Değerli memur arkadaşlar...
ÜFE endeksi var.
TÜFE endeksi var.
Sizinki TUFA.



Tufaya gelenler endeksi.



Şöyle hesaplanıyor...
- Memur musun?
- Memurum.
- Paran var mı?
- Yok.
- Alışverişe çıkabiliyor musun?
- Hayır.
- Fiyatların artmasına, enflasyonuna yükselmesine etkin yok yani?
- Yok.
- E senle alakası olmayan enflasyonun farkını sana niye verelim birader!



Budur TUFA.



Matematiksel olarak izah edersek... Rekor kıran borsayı, patlama yapan ihracata bölüp, her seçim öncesinde her şehrimizde bulduğumuz gravitesi en yüksek petrolle çarpıyorsun, o çıkan rakamdan tavana vuran büyüme oranımızı düşüp, kulaklarımızdan fışkıran kişi başına milli gelirimizin kare kökünü Dow Jones ve Nikkei’yle sadeleştirip, sayın ahalimizin bozdurduğu dolarların paritesini ilave ediyorsun, en başta tutturduğum sinek 2’liyi desteye karıştırıyorsun... Ne etti canım kardeşim? Enflasyonda şok düşüş.



Veya emeklisin... Enflasyon hesaplama sepetine yaz aylarında soba borusunu, kış aylarında bikinini koyuyorsun, golf topu fiyatlarındaki 12 aylık dalgalanmayı uzay mekiklerindeki pankromatik çözünülürlük amortismanına opsiyonlayıp, yenganıma evlilik yıldönümünde aldığın sekiz karatlık pırlantanın stopajından düşüyorsun, böylece senin maaş zammı neye denk geliyor? TUFA’ya.



Güle güle harca.



Hokus pokus endeksidir.
Davul tozu minare gölgesi.
Ne sihirdir ne keramettir.
Ekonomimiz yokuşa sarmış çift dingilli kamyon gibi zorlanırken, konkordatolar çığ gibiyken, zam yağarken, fiyatlar uçarken, enflasyon düşüyorsa... Abda kadabra endeksidir.



“Benim milletim, benim milletim” diye diye, kendilerine uçak üstüne uçak alıp, ejder meyveli smoothie içiyorlarsa... Benim milletim zaten kendim ettim kendim buldum endeksi’ni çoktan hak etmiş demektir!