Türkiye’nin, Suriye ve diğer ülkelerle bağını kesecek bir devletin kurulması için çalışmalara karşı, Türkiye kararlı bir biçimde mücadele veriyor. 43 günde 41 askerimiz şehit edildi. 150’ye yakın askerimiz yaralandı. Görünen o ki bu harekat daha uzun sürecek...

Günümüzde iç olayları öğrenmek yetmiyor. Her olayın bir dış bağlantısı var. O bağlantıları araştırdığınızda ülkemiz üzerinde büyük oyunlar oynanmaya çalışıldığı da anlaşılır. İç ve dış olayları birlikte değerlendirenler, Türkiye’nin nasıl bir ülke haline getirilmek istendiğini de görüyor. Türkiye bir yerlere sürüklenmek isteniyor ama nereye doğru gittiği belli değil.

DİPLOMASİDE BİR SÖZ VAR

Suriye’de yaşanan olaylar nedeniyle Birleşmiş Milletler (BM) “Ateşkes” kararı aldı. Bu karar, ABD yetkililerine göre tüm Suriye’yi kapsıyor. Türkiye ise kararın, terörle mücadelenin devam ettiği Afrin’i kapsamadığı görüşünde. Bu yüzden harekat da durdurulmadı.

Eski Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı, emekli diplomat, siyasetçi Onur Öymen, Ankara’ya geldiğinde yakın dostu eski CHP Milletvekili hukukçu Şahin Mengü ile bizleri ziyaret eder, özellikle dış olaylar konusuna ışık tutar.

BM’nin aldığı kararı, her ülkenin kendine göre değerlendirmesine diplomasi dilinde “Bilinçli muğlaklık” denildiğini öğrendim. Onur Öymen, bunu “Öyle bir metin hazırlayacaksınız ki her ülke farklı şekilde yorumlayacak, herkes halkına kendi anladığı şekilde yansıtacak” diye yorumluyor.

TERÖR ÖRGÜTÜ KABUL ETMİŞLERDİ

BM kararında Suriye’de gecikmeden çatışmaların durdurulmasının, sürekli insani yardımlar ulaştırılmasını, yaralı ve hastalara yardım yapılmasını öngördü. Kararın ikinci maddesinde ise “Çatışmaların durdurulması, IŞİD, El Kaide ve El Nusra bağlantılı gruplara karşı yürütülecek askeri harekatı kapsamaz. Aynı zamanda Güvenlik Konseyi tarafından terörist ilan edilene karşı da operasyon devam eder” denildi.

Kararda PKK, YPG adı geçmiyor. Oysa, PKK’yı hem İngiltere, hem Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkeler “Terör örgütü” olarak kabul etmişti. Üstelik de PKK ile IŞİD ilişkisi de biliniyor. IŞİD militanlarının araçlara bindirilerek, güvenli bölgeye gönderildiği belgelerle ortaya çıkarılmıştı. Ayrıca, PYD’nin, çatı örgüt KCK tarafından Kandil’de yapılan kongre sonrası kurulduğunu bilmeyen mi var? Bu konuda, Abdullah Öcalan’ın kardeşi Osman Öcalan’ın da açıklamaları biliniyor.

RUSYA İKİLİ OYNUYOR

ABD sözcüsü, “Ateşkes tüm Suriye’de geçerli. Türkiye’nin, BM’de kabul edilen tasarıyı iyi okuması lazım” dedi. Yani, kararın Afrin harekatını da kapsadığı belirtiliyor. Bunun ne anlama geldiğini Onur Öymen’den dinliyorum:

“ABD sözcüsünün açıklaması, ‘Ben, terörist saydığım gruplara karşı savaşma hakkına sahibim. Ama Türkiye, terörist saydığına karşı harekat yapamaz’ anlamına geliyor. Bu karar çıkarken, böyle bir anlama geldiği konusunda Rusya uyardı mı? Hayır. Rusya, böyle bir kararın Afrin için geçerli olmadığını açıkladı mı? Açıklamadı. O zaman bu durumda Rusya, ikili oynuyor. Türkiye, Rusya’yı açıklama yapmaya çağırmalı.”

Öymen’e göre; ABD, Afrin’in PKK-PYD’den temizlenmesini istemiyor. Çünkü, bunların stratejisi Irak’ta kurulacak Kürt devletini, Suriye’nin kuzeyinden Akdeniz’e uzanacak koridorla denize bağlamak. Afrin, bu koridorun en uç kısmı. Afrin teröristlerden tamamen temizlenirse Kürt koridoru tamamen yatacak.

İNCE PLANIN AYRINTISI

Türkiye’ye hep “Afrin’de itidalli hareket et, daha derine gitme” diyorlar. Bunu söyleyenler, Türkiye’ye roketler atılırken YPG’ye, PKK’ya bir kere bile “Türkiye’ye roket atma” dediler mi? Demediler. Çünkü, her ülkenin bir politikası var ve Afrin yalnız Türkiye’yi ilgilendirmiyor. Kürt koridoru olursa, Türkiye’nin Irak ve Suriye ile bağlantısı kesilmiş olacak. Arap dünyasıyla coğrafi bağımız kalmayacak ve tek muhatabımız  Kürtler olacak. Gerisini Onur Öymen şöyle açıklıyor:

“Bunun için ABD, 2015 yılında Irak’a yeni anayasa dayattı. Anayasaya dayalı olarak Kuzey Irak’ta 16 bin peşmerge eğitiliyor, 26 bin peşmergenin bütün ihtiyaçları karşılanıyor. 38 bin peşmergeye de maaş veriliyor. Ayrıca Almanya da silah veriyor. Kuzey Irak’ta eğitim kampı da kurdular. Onların verdiği silahların bir kısmı karaborsada satılıyor. Kuzey Irak’ta yapılanın aynısını şimdi Suriye’de yapmak istiyorlar. DEAŞ’la mücadele adına yılda 550 milyon dolarlık yardım yapıyor. Oysa Suriye’de DEAŞ kalmadı.”

Suriye konusunda Türkiye ve ABD’nin stratejileri örtüşmüyor. O yüzden BM’nin kararını da her ülke “Bilinçli muğlaklık” olarak okuyor. Sonuçta, “Bu ateşkes Afrin’i kapsamıyor” diyoruz.