ud

Köklü geleneğe sahip, binlerce değerli bilim insanı yetiştirmiş üniversitelerimizin hastaneleri, giderek hastanelik, hatta acil servislik hale geliyor!
Geçenlerde 63 yıllık Ege Üniversitesi Hastanesi Radyoloji Bölümü’ne, kağıt yokluğu nedeniyle rapor çıktısı verilemediğini duyuran bir yazı asıldığını gösteren fotoğrafı paylaşmıştım.
Bunun üzerine CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel ise sosyal medya hesabından; “Kağıt olmadığı için hastanelerde hastaya rapor veremiyorsunuz, ama Meclis’teki güzelim kırmızı halıları turkuaz halılar ile değiştiriyorsunuz. Nerede tasarruf tedbirleri? Neden halılar değişiyor? Yazık, günah değil mi?” diyerek bir mesaj atmıştı.
Haber, sosyal medyada geniş yankı bulmuş, pek çok hastanede benzer uygulamanın sürüp gittiği ortaya çıkmıştı...

★★★

Peki sonra ne oldu?
Ege Üniversitesi Rektörlüğü, Radyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Süreyya Özbek hakkında “Üniversitenin itibarını sarstığı” gerekçesiyle soruşturma başlattı!
Yani AKP’den iki dönem milletvekili seçilen Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, üniversitenin itibarını sarsan yoklukları gidermek yerine, hastalardan anlayış bekleyen bilim insanının cezalandırılmasıyla sonuçlanabilecek bir girişimde bulundu!..
Bu yazıyı kaleme alırken öğrendim ki; sorun hâlâ çözülebilmiş değil!
Hatta bazı bölümlerde öğretim üyelerinin aralarında para toplayıp top top kağıt alarak ihtiyacı karşılamaya çalıştıklarını belirledim.
Acaba Rektör Budak’ın bu gerçekten haberi var mı?..

★★★

Bugün de bir başka üniversitemizden bir başka çarpıcı belgeyi paylaşıyorum.
Duyuru, Gazi Üniversitesi Gazi Hastanesi Başhekimi Prof.Dr. Ahmet Demircan’ın imzasını taşıyor.
Geçen cuma günü tüm cerrahi servislere dağıtılan duyuruda “Ameliyatlar için gereken sarf malzemelerini tedarik eden firmalar döviz kurlarında meydana gelen değişiklikler nedeniyle, Sağlık Uygulama Tebliği’nin (SUT) üzerinde fiyat vermektedirler” deniliyor.
Bundan böyle sadece hayati önemdeki ameliyatların yapılabileceğinin belirtildiği son bölümde ise şu uyarı yer alıyor:
“Hayati önem arz eden ameliyat/işlemlere devam edilmesi, elektif işlemlerin ise ertelenmesi konusunda göstereceğiniz anlayış ve işbirliği için teşekkür eder, bilgilerinizi ve gereğini rica ederim...”

★★★

Yani Prof. Demircan, “Zor durumdayız. Acile gelen apandisit hastasını ameliyat edin, ama safra kesesinde taş olduğu için acılar çeken hastaya, birkaç ay kilo vermesini, öğrenci ise, sınavları atlattıktan sonra gelmesini söyleyin” demeye getiriyor!..
Belge ekonomik krizin ve yarattığı büyük sıkıntıların itirafı niteliğinde...

★★★

Zor zamanlar, özveri, tasarruf ve dayanışma gerektiren dönemlerdir.
Ancak bu belgelerden ülkeyi yöneten zihniyetin, her sektörde yaptığı yandaş kayırmacılığını, hayati önem taşıyan sağlık alanında da sürdürdüğü anlaşılıyor.
Örneğin köklü üniversitelerin hastanelerini rapor çıktısı alamayacak ve bazı ameliyatları yapamayacak hale getirirken, şehir hastanelerine müşteri (!) ve kazanç garantisi verebiliyor!..