Haziran ayında başlayacak seferleri yapacak şirketin yönetim kurulu başkanı Bülent İpek, "Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras'ın ortaya koydukları irade, bu tarihi adımın atılmasının dönüm noktalarından biri oldu. Bu hat, iki ülke arasındaki ticari ve insani ilişkileri geliştirme potansiyeli taşıyor. Ve biz bu hattı ülkemiz ve Avrupa ile arasındaki bir köprü olarak görüyoruz" dedi.
Türkiye ve Yunanistan arasındaki siyasi adımların atılmasının ardından İstanbul merkezli bir Türk firması, gerekli girişimi yapıp hazırlıklarını da tamamladı. Planlamaya göre, firma 2 Haziran tarihinden itibaren hem Türkiye hem de Yunanistan için tarihi bir özellik de taşıyan arabalı vapur seferlerine başlayacak. Seferler için ise merkez olarak iki ülkenin en yakın olduğu güzergah, turizm cenneti Çeşme ilçesi ile Atina'nın Lavrion Limanı seçildi. Seferler, bölgeye kazandıracağı ekonomik getirinin yanı sıra gurbetçiler başta olmak üzere turistler için de önemli kolaylıklar sağlayacak. Türkiye'yi tatil programlarına alan turistler için zamanın yanı sıra ulaşım ve ekonomik yönden de büyük avantajlar getirecek seferlerle, yurt içi karayolu güzergahındaki yoğunluk azalacak, sınır kapılarındaki uzun araç kuyruklarının azalması sağlanacak.

SEFERLER HER GÜN KARŞILIKLI OLACAK

Şirketin planlamasına göre seferler, Çeşme ve Atina arasında her gün tek sefer olarak yapılacak. Feribotta, yolcuların yanı sıra TIR'ların da taşınacağını, bunun da ticari ve ekonomik açıdan getirisi olacağını belirten şirketin yönetim kurulu başkanı Bülent İpek, "Bu hattın açılması için uzun yıllardır önemli bir mücadele veriliyordu. Her seferinde çok istenmesine rağmen bu sağlanamadı. Ancak Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras'ın ortaya koydukları irade, bu tarihi adımın atılmasının dönüm noktalarından biri oldu. Seferlerin başlamasıyla iki ülke arasındaki yolculuk 7 saat olacak. Seferler sayesinde, gurbetçilerimiz başta olmak üzere turistlerin, Avrupa'ya kendi araçlarıyla seyahat edebilecek olması önemli bir kolaylık getirecek. Tüm bunların yanında İstanbul trafiğinde yoğunluğa neden olan, yakıt tüketimi ile çevre kirliliğine neden olan TIR'ların İzmir üzerinden Avrupa'ya gitmesiyle, şirketlerin maliyetleri düşecek. Ayrıca seferler, iki ülke arasındaki ticari ve insani ilişkileri geliştirme potansiyeli taşıyor. Ve biz bu hattı ülkemiz ile Avrupa arasındaki bir köprü olarak görüyoruz" dedi.