Lansmanda, Birleşmiş Milletler Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadının Güçlendirilmesi (UN Women) tarafından Türkiye'nin pilot ülke olarak belirlendiği belirtildi. Programda, reklamların kalıp cinsiyet yargılarından arınmasının gerekliliğine değinildi ve reklamlarda sadece kadınlara atfedilen rollere bakılmadığı, erkek stereotiplere yönelik farkındalık yaratmanın da toplumsal cinsiyet eşitliği açısından önemli olduğu kaydedildi.
KADINLAR REKLAMLARDA BİR KALIBA SOKULUYOR, TEK TİPLEŞTİRİLİYOR
Birleşmiş Milletler'in yapmış olduğu cinsiyetçi tavırlar araştırmasında, dünyada da kötüye gidiş olduğu öğrenildi. Reklamlarda kadının ötekileştirildiği, tek tipleştirildiği ya da bir kalıbın içine sokulmaya çalışılmasının herkes üzerinde negatif bir algı yarattığına yer verildi. Araştırmaya göre, Türkiye'de reklamların sadece yüzde 3'ünde kadın ilham veren veya liderlik pozisyonlarında resmediliyor. Reklamların çoğunda kadına bir arzu nesnesi olarak yer veriliyor, kadın metalaştırılıyor ve mükemmel bir beden arayışına itildiği görülüyor.
Ahmet Pura"BU KALIPLARIN YIKILMASINDA MEDYAYA DA BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR"
Toplantıda konuşan Reklamverenler Derneği Başkanı Ahmet Pura, projeyi büyük bir tutku ile sahiplendiklerini belirterek, projenin çıkış sürecini paylaştı. Pura, Türkiye'de son 10 yıldaki reklamları izlediklerini belirterek, “Reklamlarda yüzde 65 erkek yüzde 35'de kadınların temsil edildiğini gördük. Dış seslerin de yüzde 89'u erkekti ve biz bu sorunun cevabını irdeleyince aklımıza bu proje geldi. Kadın temsiliyetinin şirketlerde giderek arttığını görüyoruz. Sadece 2019 yılında kadınların ana karakter olarak yüzde 49'a yükseldiğini gördük. Erkek dış sesin oranı da yüzde 75'e düştü. İşte bu veriler bize cesaret verdi. Bu kalıpların yıkılmasında medyaya da büyük görev düşüyor, cinsiyetçiliğin önüne eğitim ile geçileceğine inanıyorum” dedi.
Alia El-Yassir"TÜM ÇOCUKLAR İÇİN EŞİT BİR DÜNYA DÜŞLÜYORUZ"
Lansmanda konuşan UN Women Avrupa ve Orta Asya Bölge Direktörü Alia El-Yassir, reklamlardaki kalıp yargıların geçmişte kaldığını belirterek, “Bizler tüm kız ve erkek çocukları için eşit hakların olduğu bir dünya düşlüyoruz. Türkiye'de uzun zamandır sosyal anlamda değişim için tutkulu bir istek var ve bunda kadının güçlenmesinin de büyük bir payı olduğunu düşünüyorum. Ne yazık ki cinsiyete dayalı kalıplar ve önyargılar hayatın her alanında var ve bu da bizim yaşantımıza sızıp düşüncelerimizi etkiliyor. Bu kısır döngü de yeni kalıp yargıları beraberinde getiriyor. Bizim bu kalıpları yıkmamız lazım” diye konuştu.
"KADINLAR CİNSİYETÇİ İFADELERDEN RAHATSIZ"
RVD Başkan Yardımcısı Ayşen Akalın, 2030 yılından sonra eşitsizliğin konuşulmayacağı bir yıl istediklerini belirterek, “Bu hedefimize ulaşmamıza 10 yıl kaldı ve çok çalışmamız gerekiyor. Dünyayı değiştiren tek şey kalıp yargıları aşabilmek. İnsanlar artık inandıkları şeyleri televizyonlarda görmek istiyor. Kadınların yarısı reklamlardaki cinsiyetçi ifadelerin kendilerini incittiğini söylüyor” dedi. UN Women Türkiye Programlar Müdürü Zeliha Ünaldı da, cinsiyetçiliğin yapısal olarak yerleştiğini ve bunu yıkabilmek için mücadele edeceklerini kaydetti.
"İNSAN DAVRANIŞLARINI DEĞİŞTİREBİLMEK REKLAM SEKTÖRÜNÜN İŞİ"Programın kapanış konuşmasını da UN Women Türkiye Ülke Direktörü Asya Varbanova gerçekleştirdi. Varbanova, cinsiyet eşitsizliğinin yüzde 100 önüne geçen ülke olmadığını belirterek, “Kadınlar artık şiddete maruz kalmadıkları ve güvenle yürüyebilecekleri bir dünya istiyor bunu da ancak reklamlar ile sağlayabiliriz. Bir ülkenin kanunlarını değiştirmek davranışlarını değiştirmek anlamına gelmiyor, insan davranışlarını değiştirebilmek de reklam sektörünün işidir” ifadelerini kullandı.
İŞTE DESTEKLEYEN FİRMALAR
Programın sonunda, projeye destek veren Avon, Coca-Cola Colgate-Palmolive, Eczacıbaşı Holding, Eti Gıda, Johnson&Johnson, Kantar Media, Koç Holding, P&G, Publicis Groupé, Unilever, Vodafone, WPP firmalarının temsilcileri ile imza töreni düzenlendi. İsmi geçen firmaların reklamlarında kadınlara daha çok yer verilecek, böylece cinsiyetçiliğin önüne geçilmesi hedefleniyor.
