Ancak, İYİ Parti yöneticileri, partilerinin seçime katılmasının engellenmesi adına her şeyin yapılacağını biliyordu. O yüzden adımlarını sağlam atıyorlardı. Yerel seçimlerde büyük illerin önemli bir bölümünün AKP’nin elinden gideceğine ilişkin kamuoyu araştırmaları da genel başkanların masasındaydı.
İNCE BİR PLAN UYGULANDI
Yerel yönetimler seçiminden yenilgiyle çıkmış, oyları önceki seçime göre önemli ölçüde azalmış AKP’nin, 2019 yılının Kasım ayında yapılması gereken milletvekili seçimleri ve Cumhurbaşkanlığı seçiminde de istenilen sonucu alamayacağına inanılıyordu. Bu yüzden, yerel yönetim seçimleri bir kenara bırakılıp, 2019 yılının Kasım ayında yapılması gereken seçimlerin öne alınması öngörüldü.
İşte, tarih belirlenirken İYİ Parti faktörü göz önüne alındı. Erken seçimi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli dillendirdi, daha önce erken seçimi gündeme getirilmesini “Vatan hainliği” olarak niteleyen AKP Genel Başkanı da seçimin öne alınmasına “Evet” dedi. Bunun için ince bir plan uygulandı. Her şey, İYİ Parti’nin seçime girememesi üzerine kuruluydu. 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun; “Siyasi Partilerin Seçimlere Katılması” başlıklı 36. maddesi, İYİ Parti’nin seçime girememesine dayanak gösteriliyor. Madde şöyle:
“Siyasi partilerin seçimlere katılabilmesi için illerin en az yarısında oy verme gününden en az altı ay evvel teşkilat kurmuş ve büyük kongrelerini yapmış olması veya Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde grubu bulunması şarttır. Bir ilde teşkilatlanma, merkez ilçesi dahil o ilin ilçelerinin en az üçte birinde teşkilat kurmayı gerektirir.”
Bu açık/seçik ve katı düzenleme karşısında İYİ Parti’nin; ancak 1 Ekim 2018 tarihinden sonra yapılacak seçimlere katılabileceği belirtiliyor. Yüksek Seçim Kurulu’ndan (YSK), 2011 seçimleri öncesinde Emine Ülker Tarhan’ın genel başkanı olduğu Anadolu Partisi’nin seçimlere katılmasına olanak veren türden bir karar beklemek fazla iyimserlik olacaktır.Tarh
an, CHP’de önemli görevlerde bulunmuştu. Onun liderliğinde kurulan Anadolu Partisi, CHP tabanından oy alabilecekti. Bu da, AKP’nin işine geliyordu. Bu kez ise durum farklı. İYİ Parti’nin MHP ve AKP’den oy almasının engellenmesi gerekiyordu. İşte, seçimin erkene alınmasında, bu durum dikkate alındı.
SÜRPRİZ KARAR ÇIKAR MI?
Çıkarılacak kanun hükmünde kararnameyle, İYİ Parti’nin seçime katılmasına olanak sağlayan düzenleme yapılacağı da konuşuluyor, giremeyeceği de. Bu partinin seçime gidip giremeyeceğine YSK karar verecek. YSK’nın daha önce aldığı 36 sayılı kararına göre, İYİ Parti’nin seçime katılması mümkün gözükmüyor. Yeni kurulmuş olmasına karşın illerin büyük bölümünde örgütlendiği, halkta belli bir karşılığı olduğu ve heyecan uyandırdığı görülen İYİ Parti’nin; 24 Haziran 2018 tarihinde yapılacak seçimlere katılamayacak olması demokrasimiz açısından büyük bir noksanlık oluşturacağı, seçimlere gölge düşeceği de ortadadır. İYİ Parti’nin seçime sorunsuz girebilmesi için 1 Ekim 2018 tarihinden sonra seçim yapılması gerekiyor. CHP, İYİ Parti’nin seçime girmesi için TBMM’de çaba gösterecek.
İYİ Parti’nin, Saadet ya da Demokrat Parti’yle ittifak yapmasının önünde engel yok gibi gözüküyor. Seçime girmesini engellemek için seçim tarihini öne alan hükümet, ittifak konusunda kim bilir ne zorluklar çıkarır. Parti yönetimi, tüm enerjisini “Seçime katılabilmek” için harcamak durumunda kalabilir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Siyasi Partiler Masası’nda uzun yıllar görev yapan Ömer Faruk Eminağaoğlu’na göre ise İYİ Parti’nin seçime katılmasına engel bir durum yok. İYİ Parti’nin seçime alınmamasının yarattığı havayı, Güneydoğu’nun nabzını tutan meslektaşım Raşit Kısacık şöyle aktardı:
“AKP ve MHP, bu partinin seçime girmemesi için anlaştı. Oyunun bozulması için bu koşullarda Cumhurbaşkanlığı seçiminde oylarımızı Meral Akşener’e seve seve kullanacağız. Milletvekilliğinde ise partimize oy veririz.”
Eğer, yeni bir yasal düzenleme yapılmazsa, YSK’nın önümüzdeki hafta yapacağı açıklama da “İYİ Parti seçime giremez” olacaktır.
