Erdoğan, Kızılcahamam Eliz Otel'de düzenlenen AKP 28. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nın kapanış konuşmasında, Türkiye'nin kritik virajları geride bırakarak potansiyellerini yeniden hayata geçirebileceği bir iklime girdiğini söyledi.

"Elbet önümüzdeki aylarda da rahat bırakmayacaklar, bunu da biliyoruz." diyen Erdoğan, "Güvenlik siyasetiyle ekonomik ilişkilerin kasıtlı olarak birbiriyle çatıştırıldığı bir dönemden geçiyoruz. Ancak son 6 yıldır, özellikle 24 Haziran seçimlerinden bu yana yaşadıklarımız, bize saldırılarla nasıl mücadele edeceğimizi de göstermiştir. İnşallah bundan sonra her şey daha da kolay olacaktır." ifadelerini kullandı.

Bütün vatandaşlara, yatırımcılara ve iş dünyası temsilcilerine bir ricada bulunmak istediğini söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Onları Corç, Hans buralara getirmedi, onları bu millet buralara getirdi. Şu anda bu ülkeyi biz yönetiyoruz. Biz bu ülkede yatırımcımızın, girişimcimizin karşısında değiliz ama bu milletin karşısında olanlar da bilsinler ki onlar da bizi karşılarında bulurlar. Her türlü desteği veren biziz, ülkemizde teşvik bölgelerini onların emrine veren biziz. 6 ayrı bölgede her türlü desteği bugüne kadar verdik, veriyoruz, bundan sonra da vereceğiz ama kalkıp da fırsatçılığa girişirlerse orada kusura bakmasınlar. Biz milletimizin yanında yer almaya mecburuz. Gelin kararlarımızı başkalarının bizimle ilgili niyetlerine göre değil, kendi hedeflerimize, kendi ihtiyaçlarımıza, kendi çıkarlarımıza göre verelim. (Filanca yabancı finans kurumu şöyle diyormuş, filanca devlet ülkemize şaşı bakıyormuş, filanca kesim saçma sapan yollara tevessül ediyormuş) Bunların hiçbirinin zerre kadar kıymeti yoktur. Asıl olan ülke ve millet olarak bizim ne istediğimiz ne yaptığımız, nereye varmak istediğimizdir. Türkiye her alanda olduğu gibi ekonomide de öyle bir ülkedir ki, buz dağı gibi görünmeyen kısmı, görünen kısmından çok daha büyüktür."

BİRLİK VE BERABERLİK VURGUSU


Türkiye'nin potansiyelinin kullandığından kat be kat fazla olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Şayet biz vatandaşıyla iş dünyasıyla devletiyle birlik beraberlik içerisinde olursak karşımızda duracak hiçbir güç yoktur. Bir kutu kibritin içindeki çöpleri tek tek kolayca kırabilirsiniz ama kırkını birden kırmaya kalkarsanız başaramazsınız. Biz de işte böyle olmalıyız, hep birlikte hangi hedefe yönelirsek yönelelim, başarmama ihtimalimiz yoktur. Yatırımı artırmaya, üretimi çoğaltmaya, ihracatı katlamaya, istihdamı yükseltmeye mi ihtiyacımız var? Hep birlikte buna yüklenirsek yıl bitmeden işi bitiririz." diye konuştu.

Yıl sonuna kadar 2,5 milyon istihdam sağlanacağı açıklamasını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bize verilen sözler yerine getirilirse biz bu 2,5 milyon istihdamı sağlamış oluruz. Terör belasını tamamen ortadan kaldırmaya, Irak ve Suriye'de ülkemize kurulan tuzakları, bölgemizde oynanan oyunları bozmaya mı ihtiyacımız var? 82 milyon hep birlikte hareket edersek bu meseleyi de kısa sürede çözebiliriz. Birileri ısrarla 2023 hedeflerimizi bir hayal, bir serap gibi göstermeye çalışıyor. Halbuki biz hep birlikte bu hedeflere inanıp çalışırsak 2023'te çok daha ötesine geçmemiz mümkündür. Geçmişte bunu başardık, yine başarırız. Cumhur İttifakı'nın lokomotifi olduğu Türkiye ortak paydasını ne kadar büyütürsek bu başarıya o kadar çabuk ulaşırız. Seçimlerde AK Parti ve Cumhur İttifakı'na oy vererek Türkiye'nin beka davasına, istiklaline ve istikbaline sahip çıkan her vatandaşımıza tekrar tekrar şükranlarımı sunuyorum."

"CHP YÖNETİMİ BAŞKADIR, CHP'YE OY VEREN VATANDAŞLARIMIZ BAŞKADIR"


Diğer partilere, diğer ittifaklara oy veren vatandaşlarla ilgili asla bir kırgınlık ve kızgınlığın söz konusu olmadığına vurgulayan Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Biz bu vatandaşlarımıza ne için ulaşamadığımızın ne için kendimizi anlatamadığımızın, ne için gönüllerine giremediğimizin, ne için desteklerini alamadığımızın muhasebesini kendi içimizde yapmakla mükellefiz. CHP yönetimi başkadır, CHP'ye oy veren vatandaşlarımız başkadır. Bunu birbirinden ayıralım. Mesela dün bir CHP yöneticisi çıkıp bizim şehit cenazelerine katılım konusunda hassasiyet gösterilmesiyle ilgili sözlerimize karşı tam da anlatmaya çalıştığımız, çarpık zihniyetinden bir kez daha ortaya sermiştir, zihniyet bozuk. Biz, 82 milyon olarak birlik beraberlik içinde hareket etmemiz gerektiğini söylüyoruz, CHP kafası bunu ayrıştırma, gerginliği ve kutuplaştırmayı arttırma çabası diye anlıyor.

Biz, terör örgütünün güdümündeki partiyle birlik olursanız şehitlerimizin kemiklerini sızlatırsınız diyoruz. Onlar, hadiseyi meşrulaştırmaya çalıştığımızı iddia ediyor. Biz saldırıyı açık bir dille kınadık. Biz, şehit yakınlarının ve koskoca bir ilçe halkının taciz edilmesine, tariz edilmesine, terörist ithamına ve hakarete maruz kalmasına karşı çıkıyoruz. Çubuk'taki o vatandaşlar zaten yaralı, onları provoke edeceksin, kalkacaksın Ardahan'daki yolculukta teröristlerin saldırısına uğramışsın, onlarla eş duruma getireceksin. Buna benim Çubuk'taki vatandaşım tahammül eder mi? Orada sana saldıranlar, kol kola gezdiklerin sana saldırdı. Başkası saldırmadı."

AA