Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:

Bugün tarihi bir temel atma törenini icra ediyoruz. Engeller ve provokasyonlarla dolu bir sürecin ardından bir hayali daha gerçekleştiriyoruz. Tersane İstanbul projesi, İstanbul'u çok farklı alana taşıyacak bir projedir.

Bu projeyi yap-işlet-devret modeliyle hayata geçireceğiz. Türkiye'nin en önemli 3 müzesi de burada inşa edilecek. Kadın müzesi de aynı şekilde inşa edilecek. Zira ülkemiz bu yönde çok zayıf. İlk defa bir kadın müzesini burada inşa edeceğiz.

Bir diğeri de Türk-İslam müzesi de inşa edilecek. Kültür hayatına böylece katkıda bulunmuş olacağız. Bunun yanında da elbette tiyatro, sinema, sergi alanları ve otoparklar olacak.

Erdoğan temel atma törenin açılış konuşmasını yaptı. Foto: AA


Ayrıca yine proje için de Türkiye'nin çok önemli üç tane müzesi burada inşa edilecek.

İlk defa bir Kadın Müzesi'ni burada inşa etmiş olacağız. Bir üçüncü müze de yine Türk İslam Eserleri Müzesi olarak inşa edilecek. 5700 araç kapasiteli kapalı otopark yer alıyor.

Buranın ihalesini 6 yıl önce yaptık. Temennimiz bu projeyi 4 yıl içinde bitirip milletimizin hizmetine sunmaktı. Ancak başını CHP'nin çektiği aynı zihniyete mensup odalarının da destek verdiği engellemeleri sonucu projeyi uzun yıllar fiilen başlatamadık.

CHP İstanbul'a ve diğer illerimize kazandırdığımız her yatırıma olduğu gibi, bu projede de soluğu mahkemede aldı. Aynı şeyi AKM'de de yaptılar, Harbiye Kongre Merkezi'nde de yaptılar.

Yalan yanlış bilgilerle o günden bugüne kadar projeye mani olmak istediler. Gezi olaylarında İstanbul'un duvarlarını kirletenler sanki kendi yandaşları değilmiş gibi bize tarih ve medeniyet dersi vermeye kalktılar. İşte şu anda bulunduğumuz mekan, İstanbul'un fethinde kadırgaların indiği mekandır.

Konuşmanın ardından Erdoğan ve beraberindekiler temel atma işlemini gerçekleştirdi. Foto: AA


6 senede bu projede kaybettirdiler. Aynısını AKM'de yaptılar. Ama isteseler de istemeseler de işte Atatürk Kültür Merkezi'nin temelini attık. Şimdi de buranın temelini atıyoruz. Böyle bir zaman kaybıyla da olsa projenin bu aşamaya gelmesini son derece önemli görüyorum.

Açıkçası bugünkü şu manzara esaslı bir derstir. Bugün hep birlikte şahitlik ettiğimiz şu tablo, Türkiye'de eser siyasetinin zaferidir. Atatürk Kültür Merkezi'ni inşallah biz açılışını yaptığımızda, bunlara biz niye geldiniz demeyeceğiz, hoş geldiniz diyeceğiz.

Aynı şekilde Harbiye Kongre Merkezi'nde tiyatro merkezini çok daha büyük yaptık. Biz orada niye geldiniz demedik ki, hoş geldiniz dedik. Niye? Bizde dağıtmak yok, bizde toparlamak var.

 

Herkesin ufku denizi kadardır. Bunlar engellemekten, yıkmaktan, yakmaktan, yasaklamaktan başka bir şey bilmiyor. Bırakın asırlık, çeyrek asırlık proje üretmeyi yarına dair inanın hiçbir tasavvurları yok.

1994'ten önce burayı ziyaret eden kardeşlerim Haliç'in eski halini gayet iyi hatırlıyor. Haliç'i bataklık olarak teslim almıştık. Çünkü hayatım benim Haliç'in kenarlarında geçti. Burada üç tane gemi hacizliydi. Birbirlerine bağlıydı ve biz o gemilerin arasından sandalla Kasımpaşa'dan Fener'e gelirdik. Zira benim okulum Fener'in üstündeydi. Kasımpaşa'dan gider gelirdik. Haliç'te su derinliği 50 cm'nin altına düştüğü için kayık dahi yüzdürülemez hale gelmişti. Suni adacıklar ortaya çıkmıştı. Kötü koku sebebiyle geçmek mümkün değildi.

Hele Sütlüce… Sütlüce Mezbahanesi, orada kesimler yapılıyor, sakatat işlemi yapılıyordu. İşte şimdi Haliç Kongre Merkezi olarak inşa ettiğimiz yer maalesef öyleydi. Biz sakatatçılardan aldık bu hale getirdik. Pek çok kişi Haliç'ten ümit kesilmişti. "Biz Haliç'i kurtaracağız, burayı tekrar Altın Boynuz haline getireceğiz" dedik ve kolları sıvadık. Haliç'e atık su girişini önledik,

Haliç'in eski hali neyse İzmir Körfezi de o. Bunun için diyoruz ki, belediyecilik AK Parti'nin işidir. İzmir'i alalım pırıl pırıl hale getirelim istiyoruz. Şayet biz muhalefete göre politikaları belirleseydik hala Haliç pis kokulara, kirliliğe mahkum olurdu. Şimdi Boğaz'ın üzerinde üç katlı bir tüneli de yapacağız, onu da halledeceğiz.

Evlatlarımıza daha huzurlu, daha yeşil, daha temiz bir İstanbul ve Türkiye bırakmak için gece gündüz koşturuyoruz. Haliç'i tekrar İstanbul'un incisi yaptık. İnşallah burayı bir üst lige çıkaracağız. Haliç bölgesinde kuş parkı, doğa parkı yapacağız. 7 kilometrelik Haliç kıyısında yeni bir düzenleme planlıyoruz. Yeşil alanlar, teknopark ve 7,5 km'lik bisiklet yolu kazandırmayı hedefliyoruz.