İçişleri Bakanı Soylu, sık sık açıklamalar yaptı ve polisin sıkı çalıştığını anlattı.
Örnekler verdi.
Geçen yıl:
8.6 milyon.
Bu yılın 8 ayında:
4.5 milyon.
Dünya rekoru.
Bir ülkede yakalanan en yüksek extasy miktarıdır. Uyuşturucu hapları, eroin, esrar, kokain çetelerini çökerten ve mafyayı yakın takibe alan başarılı polis örgütü bizde.
Alkışlıyoruz.
Ancak ölümcül bir çelişki yaşıyoruz: Dünyada en çok uyuşturucu çetesi çökerten ülke Türkiye’nin hapishanesinden “çete lideri (baron diyorlar) hakim kararı ile birkaç saatliğine serbest bırakılıp” kaçıyor.
Baron kaçmıyor.
Rüşvet dönüyor.
Yüklü bir para.
Hakimin ifadesi:
Bana baskı yapıldı.
Kim baskı yaptı?
Milletvekili.
Hangi partiden?
İktidar partisinden.
Bu konuyu, siz okurların yüksek sabrına sığınarak, çokça yazıyorum. Çünkü “Hapishaneden uyuşturucu çetesi lideri kaçırtmanın bir tarifesi” oluşmuş. 3 milyon dolar gibi yüklü bir para. Bizim gazete SÖZCÜ, bu konuyu toplumun bilgisine ve gündemine Aytunç Erkin’in haberleri ile getirdi.
İlk SÖZCÜ getirdi.
Ben sadece takip ediyorum.
Sonuç çıksın bekliyorum.

★★★

Olanı bugün de yine sabrınıza sığınarak tekrar özetleyeyim, duymayan kulaklar da duysun, kapanan gözler açılsın: Uyuşturucu işi yapan ve seri cinayetlerin azmettiricisi İran asıllı Naci Zindaşti, uzun süredir aranıyordu. Yakalandı. Silivri Cezaevi’ne kondu. Fakat hakim kararı ile gece saat 23.30’da cezaevinden serbest bırakıldı. AKP’li bir milletvekili hakimi, baskı altına alıp korkuttu. Hakimler ve  Savcılar Kurulu (HSK) serbest bırakan hakim hakkında soruşturma başlattı, görev yerini değiştirdi. Hakim Cevdet Özcan ifadesinde; “Eski bir milletvekili beni sürekli aradı ve bu şahsın mutlaka tahliye edilmesi yönünde telkinde, baskıda bulundu. Devletin bu konuda duyarlılığı olduğunu belirtti” dedi. Bu hakim HSK kararnamesi ile İstanbul’dan alınıp Erzurum’a atandı.

★★★

Adalet buraya kadar mı?
Kim bu, bir milletvekili?
1 değil 2 milletvekili mi?
İktidar milletvekili olduğuna göre, “bir hakime baskı ve telkin yapabilme gücünü” nereden aldılar? Hakim kararlarını siyasetçinin baskı ve telkinine vidalamış bir adalet sistemi yaratıldı. Mahkemeler, hakimler, savcılar siyasetin hamle aracı yapıldı.
Herkes sormalı:
Kim bu milletvekilleri?
Açıklanana kadar yazacağım.

KALEMİN GÖR DEDİĞİ

Hapisten eroinci kaçırtıyor mahkemede dosya kaybediyor!


“Hızlı Tren Projesi” adıyla yapıldı. Ancak “hızlandırılmış tren” olarak Ankara-İstanbul arasında yolcu taşımaya başladı. 2004 yılında Sakarya Pamukova’da raydan çıktı, 39 kişinin hayatını yitirmesine ve 90 kişinin de yaralanmasına neden olan feci kaza meydana geldi. Projenin uygulayıcısı ve o yıllarda TCDD’nin Genel Müdürü olan Süleyman Karaman, iktidar partisi AKP’den milletvekili adayı yapıldı ve seçildi. Bu acı kaza nedeniyle açılan davada Süleyman Karaman hakkında yürütülen soruşturma dosyası kayboldu. 2004’te kaza oldu, davası hala Yargıtay’da temyiz aşamasında ve soruşturma dosyası kayıpta. Adaletimiz hapisten eroinci kaçırtan, mahkemede dosya kaybeden oldu.