Dünya genelinde son 10 yıldır insan hakları ve siyasi özgürlüklerde gerileme var.
Demokrasi niceliği değil niteliği ile alakalı. Demokrasinin standartları zamanla değişiyor. 1974’te Portekiz devrimi öncesi dünya ülkelerinin yüzde 30’u seçim yapıyordu. Birkaç istisna hariç hepsi batı demokrasileri, biz de o istisnaların içindeyiz. 2006 itibarıyla ülkelerin yüzde 60’ında demokrasi vardı.
Üçüncü dalganın enerjisini bir 10 yıldır yitirdiğini söylemek doğru. Fukuyama'nın tarihi sonu tezini hatırlayalım. Artık ideolojik tartışma olmayacağını varsayıyordu. Çok insan bu öngörüye katılıyordu.
Farklı olana hoşgörünün azaldığı bir siyaset düzeni karşımıza çıktı. Umut insanın yakıtıdır. Ekonomik alanda kalkınma olmazsa olmaz. Ulusların Düşüşü kitabında olduğu gibi toplumdaki hak taleplerini dışlamayan devletler uzun vadede iyi bir ekonomik performans sergilemişlerdir. Bu tespitler bugün de geçerli. Düzenleme çerçevesinin rasyonel olduğu, hak aramanın kurumsal sigortaları olan ülkeler uluslararası sermaye için öne çıkıyor.
[custom_content title="ULUSLARIN DÜŞÜŞÜ" desc="Ulusların Düşüşü kitabında, tarih boyunca ulusların, özellikle de birbirine benzeyen ulusların ekonomik ve politik gelişmeleri arasında neden büyük farklılıklar olduğuna dair bir tartışma yürütülüyor. Yazarlar kısaca 'Neden bazı ülkeler zenginken bazıları yoksuldur?' şeklinde bir soru ortaya atıp, köleci toplumlar, feodalizm, sömürgecilik, kapitalizm ve sosyalizm temalarını işliyor."]
ROUBİNİ: DÜNYA EKONOMİSİNİN YÜZDE 90'I YAVAŞLIYOR
Ünlü ekonomist Nouriel Roubini de konferansta bir konuşma yaptı. Roubini konuşmasında, "Geçen ay Washington’daydım IMF toplantısı için. Orada da konuşuldu dünya ekonomisinin yüzde 90’ı yavaşlıyor. İki yıl önce küresel büyüme yüzde 3.8’di. İşsizlik dünyanın pek çok yerinde sorun değil. Türkiye gibi ülkelerde ihracatla büyüme modeli var. İç talep yavaşlıyor." ifadelerine yer verdi.
"PARA POLİTİKASI DAHA SIKI OLMALI"
Türkiye'nin son 20 yılda büyük ekonomik başarı sağladığını ifade eden Roubini, "Türkiye, girişimcilik kültürü olan bir ülke. Son yıllarda reformlar azaldığı için ekonomi zarar görebilir bir hale geldi. Ekonomi stabil bir hale geldi. Para politikası daha sıkı olmalı." dedi.
