Antalya'nın merkez ilçelerinde üzerinde sözde Kürdistan haritasının bulunduğu "Bu bir halk ayaklanmasıdır" başlıklı broşürler dağıtılmaya başlandı.

HDP tarafından hazırlandığı izlenimi verilen ve CHP, İYİ Parti, Saadet logolarının da bulunduğu broşürde, "Cumhur ittifakının adaylarına oy verilmemesi" isteniyor. Söz konusu broşürler evlerin kapılarına ve araç sileceklerine bırakılıyor.

Broşürler araçların camlarına ve kapıların önlerine bırakılıyor.


Konuyla ilgili HDP Antalya İl Başkanlığı "Bizim haberimiz yok" derken CHP'den ise "Bu kirli ve kara bir propaganda" tepkisi geldi.

Konuyla ilgili Sözcü'ye konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel "Kaybedeceğini görenler kara propagandaya yöneldiler biz sadece İYİ Parti ile ittifak yapıyoruz. Fakat bütün vatandaşlarımızın oyuna talibiz. Bu tür aslı astarı olmayan broşürlerle halkımızı aldatılmak, kafalarını karıştırmak istiyorlar. HDP'liler de böyle bir bildiriden haberlerinin olmadığını söyledi. Tamamen kara propaganda" dedi.

ÖZTRAK: PARTİMİZİN UZAKTAN YAKINDAN İLGİSİ YOKTUR

CHP Sözcüsü Faik Öztrak da gündeme ilişkin düzenlediği basın toplantısında Antalya'daki broşürlere değindi. Öztrak "Kurdukları kumpas ellerine yüzleri bulaştı. Seçimi kazandığımızı gördüler ondan sonrasını konuşmaya başladılar. Milletimiz buna da itibar etmedi. Son olarak 'bu bir halk ayaklanmasıdır' bildirilerinin basıldığı ve partimizin logosunun da bu bildiriye basıldığını öğrendik. Bununla partimizin uzaktan yakından ilgisi yoktur." diye konuştu.

İL BAŞKANLARINDAN DA TEPKİ GELDİ

Antalya'daki broşür olayına CHP, İYİ Parti ve Saadet'in il başkanlarından da sert tepki geldi.

İYİ Parti Antalya İl Başkanı Ahmet Kumbul


“SON HAFTADA ZATEN BİR ŞEYLER BEKLİYORDUM”

Konuyla ilgili Sözcü'ye konuşan İYİ Parti İl Başkanı Ahmet Aydın, “Bunun provokasyon olduğu belli. Bu son haftada zaten bir şeyler bekliyordum. Ben bir defa eksi Ülkü Ocakları başkanıyım. Mızrak çuvala sığmadığı için bizi karalamaya çalışıyorlar. Menderes Türel’in bir videosu var. Orada şunu söylüyor; ‘Bu ittifakımızı HDP, AKP ve MHP ile yaptık’ diyor. Video kayıtları ortadadır. Kürt vatandaşlar bize oy verince ‘PKK’lı, HDP’li’, AKP’ye oy verince ‘Sevgili Kürt kardeşlerim’ oluyor. Kaldı ki; AKP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım’ın, İstanbul’da da sözleri var; ‘HDP’nin oyuna talibim’ diye. Artık sorun ekonomik olduğu için, ne kadar karalama yaparlarsa yapsınlar, millet bu yalanlara kanmıyor. Hiçbir karalama mutfaktaki yangını söndürmüyor. Biz Kürt-Türk ayrımı yapmıyoruz. Hepimiz kardeşiz tüm vatandaşlardan oy bekliyoruz.” dedi.

“GEÇEN SEÇİMLERDE DE AYNI PROVOKASYON YAPILDI”

CHP Antalya İl Başkanı Ahmet Kumbul ise geçen seçim döneminde aynı provakasyonun CHP Adayı Mustafa Akaydın için yapıldığını hatırlattı. Aynı provakasyonun devam ettiğine dikkat çeken Kumbul, “Ben HDP’nin kendi internet sayfasında yaptığı açıklamayı gördüm. ‘Bizimle hiçbir alakası yoktur. Provokasyon için yapılmıştır’ diye yazıyor. Korkunun ecele faydası yok. Seçimi kazanacağız. Bu yüzden panik havasındalar. Bu yüzdende her türlü yola başvuruyorlar. İllerde, ilçelerde bu tür provakasyonlar yapıyorlar. Ama halk her şeyi görüyor. Bu ittifak genel seçimlerdeki ittifakın devamıdır. Bizim başka kimseyle ittifakımız yoktur. Ne yaparlarsa yapsınlar, halk onların söyledikleri bakmıyor artık. O algıyı yaratma özelliklerini de kaybettiler artık. Halk artık ne yaşıyorsa onu biliyor, ona göre hareket ediyor.” diye konuştu.

Saadet Partili Antalya İl Başkanı Ramazan Düzen "Suç duyurusunda bulunacağız" dedi.


“TARİH BÖYLE BİR ŞEREFSİZLİĞİ GÖRMEDİ.... SAVCILIĞI SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDUK”

Saadet Partisi Antalya İl Başkanı Ramazan Düzen ise yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; “Böyle bir şeyi asla kabul etmiyoruz. Biz hiçbir ittifakın içinde olmadığımızı seçimin başladığı andan itibaren kamuoyuna deklare ettik. Şu anda savcılığı suç duyurusunda bulunduk. Bu alçak çalışmaya karşı, net bir şekilde tavrımızı koyuyoruz. Kimin yaptığını bilmediğimiz için adres verme şansımız yok. Çukurun bile izzeti şerefi vardır. Tarih böyle şerefsizlik az görür ya da bir daha görmez. Böyle bir şey nasıl yapılabilir anlamış değiliz. En şiddetli bir şekilde telkin ediyoruz. Hukuku mücadelemizi şu anda başlatmış durumdayız. Antalyamızda büyükşehir ve 19 ilçede olma üzeri 20 bölgesinde, Türkiye’de 1389 seçim bölgesinin tamamında tek başına kendi adaylarıyla, kendi logosuyla, her hangi bir ittifakın içinde olmadan seçime giren tek partiyiz. Bir seçime giriyoruz. Bir savaşa değil. Bunu kimin yaptığını bilmiyoruz. Ama öğrenmek için bütün hukuki mücadelemizi veriyoruz. Tüm teşkilatlarımız ayaktadır. Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunuyoruz.”