Sizi biraz tanıyalım..

Hayatıma Marmaris’te aile işlerine yardımcı olarak başladım. Ardından Ege Üniversitesi İşletme Bölümü’nü kazandım. Üniversitede okurken İşletme Kulübü ve benzeri faaliyetlerde çok bulundum. Üniversite bittikten sonra da tekrar aile işlerine geri döndüm.

Daha sonra İstanbul’a taşınmak durumunda kaldım. Teknoloji ile çocukluğumdan beri çok yakındım. Hem yazılım anlamında hem de bilgisayara olan ilgim vs… Sürekli projelerle uğraşıp yeni projeler geliştiriyordum. İstanbul’a taşındıktan sonra iki üç tane internet projesi geliştirdim. En önemlisi bir streaming platformu kurduk. Açıkçası herkesten önce canlı yayın işine başlamıştık. Online televizyonlar kurulmasını sağlıyorduk. Beş sene boyunca hiçbir yatırım almadan büyüttük. Bu süreç Start-up’lar hakkında bilgi biriktirmemi, yöneticilik hakkında kendimi geliştirmemi ve Silikon Vadisinde bir network oluşturmamı sağladı.



Scotty fikri nasıl ortaya çıktı?

İstanbul’da yaşanan problemlerden bir tanesi trafik. Toplantılara gitmek bizim için de zor oluyordu. Özellikle de şehir merkezinde oturmadığım için bayağı bir problem oluyordu. Arkadaşlarımdan beni motorla toplantıya götürmesini rica ediyordum. Bu anlardan bir tanesinde bu iş fikri aklımıza geldi. Toplantıya gayet rahat yetiştiğimizi görünce ‘Neden böyle bir sistemi insanlara hizmet edebilecek şekle getirmiyoruz?’ dedik. Dünyada örnekleri var mı diye bakarken Endonezya’da bir örneğini gördüm. Daha sonra birçok ülkede olduğunu gördük. Market araştırması ve birkaç tane deney yaptık. Ardında da Scotty’i başlattık. Hızlıca büyümeye devam ediyoruz.

İlk adımlar nasıl atıldı?

Elimizde bir ürün, sürücü ya da sermaye yoktu. Motosiklet sürücüsü bir arkadaşımızla Kadıköy’’e indik, bir kamera aldık ve yoldan geçenlere İstanbul trafiği hakkında ne düşündüklerini sorduk. Bundan muzdarip olanlara ‘Motosiklet ile yolculuk yapar mıydın?’ diye sorduk. Kimisi ‘evet’ kimisi ‘hayır’ dedi. ‘Kullanmak isteseniz bize ulaşır mısınız?’ dedik ve bir telefon numarası verdik. İlk kullananlar bize bu numara üzerinden ulaştılar. İnsanları ücretsiz bir şekilde A noktasından B noktasına götürüp deneyimlerini sorduk. Memnuniyet oranının yüksek olduğunu görünce de hızlıca başlayabiliriz dedik. İlk çok basit bir yazılımla 2017 Mayıs ayında başladık ve sonrasında büyüttük.

Scotty sürücülerini nasıl seçiyor?

Bizim Ümraniye’de 1800 metrekare Scotty Akademi alanımız var. Sürücüler bu akademiye önceden başvuruyorlar. Kabul edildikten sonra orada bir eğitime tabi tutuluyorlar. Bu eğitimlerin ardından da hem teorik hem pratik sınavlar oluyor. Tüm bunların ardından onay alanlar Scotty’de sürücülük yapabiliyorlar. Bu yolculuk tarafında. Yemek ve paket tarafında daha farklı prosedürler var. Bugüne kadar 110 bin başvuru oldu. Bunlardan 11 bin 500 sürücüyü kabul ettik ve şu anda kayıtlı sürücü sayımız 12-13 bin civarında.

Scotty neden bu sembolü seçti? Anlamı nedir?

Scotty, ‘Işınla beni Scotty’den’ geliyor. Filimde de bir vulcan selamı var. Biz de selamlaşmanın önemine çok inanıyoruz. Hem yolcular ile sürücüler buluşurken onlar için de bir kolaylık oluyor. Bir selamlaşma hareketi üzerinden çıkıyor.

2018 Scotty için nasıl geçti? 2019’dan beklentileriniz neler?

2018 bizim ilk tam yılımızdı. Teknoloji altyapısının operasyonların yeni oturduğu bir seneydi. Bizim için doğum yılıydı. 2019 bizim büyüme yılımız. Çok ciddi bir büyüme sağlamak istiyoruz. Hem yemek, yolculuk ve paket alanında hem de diğer şehirlere de yayılarak büyümeyi düşünüyoruz. Şu an tam odaklı sadece İstanbul’da çalışıyoruz. Diğer şehirlerde denemeler yapıyoruz.

Scotty yemek fikri nasıl ortaya çıktı?

Scotty bir yol paylaşım uygulaması olarak başlamadı Scotty bir platform olarak doğdu. Başladığı günden itibaren servis sağlayıcılar ile ihtiyaç sahiplerini buluşturan bir platform olarak doğdu. İlk günden itibaren yemek alanını ve paketi başlatacağımız iş planımızda vardı. İnsanlar yemek siparişi verdiklerinde yemeklerinin nerede olduğunu takip edemiyorlardı. Bu büyük bir sıkıntıydı. Özellikle benim için. Ben sabırsızım yemek konusunda. Bizim uygulamamızda yemeklerinin nerede olduklarını takip edebilecekleri ve çok daha hızlı yemeklerine ulaşabileceklerine inanıyorduk. Başlattık ve şu anda 20-25 dakika içerisinde insanlara yemeklerini ulaştırabiliyoruz. İlk gündem beri şirketimizin vizyonu insanlara kaybettikleri zamanı geri kazandırmaktı. İnsanların bu şehirdeki hayatlarını kolaylaştırmak güzelleştirmek ve kaybettikleri zamanı sevdikleriyle ya da sevdiği şeylerle geçirmelerini sağlatabilmekti. Dolayısı ile bu vizyonumuzla da uyduğu için yemek servisini hızla başlattık.

Scotty de Uber ile aynı problemleri yaşadı. Bu konuyu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Dünyanın her yerinde önce bir inovasyon doğuyor. Ardından regülasyon geliyor. İlk özel televizyonlar çıktığı zaman henüz bir regülasyon yoktu ve özel televizyonlar yasal olmayan bir zemin üzerindeydiler. Biz yolculuk tarafında henüz regüle olmayan bir alandaydık. Fakat regüle olması için ilk günden beri ciddi çalışma harcadık. Biz bu regülasyonun çözüleceğine inanıyoruz. O yüzden de çalışmalarımıza devam ediyoruz. Tabi ki vakit alacak, hiçbir taraf için de kolay olmayacak şeyler bunlar. Ama çözülecek.

Yabancı yatırımcı ilgisi var mı? Belirli bir noktadan sonra şirketin ortaklık yapısında bir değişiklik olur mu?

Biz ilk günden beri Türkiye’den çıkan bir teknoloji firması olarak Türkiye’nin gururu olmak düşüncesi ile ilerledik. Dolayısı ile de satmaktan ziyade satın almalar yapabileceğimize, buradan çıkan büyük bir Türk teknoloji şirketi olabileceğine inanıyoruz. Tabiki yatırım alıyoruz. Yatırım konusunda Orta Doğu’dan da Avrupa’dan da Amerika’dan da Asya’dan da yatırımcılarımız var. Hemen hemen tüm kıtalardan yatırımcılarımız var. Yatırım sermayesini bu ülkede kullanıyoruz, bu ülkenin ekonomisine kazandırıyoruz. Yatırım alıp şirketimizi büyütüyoruz. Yerli yatırımcılarımız da var.

Akıllı para dediğimiz bir yatırım türü var. Bizim yatırım aldığımız birkaç tane yatırımcı aynı zamanda büyük işler başarmış girişimciler. Bir girişimin nasıl doğduğunu, nasıl ilerlemesi ve büyümesi gerektiğini çok iyi biliyorlar. BU insanların bu sistemleri nasıl kuruduklarını nasıl büyüttüklerini birebir onlardan öğreniyoruz. Hem yatırım hem de önemli bir bilgi birikimi alıyoruz. Bu bilgi birikimi de çok fazla hata yapmadan büyüyebilmemize olanak sağlıyor.

Scotty’i kullanan insanlardan olumlu veya olumsuz ne gibi tepkiler aldınız?

Scotty’de yolcu olarak başlayan birçok kişi ehliyet sınavına başvurup motosiklet kullanıcısına dönüştü. Şehirdeki motosiklet kullanımının, motosikletlere sevgi ve saygının daha fazla artmasını sağladı. Ayrıca insanlarda bir empati de oluşturdu. Motosiklet kültürü gitgide oluşmaya ve gelişmeye başlıyor. Bu da mutluluk verici. Çünkü biz ilk günden beri motosiklet dostuyuz ve motosiklet kullanımının değil bilgisizliğin tehlikeli olduğuna inanıyoruz. O bilgisizliği bir şekilde bu deneyim ve akademimizle dağıtabilirsek bizim için en büyük mutluluk kaynağı olacak.

İş hayatınızda ‘keşke bu işe kalkışmasaydım’ dediğiniz bir an oldu mu? Zorluklarla nasıl başa çıkarsınız?

Aslında hiç böyle bir an olmadı. Hatta ne kadar zorlaşırsa yüzümde gülümseme oluyor. ‘Hadi bakalım daha da eğlenceli yapıyorsun işimizi daha da efsaneleştiriyorsun’ diyorum. Çünkü bana göre zorluklar ne kadar büyürse yaptığın işin değeri o kadar artıyor. Real Madrid’i yenmek basit bir takım karşısında kazanmaktan çok daha kıymetli.

Zorluklara hep ‘Bu level daha keyifli daha zor olacak’ gözüyle baktım. Çünkü her zorluk aynı zamanda hem kendini geliştirmeni sağlıyor hem de o zorluğu geçtikten sonra seni daha güçlü hale getiriyor. Çünkü başkalarının da geçmesi gereken zorluklar olacak. Bir anlamda onlara da örnek oluyorsun. Dolayısı ile zorluklardan dolayı hiçbir zaman ‘Neden başladık’ demedim. Aksine beni hep farklı bir şekilde mutlu etti. Bununla ilgili çok güzel bir kitap var; Zorluk Yolun Kendisidir. Aslında zorlukların insan hayatında ne kadar kıymetli olduğunu anlatan bir felsefe. Daha da zorlaşacağını düşünüyorum, yeni başlıyoruz.

Genç bir girişimci olarak bu yolun başındaki girişimci adaylarına tavsiyeleriniz neler?

Zorluklar olacak ve zorluklardan dolayı asla yılmamaları gerekiyor. Bence şey gerçekten sıkı tutunma, zorluklar karşısında direnme ve mücadele etmeye devam etme. Hepsinden öte en önemli şeylerden birisi bu. Çünkü girişim basit bir şey değil sıra dışı bir şey yapıyorsan büyüyor. En önemli tavsiyem bu olur.

İkincisi olumlu düşüncenin gücüne gerçekten inanıyorum. Sürekli Pollyanna olup negatif durumlara hazırlıklı olmayın demiyorum. Tabiki negatif durumların neler olabileceğini düşüneceğiz. Onlara göre plan ve hazırlık yapacağız ama negatif olmayacağız. Hep olumlu düşünüp olumlu şeylerin olacağına inanıp o yönde mücadele edeceğiz. Bence bir şeyleri değiştirmek için en önemli ikinci şey bu.

Üçüncüsü de kesinlikle sıkı çalışma. Çok çalışmak gerekiyor. Bu üçünü tavsiye ederim diyebilirim.

Siz de sık sık Scotty kullanıyorsunuz. Sürücülere CEO olduğunuzu söylüyor musunuz?

Sürekli kullanıyorum. Bazı sürücüler aynı bölgelerde olduğu için denk geliyor ve tanıyan tanıyor. Tanımayan olduğunda da inene kadar söylemediğim oluyor. Söylememe sebebim de saklamak falan değil. Acaba sürücülerimiz Scotty’den memnun mu? Ne gibi şikayetleri var? Bunları direkt olarak birinci ağızdan duymak istediğim için söylemiyorum. İnerken tanışıyoruz ve sarılıyoruz. Genelde şu ana kadar hep olumlu şeyler duyduk. Hatta benim ve ekibin motivasyonunu en çok artıran şeylerden birisi kullanıcı ve sürücülerin olumlu geri dönüşleri. Eğer tanımıyorsa sonunda mutlaka söylüyorum.

Sizi en çok etkileyen geri dönüş neydi?

İlk aldığımız geri bildirimlerden birisi beni çok etkilemişti. İster 5 yıldız olsun ister 1 yıldız olsun biz, kullanıcıları tüm yolculukların sonunda arıyoruz. İlk zamanlar kullanıcılardan bir tanesini aradım. “Benim iş yerim Fatih’te” dedi. “Her sabah saat 6’da kalkıp çıkıyordum. Artık yedi, yedi buçuk gibi evden çıkabiliyorum. Her sabah yarım saat, 45 dakika, altı aylık bir oğlum var onunla vakit geçiriyorum. Hayatım değişti, yüzüm gülmeye başladı, Allah sizden razı olsun” dedi. İnanılmaz duygulandım. Çünkü benim de bir kızım var. Sabahın ilk yarım saatini insanın çocuğuyla geçirmesinin ne demek olduğunu çok iyi anlayabiliyorum. Aramızda konuşurken de sürekli bu hikaye aklımıza geliyor.

Bunun gibi birçok hikaye var. Ameliyata yetişen bir doktor, davasına yetişen bir avukat… Her gün ama her gün böyle enteresan bir olayla karşılaşıyoruz. Hayatımı bugün yine kurtardın Scotty size teşekkür ederim mesajı hemen hemen her gün geliyor.