CHP Ekonomi Masası tarafından İstanbul’da düzenlenen ‘Üreten, Çalışan, Hakça Paylaşan Türkiye’ başlıklı toplantıda konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, önemli açıklamalarda bulundu. Ekonomide yaşanan çöküşle ilgili olarak hükümeti sert bir dille eleştiren Kılıçdaroğlu, “Bunlar ‘krizin sorumlusu kim’ diye bir arayışa girdiler. ‘Dış güçler, CHP’ dediler. Sonunda geldik manava, esnafa, hal esnafına... Hatta daha da ileri gidilerek ‘terörist’ ilan edildiler. Krizin sorumlusu ülkeyi 17 yıldır yönetendir! Başka bir yerde sorumlu aramanın mantığı var mıdır” dedi.

Kılıçdaroğlu, “Bugün bir ekonomik kriz yaşıyoruz. Ekonomik krizi ilk gördüğümüz andan itibaren Türkiye’nin aşağı yukarı bütün illerine milletvekili arkadaşlarımızı gönderdik. Geçen yıl ağustos ortalarında, ‘bu krizden nasıl çıkabiliriz’ diye 13 maddelik çözüm önerilerini sunduk. Bu 13 maddenin hiçbirini yapmadılar” diye konuştu.

İŞSİZLİK DAHA DA ARTACAK


Faik Öztrak İlhan Kesici, Aykut Erdoğdu, Fethi Çelikel, Veli Ağbaba, Abdüllatif Şener, Orhan Sarıbal, Akif Hamzaçebi, Çetin Osman Budak ve Lale Karabıyık gibi CHP ekonomi kurmaylarının da hazır bulunduğu toplantıda konuşan Kılıçdaroğlu, “Daha krizin ortalarındayız. Reel kriz yeni başladı. İşsizlik daha da büyüyecek. Görünen tablo o” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin stratejik dönüşüme ihtiyacı olduğuna dikkat çeken Kılıçdaroğlu, dünyada da söz sahibi bir ülke haline gelebilmek için izlenmesi gereken dönüşüm stratejisini açıkladı. İşte Kılıçdaroğlu’nun 4 maddelik dönüşüm stratejisi:

1: Hukukun üstünlüğü:


Bunu sağlamak zorundayız. Bir ülkede can ve mal güvenliğini sağlayan temel unsur hukukun üstünlüğüdür. O ülkede can ve mal güvenliği varsa yatırım yapılır. Defalarca ‘hukukun üstünlüğünü sağlayın’ dedik. Teyze oğlu bir yere, damat bir yere... Bunların hiçbirisi doğru değildir. Yani katılımcı demokrasiyi güçlendirmek zorundayız. Bu, dünyada söz sahibi olmanın birinci koşulu. Demokrasisi gelişmemiş hiçbir ülke gelişmemiş ve kalkınmamıştır.

ÜRETİM SÜRECİNDEN KOPARILDI


2: Türkiye’nin üretmesi lazım:

Gelir elde etmek yerine borçlanmak, üretmek yerine ithalat yapmak... Türkiye üretim sürecinden büyük ölçüde koparıldı. En büyük sıkıntı bu. İthalat olmadan üretemez noktaya gelindi. Bu, egemen güçlerin Türkiye üzerinde daha fazla söz sahibi olmasını sağladı. Üretmek sadece tarlada üretmek değildir, sanat alanında, üniversite de üretmemiz gerekiyor. Demokrasilerde siyasal partiler, devleti yönetmeye gelirler, devlet olmaya değil. İran üniversitelerinin ürettiği bilgi sayısı, Türk üniversitelerini geçti. Dönüşüm stratejisinin ikinci ayağı üreten Türkiye’yi yeniden inşa etmektir.

3: Güçlü sosyal devlet:


Ülkede huzur, barış istiyorsanız, güçlü bir sosyal devlet olması lazım. Sosyal devletin tüm kurallarının ülkede uygulanması lazım. Sosyal devlette devletin vatandaşa yaptığı yardım vatandaşın hakkıdır, otoritenin lütfu değil! Üniversiteleri konuşamaz hale getirirseniz üniversite nasıl bilgi üretecek? Bilgi üretemez noktaya geldik. Türkiye bilgi çağını yakalamak zorunda. Bir ülkenin ‘sosyal bilgi ekonomisi’ni yakalaması lazım, bilgiyi toplumun her kesimine dağıtması lazım. Güçlü bir sosyal devlet bir ülkede barışın ve huzurun temelidir. İşsizlik bütün kötülüklerin anasıdır. Güçlü bir sosyal devlet yoksa ahlaki değerlerde büyük bir yozlaşma olur.

4: Sürdürülebilirlik:


Demokrasinizi geliştirebilir, üretebilirsiniz, güçlü bir sosyal devlet olabilirsiniz ama trenin gerisinde kalmamalısınız. İktidar sahibi dünyadaki gelişmeleri bilmiyor. Çünkü devlette liyakatı çökerttiler. Bu değişimleri nasıl sürdüreceksiniz? Dünyadaki değişimleri yakından izleyerek ve sürekli kendinizi yenileyerek. Bunları yapamazsanız başarı elde edemezsiniz.

SORUN YARATAN SORUNU ÇÖZEMEZ


CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Güzel bir Türkiye’yi, yaşanabilir bir Türkiye’yi birlikte inşa etmek zorundayız” dedi ve şöyle devam etti: “Krizden nasıl çıkarsınız? Aklınızla, mantığınızla çıkacaksınız. Mevcut iktidar Türkiye’yi krizden çıkaramaz. Bizim kendi ülkemize sorumluluğumuz var. Yolu gösteriyoruz ama onlar başka yerdeler. Yetkiyi ve gücü tek kişiye verirseniz sorunları çözemezsiniz. Var olan iktidar sorunların parçasıdır. Sorun yaratan sorunu çözemez. Sorunların çözümünü biliyoruz. Asla ve asla umutsuz değiliz. Bu ülkenin birikimi var, ülkenin hukuku var, binlerce yargıç var. Türkiye’nin bunu aşma gücü vardır.”

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Defalarca hukukun üstünlüğünü sağlayın dedik. Teyze oğlu bir yere, damat bir yere... Bunların hiçbirisi doğru değildir” diye konuştu.