Yeni eğitim-öğretim yılı yarın başlıyor. Hemen belirtelim bakan değişikliği, bu yıl uygulanacak sistemde bir değişiklik getirmiyor. Ders programları da, buna göre yazılmış ders kitapları da aynı. Gelecek yılın sınavlarında da küçük düzeltmelerle yetinilecek.

Beklenti yüksek ama eğitimde iyileştirmeleri henüz göremedik. Ufukta görünen “karma eğitim”den yavaş yavaş vazgeçileceğidir. Bunun en somut örneği de imam hatip liseleri. Kız ve erkek öğrenciler farklı okullarda öğrenim görüyor. Buna gerekçe olarak da, bazı ailelerin kızlarını erkek öğrencilerin bulunduğu okula göndermemesi gösteriliyor.

KİTAPLAR DAĞITILDI MI?

Bazı öğretmen sendikaları, vakıf ve dernekler bırakın sınıfların ayrı olmasını, kız ve erkek okullarının ayrılması konusunda Milli Eğitim Bakanlığı üzerinde baskı kuruyor. Her ne kadar Milli Eğitim Bakanlığı “karma eğitimden vazgeçildiği”ne ilişkin iddiaların doğru olmadığını söylese de, biliniz ki bu eğitim yıllardır uygulanıyor. Şimdi bunu imam hatiplerin dışına taşıma hesabı var. Kağıt fiyatlarındaki artış  ve kağıt bulamamadan kaynaklanan sorunlar yaşanıyor. Bazı okullara kitaplar henüz ulaştırılmış değil. Bu da yeterli miktarda kağıt bulunamamasından kaynaklanıyor. Ankara’nın merkezi yerinde bulunan bir okul yöneticisine sorduğumda, ders kitaplarının yüzde 90’ının hazır olduğunu söyledi. Ankara’nın kenar semtinde bulunan bir başka okul yöneticisinden öğrendiğimi de aktarayım:

“İlkokul birinci sınıf ders kitaplarının tamamı geldi. İkinci sınıflarda müzik, trafik, İngilizce, üçüncü sınıflarda fen bilgisi ve İngilizce dersleri dışındaki kitaplar yok. Dördüncü sınıfta fen ve İngilizce dışındaki kitaplar yok. Bekliyoruz.”

Beklenen başka şeyler de var. Merkezi yerlerde bulunan okullarda Milli Eğitim Bakanlığı’ndan ödenek gelmese de idare ediliyor. Ama kenar semtlerde durum kötü. Hizmetlisi, memuru olmayan okul yöneticileri ne yapsın?

BU KADAR DA ABARTMAYIN!..

Uyuşturucu rotası zaman zaman değişse de vazgeçilmeyen rota hep Türkiye’dir. Türkiye, yakalanan uyuşturucu miktarıyla övünür ama bu yakalanan uyuşturucunun ancak yüzde 15’i olarak kabul ediliyor. Batı ülkeleri Türkiye’den daha etkili mücadele etmesini istiyor. Ancak, uyuşturucuyla mücadeleye destek vermedikleri gibi uyuşturucu kaçakçılarını, özellikle perakende satışı gerçekleştiren teröristleri de himaye ediyorlar.

Bazen bakanlık yetkilileri öyle açıklamalar yapıyor ki, sanki okullarımızın hepsinde öğrenciler uyuşturucu kullanıyor. Kuşkusuz bu konularda devletimizin alabildiğine duyarlı olması gerekiyor. Ancak, abartmaya da gerek yok. Abarttıkça uyuşturucuya olan ilgi de artabiliyor.

Ankara Valisi Ercan Topaca, okul müdürleriyle toplantı yaptı. “Aslında uyuşturucu sorunu yok. Bu konu abartılıyor” dedi. 145 öğrenci uyuşturucu olayına karışmış. Uyuşturucuyla ilgili gelen şikayet sayısı ise 13’tür. Uyuşturucu sorunumuz yok. Söyleyenler abartıyor” diyor.

Ankara’da bir yılda uyuşturucu satma, kullanma suçlamasıyla bin 626 kişi hakkında işlem yapılmış. Önemli olan sorun olmadan konuya duyarlılık gösterilmesidir. Bu konuda ilgili birimler çalışırken, ailelere de önemli görev düşüyor.

TEKLİ EĞİTİM NE OLDU?

Milli Eğitim Bakanlığı’nın yıllık planlarına bakarsanız, her yıl ikili öğretimden tekli öğretime geçileceği yazılıdır. Yeni öğretim yılı başlarken yapılan açıklamalarda da başlatılacak eğitim seferberliğiyle 2019-2020 eğitim-öğretim yılında tekli öğretime geçilecek.  Sınıf mevcutlarının 30’a çekilmesi esastır. Ancak, bırakın 30 kişilik sınıfları, 40 kişiden az okul var mı acaba?

Evet bu sorun çözülür. Yeni derslikler yapılır, öğretmen ihtiyacı karşılanırsa tekli öğretime geçilebilir. Ancak ne yeterli binanız, ne de yeterli öğretmen kadronuz var. Daha da önemlisi, bazı illerimizde okul yapacak arsa bulunamıyor. Okul yapımı için harcanacak para, ya da gönüllü olarak okul yaptırmak isteyen yurttaşlarımız var. Ancak arsa bulunamıyor. Bu konuda en sorunlu illerin başında İstanbul geliyor.

Siz deprem toplanma alanlarına, okul binası için ayrılan yerlere AVM’ler, rezidanslar dikerseniz bütün okullarda tekli öğretim için daha çok beklenir...

plusbanner2x