğini açıkladı.…

* * *

Dünya elektrikli otomobil ‘cephesinde’ hal böyleyken,
Hâlâ burnumuzu bile çıkaramadığımız ‘Türkiye’nin otomobili’ siperinde, biraz ‘yol alın’ isterseniz...
Sonra süpürmesinler!