basliksiz-3

Sevgili okurlar... Üstteki fotoğrafa bakıp belki de şaşıracaksınız: “Bu nedir böyle?” diye...
Bir elde Kırıkkale yapımı piyade tüfeği, kemerde mermiler ve Güneydoğu insanlarının “şal-ü şepik” adını verdiği giysiler içinde genç bir adam...
Bu, benim resmimdir sevgili okurlar... Fotoğraf 1961 yılında Hakkâri dağlarında çekildi... Aradan 57 yıl geçmiş...
Peki, neyin nesidir bu fotoğraf?
O tarihte ben Hakkâri’nin Beytüşşebap ve Uludere ilçelerinde yedek subay asteğmen olarak askerlik görevimi yapıyordum. 6’ncı Bölük 2’nci Takım komutanıydım.
Zaman zaman bazı sınır ötesi görevler nedeniyle “Kılık değiştirip” Irak tarafına geçtiğimiz olurdu. O günlerden kalan ve bölge hakkında fikir veren tek fotoğraf bu... Kıyafet tipik bir eşkıya kıyafetidir.
İşte o günleri anlatan ilginç bir kitap yazdım. Adı:
“Roman Tadında Müthiş Anılar: MEMLEKETİM”
Kitap HALK Kitabevi tarafından basıldı ve piyasaya çıkartıldı.
HALK TV ekranlarında bir süredir tanıtımı yapılıyor.
Peki, neler yazıyorum bu kitapta?
Hayatımın en müthiş yılını anlatıyorum...

* * *

O tarihte hazin bir yoksulluk içindeki o vahşi dağlarda ağalar ve kaçakçılar hâkimiyeti halkı inletirdi. Son 50 yılda dünya değişti, teknoloji gelişti ama o bölgede değişen fazla bir şey olmadı!
Şimdi teröristler inletiyor halkı...
Saçları makasla kırpılmış yalınayak oğlanlar, ayaklarına traktör lastiğinden kesilerek yapılmış ayakkabılar giyen kirli saçlı kız çocukları...
Kış gelince kardan kapanan yollar...
Sonsuz beyazlıkta insan çaresizlik içinde bunalarak “Ben ne yaptım da bu belâlı bölgeye düştüm? Tanrı neden beni böyle cezalandırdı?” diye düşünür.
“Burası benim güzel Türkiyem mi, yoksa bambaşka bir dünya mı?”
İşte ben kendimi bir anda böyle bir dağ başında bulmuştum.
Yaşadığım olaylar bir düş mü, kâbus mu?
Uçurumlar, yarlar, korkunç vadiler, kartallar, akbabalar, tilkiler, ayılar, kurtlar... Kayadan kayaya atlayan çevik dağ keçileri... Hepsi bu dağların sakinleri...

* * *

Sevgili okurlar “MEMLEKETİM” kitabında değişik bir dünyayı, farklı bir Türkiye’yi anlatıyorum  sizlere...
Eşkıyalarla nasıl çarpışılır?
Vahşi doğada, kışın sıfırın altında yirmi dereceyi bulan soğuklarda nasıl yaşanır? İnsan donmadan nasıl hayatta kalır?
Bölgede gelinlik kızlar neden mal gibi satılıyor?
Tanrı’nın bile uğramaktan vazgeçtiği bu dağlarda, zorluklara dayanmayı, hayata sarılmayı, ölmeden, çıldırmadan nasıl yaşanabileceğini öğrendim.
Merhametin olmadığı vahşi bir dünyaydı orası...
Bölgenin ağalarını, eşkıyalarını tanıdım. Ağır şartlar altında yaşayan insanların aşklarına, sevdalarına, kız kaçırma olaylarına, kan davalarına tanık oldum.
Yaşanan müthiş olayları ve anlatılan ilginç öyküleri “MEMLEKETİM” adlı bu son kitabımda topladım. Roman tadında anlattığım olayları ilgiyle okuyacağınızı sanıyorum.
----------------------------------------

Sipariş için:

SÖZCÜ Kitabevi: 0 212 948 22 78

HALK Kitabevi: 0 212 674 60 60 – Faks: 0 212 501 24 91.
info@halkkitabevi.com


basliksiz-2

sozcu-banner-1