Yıllar geçtikçe düzen değişiyor, anlayışlar farklı oluyor.
Yeni başlayan dönem için karamsar olmalı mıyız? Yoksa geleceğe umutla mı bakmalıyız?
Aslına bakarsanız ben umutlu bir gelecek görmüyorum ama fazla karamsar da olmak istemiyorum.
Yönetimin şekli ve adı değişse de zihniyet aynı...
Ee, düşünce yapısı değişmedikçe 16 yıldır başaramadıkları ekonomik rahatlığı, toplumsal huzur ve mutluluğu nasıl sağlayacaklar?
Ülkede ihtiyaç duyulan birlik ve beraberliktir... İnsanları kutuplara ayırmakla kardeşliğin sağlanması mümkün mü?
Nerede, ne zaman kötü bir şey olsa, mesela döviz fiyatları yükselse hemen “Bunu dış güçler yapıyor!” diye komplo teorileri kurmanın anlamı da faydası da yok.
Türkiye’nin yıllık cari açığı 57 milyar doları geçti. Bunca parayı da mı dış güçler savurup harcadı?
Saray’a yaptığı sürpriz ziyaret nedeniyle birkaç gündür ağır eleştirilere uğrayan CHP’li İlhan Kesici “O iş başka, durumumuz başka” diyerek halimizi şu cümleyle özetliyor:
“1930’lu, 1940’lı yıllar TEK PARTİ, 1950 sonrası ÇOK PARTİ, şimdi de YOK PARTİ dönemi başladı!”

sozcu-banner-1