Polis, polisin dilinden iyi anlar. Ancak araya siyaset girince işler çıkmaza girer. Bugün, Interpol Genel Sekreterliği ile Türkiye dairesi arasında da önemli bir kriz yaşanıyor. Interpol uluslararası suçlularla mücadele eden ülke polis teşkilatlarının işbirliği amacıyla kurduğu uluslararası bir teşkilattır. 180’in üzerinde ülke de üyesidir.

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile ilgili işlemleri önce beklemeye alan Interpol sonunda Türkiye ile ilgili bilgileri tamamen erişime kapattı. Bunlar yaşanırken, CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, kendisine ulaşan bilgiye dayanıp, örgütün başı Fetullah Gülen’in iadesinin usulüne göre istenmediğini öne sürmüştü.

O DOSYA GÖSTERİLMEZDİ

Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün onayıyla iki CHP milletvekili ve iki avukat sadece Fetullah Gülen dosyasını incelemekle hata etti. En azından çatı davasındaki sanıklarla ilgili yazışmaları da okumalıydılar. Adalet Bakanlığı, Gülen belgelerine güvenmemiş olsaydı  CHP milletvekillerine göstermezdi. CHP heyetine, Adalet Bakanlığı’nın 22.08.2017 tarih  ve  90245 sayı ile mahkemeye gönderdiği şu yazı okutuldu:

“...Ankara 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 29.12.2015 tarih ve 2015/5170 D. iş sayılı yakalama emrine istinaden aranmakta olan Fetullah Gülen hakkında, ABD’den iadesi amacıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 30.03.2016 tarihli iade evrakı, 19.07.2016 tarihli yazımız ile ABD makamlarına iletilmiş olup, iade talebimizin sonucu beklenilmektedir.”

Bakan Gül’ün; 22 Kasım’da TBMM Plan Bütçe Komisyonu’nda yaptığı açıklama hatırlatıldı, sonuncusu 3 Kasım 2017 tarihli olmak üzere şimdiye kadar 7 iade talepnamesiyle, 1 geçici tutuklama talebinin yapıldığına ilişkin yazılar gösterildi.

Gülen’in usulüne göre istenmediği iddiası ortaya atıldıktan sonra. Adalet Bakanlığı’nın “Buyurun dosyaları inceleyebilirsiniz” çağrısı bile, bürokratların bir eksiğinin olmayacağı, işlemlerin usulüne göre yapıldığını gösteriyor. Nitekim hazırlanan 10 sayfayı bile geçmeyen raporu Ali Rıza Hakverdi, CHP Genel Başkanına, Murat Emir de cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’ye teslim etti. Avukatlara da “Konuşmayın” denildi. Gülen’in usulüne göre istendiği anlaşılıyor. CHP’nin raporuna ulaşabilirsek ayrıntıları da öğrenmiş olacağız.

ADALET VE İÇİŞLERİ NE DİYOR?

Türkiye’nin hakkında “kırmızı bülten” çıkarılması için başvurduğu kişilerin bırakın Interpolün arananlar listesinde görülmesini, Interpolün iyice kararttığına tanık oluyoruz. Olayların bu aşamaya gelinmesinde bütün sorumluluğu Interpole yüklemek de doğru olmaz. Biz, Adalet ve İçişleri Bakanlığı yetkililerinin söylediklerini aktaralım:

“FETÖ silahlı terör örgütü yönetici ve üyelerinin yakalanıp ülkemize getirilmeleri amacıyla; öncelikli olarak terör örgütü ile irtibatlı şahıslara ait pasaportlar yetkili makamlarımızca iptal edilerek Interpol veri tabanına aktarıldı; adli makamlardan gelen ‘kırmızı bülten’ talepleri sisteme girildi.

Ancak Interpol Genel Sekreterliği, 15 Temmuz 2016’dan sonra aktarmış olduğumuz pasaport iptallerini veri tabanından kaldırdı. Ayrıca yeni veri ekleme yetkimizi askıya aldı. Öte yandan, ‘kırmızı bülten’ düzenlenmesi amacıyla 2016 yılından itibaren sisteme girilen FETÖ üyeleri hakkındaki talepler, en başından beri İnterpol Genel Sekreterliği tarafından askıda bekletilerek sisteme girilmedi, sonunda da taleplerimiz reddedildi.

YOK SAYDILAR

Interpol kanallarının etkin kullanılamamasının en temel nedeni, FETÖ silahlı terör örgütünün kanlı ve kirli eylemlerini, Interpol’ün ısrarla terör fiili olarak nitelendirmemesidir. 15 Temmuz 2016 tarihindeki hain terör saldırıları, 251 vatandaşımızı şehit olmasına ve 2.194 vatandaşımızı yaralanmasına neden olan olaylar Interpol tarafından ‘yok’ sayıldı.

Interpol’ün olumsuz tutumuna rağmen, terör örgütü mensuplarına ‘kırmızı bülten’ düzenlenmesine yönelik çalışmaları teşkilatın İcra Kurulu ve Genel Kurulu nezdinde sürdürüyoruz. Diğer yandan bulundukları ülke belli olan firari örgüt mensuplarının ülkemize getirilmeleri için suçluları iadesine ilişkin antlaşmalar ve mütekabiliyet ilkesi çerçevesinde her türlü girişimi aralıksız devam ettiriyoruz.”

Mahkemelere verilen dilekçelerde, FETÖ üyelerinin yakalanarak ülkemize getirilmesinde ihmalden, savsaklamadan söz edilirken, iki bakanlığın yetkilileri de “Kırmızı bültene ilişkin işlemlerde, disiplin ve koordinasyon içinde çalışmalar yapıldığını” ekliyor. Tabi Interpol’ün isteği ile Türkiye’nin bakışı çok farklı. Uluslararası polis teşkilatında da durumumuz böyle.

sozcu-banner-1