Her siyasi kuruluşta kadir-bilmezlik, vefasızlık, hainlik olabilir. Liderin görevi çevre temizliği yapıp, tüm bu güçlükleri aşarak partiyi güvenli sulara taşımaktır.
Oysa Meral Hanım “Bırakıyorum ve bir daha aday olmayacağım” diye kestirip attı...
Olmadı Meral Bacı, olmadı... Öyle bırakıp gitmek, senin gibi mücadeleci bir siyasetçiye uymadı.
Sen sıradan bir genel başkan değil, bir lidersin. İYİ Parti’yi yoktan var eden, daha ilk seçimde alınan 5 milyon oyla Meclis’e 43 milletvekili sokan önemli bir lider...
“Ben bırakıyorum” demek partine oy veren 5 milyon seçmenin ümitlerini yok etmek demektir.
Sen ki “Yapıştığım yerden beni jiletle bile kazıyamazlar” diyordun, hani ne oldu?
Partide bir-iki muhalifin estirdiği rüzgârla uçup gidecek misin?
Sen gel beni dinle... Bu bir ağabey tavsiyesidir. İYİ Parti’nin istikbali iyidir. Yarattığın partiyi yok etme. “Hanımefendi’yi mutlaka ikna etmeliler” diyerek aklı sıra dalgasını geçen Bahçeli Bey’i zevkten dört köşe etme!
