Bir bu eksikti! RTÜK (Radyo Televizyon Üst Kurulu) artık internete de karışacak! Özgürlüğümüz gittikçe kısıtlanıyor! Kuzey Kore olmamıza ramak kaldı! Son dakika kararıyla ‘youtube’ gibi sosyal paylaşım siteleri yeni uygulamanın kapsamı dışında bırakılmış. Aceleleri yok ki!

* * *

Bu haberin ardından Coşkun Sabah çıkıp diyor ki, “Ülkede zaten ayaklanmaların başlangıcı hep bu sosyal medya çetelerinden çıkmıyor mu? Yetkim olsa bir dakika durmam Türkiye’de. Twitter’ı yasaklarım. Çünkü Twitter artık güzel şeyler için kullanılmıyor. Burayı sadece küfür etme mecrası olarak kullanıyorlar. Bence bunlar Türkiye’nin yüzde 1’i bile değil.”

Kendi deyimiyle Türkiye’nin yüzde biri bile olmayan bir grup için bütün Türkiye’yi sansür altına almak gerçekten çok iyi bir fikir! Alkışlıyorum! Hakkında duymak istemediği şeyleri yazan birkaç kişi için yetkisi olsa Türkiye’de Twitter’ı yasaklayacakmış! Allah’tan böyle bir yetkisi yok!

* * *

Sevilen sanatçı Zuhal Olcay’ın sahneden söylediği bir-iki sözün bile hakaret sayılıp hakkında hapis cezası çıktığı bir ülkede yaşıyoruz! Ne yazık!
Peki, yasalara göre Cumhurbaşkanı’na hakaret etmek hapis cezası gerektiriyor.

Tamam da ilk Cumhurbaşkanımız Atatürk’e yapılan hakaretler ne olacak? Atamız hakkında söylenen çirkin sözler, sarf edilen yalanlar, üzerine atılan iftiralar neden cezasız kalabiliyor? Cumhurbaşkanlarının hakları vefat ettikten sonra yok mu sayılıyor?

‘Bi’ Arkadaşın Başına Gelmiş’


İsmi ilginç geldi; aldım. İçinde 99 kadının başından geçmiş gerçek hikayeler var. Ben beğendim doğrusu. İsmi gibi içindeki hikayeler de ilginç. Kimi üzücü, kimi komik, kimi de başkalarına anlatmaktan çekinebileceğiniz utanç hikayeleri. Aslında başkalarının gözlerinin içine baka baka yalan söylemedikçe ya da hırsızlık, haksızlık, talan yapmadıkça hayatta her şeyin insanlar için olduğunu düşündüğümden yaşanan şeylerden utanç duyulmaması gerektiğine inanan biriyim. Buradaki cesur kadınlar da benim gibi düşünüp başlarına gelenleri anlatmışlar. Ellerine sağlık.