“I” gazetesinin Buckingham Sarayı kaynaklarına dayandırdığı haberine göre, Kraliçe 2. Elizabeth, danışmanlarına başbakanı hangi koşullarda görevden alabileceğini sordu.

Kraliçe'nin bu adımı, İngiliz Anayasa Mahkemesi'nin, geçen hafta hükümetin parlamentoyu tatil kararını yok hükmünde saydığı yolundaki hükmünü açıklamasından önce geldi.

Habere göre Kraliçe, 1953'te tahta çıktığından bu yana ilk kez böyle bir senaryo üzerinde durma ihtiyacı hissetti.

Başbakan Boris Johnson, geçen ay Kraliçe’den parlamentonun 5 hafta tatil edilmesi talebinde bulunmuş, Kraliçe de buna onay vermişti.

Johnson, parlamentoyu tatil kararına gerekçe olarak, hükümet programını hazırlamak için zamana ihtiyaç duymasını göstermişti.

Ancak İngiltere’de hükümet programı hazırlamak için alınan tatil kararları geleneksel olarak 4-5 günle sınırlıyken, Johnson’ın 5 hafta süre istemesi, asıl amacının parlamentoyu Brexit sürecinde devre dışı bırakmak olduğu yönündeki iddiayı
güçlendirmişti.

JOHNSON KRALİÇE'Yİ DE YANILTTI

Siyasi gözlemcilere göre Johnson, bu hamlesiyle Kraliçe’yi de yanılttı ve anayasal açıdan zor durumda bıraktı.

Anayasa Mahkemesi'nin geçen hafta salı günü açıkladığı ve Johnson hükümetinin parlamentoyu tatil etme talebini yok hükmünde saydığı kararı üzerine, Kraliçe’nin bu yöndeki 'fermanı' da 'boş bir kağıt parçası' diye nitelendirilmişti.

İngiltere’de Kraliçe, devletin sembolik başkanı olarak görülse de yasalar ve bazı kritik kararlar ancak onun onayıyla yürürlüğe giriyor.

Kraliçe’nin yetkileri arasında, başbakanı ve bakanları atamak da yer alıyor. Ancak Kraliçe, teamüller gereği parlamentonun ve hükümetin kararlarıyla karşı karşıya gelmekten geri duruyor.

Gazete, bununla birlikte, Kraliçe’nin danışmanlarından istediği görüşün Johnson’ın parlamentoyu tatil kararı bağlamında olmadığını ileri sürdü.

Habere göre, Kraliçe 2. Elizabeth, bir güvensizlik oylamasıyla devrilmesi ancak istifa etmeyi reddetmesi durumunda, Johnson’a karşı nasıl bir yaptırım uygulayabileceğini hesaplıyor olabilir.

MUHALEFET KARŞI ADIMLARI TARTIŞIYOR

Başbakan Johnson, parlamentonun anlaşmasız Brexit’i engelleyen bir yasa çıkarmış olmasına rağmen İngiltere’yi 31 Ekim’de AB’den anlaşmalı veya anlaşmasız olarak ama mutlaka ayıracağını yineliyor.

Ülkede muhalefet partileri bugün ana muhalefet lideri Jeremy Corbyn’in ev sahipliğinde toplanarak, Johnson’ın parlamentoyu ve yasaları yok sayması durumunda atılacak adımları görüşecek.

Bu kapsamda, hafta içinde Johnson hükümetine karşı bir güvensizlik oylamasına gidilmesi de bulunuyor.

Johnson liderliğindeki Muhafazakar Partinin 650 sandalyeli Avam Kamarası'ndaki milletvekili sayısı, partiden ihraçlar ve istifaların ardından son bir ay içinde 288’e kadar düştü.

Johnson’ın güvensizlik oylamasını kaybetmesi ancak istifa etmeyi reddederek fiili durum yaratması halinde, İngiltere’de bir anayasal kriz yaşanacak.

Muhalefet partilerinin böyle bir durumda geçici hükümet kurma girişimlerinde Kraliçe 2. Elizabeth’in alacağı tutum belirleyici olacak.

İngiltere 2016'da yapılan referandumla AB'den ayrılma kararı almış ancak 29 Mart'ta gerçekleşmesi gereken ayrılık, parlamentonun AB ile varılan Brexit anlaşmasını reddetmesi nedeniyle 31 Ekim'e ertelenmişti.

Brexit krizinin dönemin başbakanı Theresa May'i istifaya sürüklemesinin ardından, Johnson parti üyelerinin oylarıyla temmuz ayında liderlik koltuğuna oturmuştu. AA