CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında parti genel merkezinde toplandı. Toplantı sırasında CHP'li Faik Öztrak basın toplantısı düzenledi.

TRUMP'IN MEKTUBU

Öztrak, ABD Başkanı Donald Trump tarafından Cumhurbaşkanı Erdoğan'a gönderilen mektubun, diplomatik sürece uymadığını bildirdi. Bu süreci hep birlikte yaşadıklarını kaydeden Öztrak, "ABD Başkanı Trump´ın, Türkiye Cumhuriyeti'ne yönelik küstah tehditler ve hakaretler savurduğu kağıt parçası, Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan AK Parti Genel Başkanı tarafından sineye çekildi. Erdoğan'ın kendi ifadesiyle, Trump ile olan karşılıklı sevgi ve saygısı bu hakaretleri sürekli gündemde tutmaya müsaade etmiyormuş, zamanı geldiğinde cevap verilecekmiş. O zaman ne zaman? Kendi Sözcüsü de, 'Barış Pınarı Harekâtı ile biz bu mektuba cevap verdik' diyor. Kim doğruyu söylüyor, onu da anlayamıyoruz" dedi.

"SARAY'IN ODALARINI TERÖRİSTLERLE GÖRÜŞME İÇİN AÇMIŞTIR" 

Öztrak, "Yabancı basın Erdoğan ile Pence arasındaki görüşme devam ederken ABD'li yetkililerin YPG ile görüştüğünü yazdı. Saray'da jammerlar vardır herhalde. Anlaşılıyor ki bu görüşme için Saray'da bir telefon tahsis edilmiştir. FETÖ örgütüne devletin kozmik odalarını açanlar Saray'ın odalarını, telefonlarını teröristlerle görüşme için açmıştır" diye konuştu.

Öztrak, ABD Mahkemesi'nin Halkbank dosyasını yeniden masaya koyduğunu, dosyada bu sefer doğrudan Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın adının da geçtiğini öne sürdü.

TRUMP VE PUTİN

Öztrak, yaşananlar nedeniyle insanların can ve mal güvenliğinin sağlanabileceğine güvenemediklerini belirterek, "Bunların söyledikleri ve yaptıkları birbirini tutmuyor. 2015 yılının Kasım ayına kadar ABD ile iş tuttular, 2016 yılının Ağustos ayından bu yana da Rusya ile iş tutmaya çalışıyorlar. Bu arada herkese 'ey' diye bağırıyorlar ama iki kişi hariç; Trump ve Putin. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu ikisine duyduğu sevgi çok derin. Nitekim Erdoğan yine Putin'in yanına gidiyor. Yine işler yolunda giderse çok sevdiği Trump'la Kasım ayında Washington'da görüşecek" dedi.

Öztrak, Haydarpaşa ve Sirkeci garlarına ait depoların kiralanmasına yönelik ihalede, İstanbul Büyükşehir Belediyesi şirketlerinin oluşturduğu konsorsiyumun elenmesini eleştirerek,  "Haydarpaşa ve Sirkeci garları tarihimiz ve kültürümüzdür. Dolayısıyla bu tarihi ve simgesel eserlerimiz halkın yararına kullanılmak zorundadır" diye konuştu.

"KAYINPEDER İSTİYOR DAMAT VERİYOR"

Öztrak sözlerine şöyle devam etti;

"Bütçe yapma hakkı diye bir şey kalmadı, kayınpeder istiyor damat milletin kasasından veriyor. Sarayın bütçesinde vatandaş yok yandaş var Ne diyelim Allah akıl fikir versin. Cumhuriyet'in kurduğu kamu kurum ve kuruluşlarını üretim tesislerini sattılar. Kalan ne varsa toptan halletmek için varlık fonunda topladılar.

Şimdi Türk Hava Yolları'ndan kamu bankalarına PTT'den Eti Maden'e kadar kamunun varlıklarını borç karşılığı veriyorlar. Bu borçlarla yok İstanbul Finans Merkezi yok şu bu diyerek kendi yandaş müteahhitlerini kurtarıyorlar. Ondan sonra da 50 milyon dolar bahanesiyle tank palet fabrikasını Katar ordusuna peşkeş çekiyorlar."

'İZİN VERMEMEK LAZIM'

Öztrak, ABD ile varılan mutabakat sonrası YPG'lilerin çekilmediğine dair duyumlar ve operasyonun devam edebileceği sinyaline ilişkin soru üzerine "Açıkçası biz de izliyoruz. Ne olacak hep beraber göreceğiz ama şunu açıkça söyleyeyim; bu ülkenin Güneydoğu sınırının terör örgütlerinin cirit attığı bir alan olmasına hiçbir şekilde izin vermemek lazım. Alınacak önlemlerle Suriye'de güven ortamı sağlandıktan sonra ülkemizde bulunan Suriyelilerin bir an önce ülkelerine dönmelerini sağlamak lazım" diye konuştu.