Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, kamu bankaları düşük faizle piyasaya kredi verirken özel bankaların kredi yerine kârı hedeflediklerine yönelik eleştirilere ‘çorba’ deyimiyle yanıt verdi. Bankaların kâr edememesi halinde yatırımları finanse edemeyeceğini belirten Ateş, “Biz çorbamızı kaynatmaya çalışıyoruz” dedi. Ateş, özel bankaların elinden vergi tahsilatının alınmasını ise bir ceza olarak görmediğini söyledi.

KAMU KREDİDE KOŞTU


9’uncu Uluslararası Turizm Kongresi için gittiği Antalya’da gazetecilerle sohbet toplantısı yapan Hakan Ateş, bankacılık, reel sektör ve turizme yönelik değerlendirmelerde bulundu. Ateş, kamu bankaları daha fazla kredi verirken özel bankaların kârı hedeflediği eleştirileriyle, Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hasan Tuncay’ın “Bu seneyi kâr yılı değil, ar yılı olarak adlandırdık” sözlerinin hatırlatılması üzerine, “Kamudan sonra kredilerini en fazla artıran banka Denizbank. Ancak bankaların kâr etmesinin eleştirilmesi doğru olmaz” dedi.

KARŞILIK AYIRDIK


Hakan Ateş, eleştirileri şu sözlerle yanıtladı: “Kamu bankaları kredilerde çok koştu, onlar bir misyonu yerine getirdi. Sektöre 100 lira sermaye koymuş bir banka en az 10 lira kazanmalı ki iş yapmaya devam edebilsin. Biz 23 yıldır hiç temettü dağıtmadık. Bankacılıkta kârlılığın devam etmesi sadece sektör değil tüm Türkiye ekonomisi için çok önemli. Bankalarımız kârlılıkta geriye düşerse yurtdışındaki rakiplerimiz ve diğer sermaye piyasaları karşısında kayba uğrar, dünya ölçeğinde küçülür, ülkemizdeki yatırımları finanse edemez, takibe düşen kredilere karşılık ayıramaz.

Türkiye’deki yabancı bir kola şirketi kâr edince kimse üzülmüyor. Bankalar kâr edince de kimse üzülmemeli. Bu yıl kârlar nispeten azaldı, geçen seneye göre daha fazla karşılık ayırdık. Ama yine de kâr etmeyi başardık. Biz çorbamızı kaynatmaya çalışıyoruz.” Ateş, inşaat ve enerji sektöründeki 46 milyar lirayı aşan batık krediler konusunda da korkulacak bir durum olmadığını, bankaların kâr etmeleri sayesinde bu kredilere karşılık ayırmayı başardıklarını ifade etti. Ateş, özel bankaların elinden vergi tahsilatı yapma yetkisinin alınmasının, kredileri artırmayan özel bankalara yönelik bir cezalandırma olup olmadığı sorumuza ise, “Bankalar olarak vergi toplamak gibi her türlü faaliyeti yapmak isteriz. Tahsilat yetkisinin kaldırılması tabi ki beni sevindirmez. Ama ceza gibi de görmüyorum. Yarının bankası değil, yarının müşterisi var. O kapı kapanırsa başka kapı açılır. Kamu kararıdır, boynumuz kıldan incedir” yanıtını verdi.

KGF’DEN DEVLET DE KAZANDI


Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, Hazine desteğiyle piyasaya sağlanan Kredi Garanti Fonu (KGF) kredilerinin ekonomiye adeta nefes aldırdığını, KGF’den hem bankalar hem firmalar hem de devletin yarar gördüğünü söyledi. KGF’de ilave kredi açılması gerektiğini belirten Ateş, “Firmalar KGF kredilerini alabilmek için devlete olan sigorta primi ve vergi borçlarını ödedi, devlet kazandı. İşçi çıkarmadıkları, üretim yaptıkları için ekonomi kazandı. Tahsilatlarda da bir sıkıntı görmüyoruz” dedi.