Bugün 1 Mart...
Meşhur ve meşum 1 Mart 2003 Tezkeresi’nin, CHP’nin o tarihteki Genel Başkanı Deniz Baykal’ın önderliğinde, tüm CHP’lilerin ve bir grup AKP’li milletvekilinin direnmesiyle TBMM’de reddedilişinin 15’inci yıldönümü...
Eğer bu tezkere Meclis’ten geçmiş olsaydı, 60 bin ABD askeri ülkemizin Güneydoğu Bölgesi’nde konuşlanacak, bunlara 255 uçak havadan destek verecek ve Irak, Türkiye üzerinden işgal edilecekti.
ABD askerlerinin yurdumuzda ne kadar kalacakları belli değildi. Bu durumun ülkemiz için büyük riskler yaratmasının yanı sıra, uluslar arası alanda da bize büyük sorumluluk yükleyecekti. Ayrıca Türkiye, Irak’ın işgali sırasında dökülecek kanın da ortağı olacaktı.
İki ülke arasında imzalanan ve kamuoyundan gizlenen Mutabakat Muhtırası’na göre; Türk Silahlı Kuvvetleri, ABD askerleriyle birlikte Kuzey Irak topraklarına girecek, ancak Kandil’i üs olarak kullanan PKK terör örgütü ve uzantılarına yönelik operasyon yapamayacaktı!..
Yani askerimizin eli kolu bağlanacaktı!..

* * *

Tezkerenin Meclis’te kabul görmemesine üzülen bazı iktidar yetkilileri ve dönemin Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök”ün “Tezkerenin geçmesi halinde, Türk askeri birlikleri Kuzey Irak’taki PKK terör yuvalarını temizleyecekti... Şimdi bu imkanı kaybettik!..” diyerek hayıflanmalarının ise, gerçekle örtüşen hiçbir yanı yoktu. Söylediklerinin büyük, hatta dev bir yalandan ibaret olduğu, tüm öngörüleri doğru çıkan bilge diplomat, emekli Büyükelçi Şükrü Elekdağ tarafından belgelerle ortaya çıkarılacaktı. (11 Mart 2015-Sözcü)

* * *

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Afrin’e yönelik Zeytin Dalı Harekatı’na bağlı gelişmelerden anlıyoruz ki, PKK’nın Suriye’deki uzantıları olan PYD/YPG’nin fiili yapılanmasına da, bu tezkerenin Meclis onayına sunulduğu 2003 yılında başlanılmış!..
Kimin desteğiyle?
Irak’ı Müslüman kanı dökerek işgal edebilmek için 60 bin askerinin ve 255 savaş uçağının Türkiye’de konuşlanmasını isteyen, buna karşın TSK’ya PKK terör örgütüyle mücadele izni vermeyen ABD”nin desteğiyle!
Peki hangi amaçla?
Amaç çok net:
Büyük Ortadoğu Projesi’nin (BOP) Suriye ayağında kullanıp, bugün TSK’nın durdurmaya çalıştığı koridoru açabilmek, bu mümkün olmadığı takdirde de Fırat”ın doğusunda kurulacak “Garnizon Devlet”i, ABD-İsrail ortaklığının isteği doğrultusunda ve Suudi Arabistan’ın desteğiyle, İran’a saldırtmak amacıyla!..

* * *

Günümüze gelirsek;
Türkiye, Suriye sınırı boyunca uzayıp giden bu terör yapılanması nedeniyle beka sorunuyla karşı karşıya kalmış durumda.
Bu nedenle TSK’nın “Zeytin Dalı Harekatı”, yaşamsal tehditi bertaraf etmeye yöneliktir ve yerden göğe kadar haklıdır.
Mehmetçiğin yaptığı tartışmasız vatan savunmasıdır.
Tehlikenin 2003 yılında uç vermesine karşın Suriye Krizi’nde hata üstüne hata yapan AKP iktidarının, tehdidin bu boyutlara varmasında büyük vebali vardır!..