Nuray Karaoğlu, 1930'da başlayan Türk kadınının seçme ve seçilme hakkının üzerinden 81 yıl geçmesine rağmen gelinen noktada kadın temsil açısından durumun pek de iç açıcı olmadığını söyledi. Partilerin 31 Mart seçimleri için adaylarını açıkladığını aktaran Karaoğlu, aldıkları bilgilere göre AKP'nin 1297 adayından 24'ünün, CHP tüzüğünde yüzde 33 cinsiyet kotası olmasına rağmen açıkladığı 842 adaydan 44'ünün, MHP'nin 750 adayından 14'ünün, İYİ Parti'nin 122 adayından 5'inin, Saadet Partisi’nin ise 261 adayından yalnızca 2'sinin kadın olduğunu söyledi. DSP'nin kadın adaylarının yüzde 30 civarında olduğu bilgisine ulaştıklarını aktaran Karaoğlu, "Toplumun yarısını kadınların oluşturduğu ülkemizdeki ortalama popülasyon bu şekilde, bu temsil oranları kadınların yok sayıldığının bir göstergesi. Genel seçimlerde de böyle oldu, büyük bir yenilgiydi. 31 Mart'ta yerel seçimlere gidiyoruz, bu yenilgi devam ediyor" dedi.

'KADIN TEMSİL SAYILARI AZ'

Şu anda belediye meclis üyelikleri adaylarının belirlendiğini ancak Yüksek Seçim Kurulu’ndan net rakamları alamadıkları için bu verileri açıklamak istemediğine vurgu yapan Karaoğlu, "Ama resmi olmayan verilere baktığımızda yine kadın temsil sayılarının az olduğunu görüyoruz. Listelere yerleştirilen kadınlar, 16’ncı, 17’nci sıralardan başlayarak yerleştiriliyor. Bakıldığında kadın var mı var ama seçilebilecek sıralarda mı hayır" diye konuştu..

'KADINLAR ERKEKLERİ SEÇTİRİYOR'

Karaoğlu, birçok kadının telefon açarak, hangi partiden adaylaştırıldığını, hangi partide liste dışı kaldığını izah ettiklerini ifade ederek, Kılıçdaroğlu'nun "Kadın adaylar erkek adayları öneriyor" sözlerini hatırlattı. Karaoğlu, "Sayın Kılıçdaroğlu’nun söylediği bu söz tamamen erkek egemen bir zihniyetin ifadesi. Kadınlar gerçekten siyasette olmak için büyük uğraşlar veriyorlar. Kadınlar ciddi çalışıyorlar ama erkekleri seçtiriyorlar. Tüzüğünde cinsiyet kotasına yer vermiş bir partinin lideri olarak Kılıçdaroğlu’nun bir lider aksiyonu alması gerekli, 'ben yüzde 33 kotasına uyulmasını istiyorum' deyip, partisinin ilgili organlarına iletmesi gerekir. Partisinin kadın kolları da aksiyon almalı" diye konuştu.

'BAZI İLLERDE SEÇİLEN KADIN ADAYLAR İSTİFA ETTİRİLİYOR'

Marmara Bölgesi'nin tek kadın Belediye Başkanı olan Handan Toprak’ın bu dönem listede yer almadığını hatırlatan Karaoğlu, "Bazı şehirlerde belediye başkan adaylarının seçilememesi, yerine erkeklerin tercih edilmesi hatta bazı illerde seçilen kadınların istifa ettirilmesi gibi olayların olduğunu hepimiz biliyoruz. Kanunlarda istediği kadar 'kadın, erkek eşittir' densin 'hakları eşittir' densin ama bu uygulanmazsa hayata yansımasını da göremeyiz. Kadınlar ve erkekler yan yana gelerek artık bu çağdışı kalmış konuyu çözmesi gerek. Kuzey Avrupa ülkelerinde kadın temsil oranları hem belediye başkanlıklarında hem de parlamentoda oldukça yüksek. Sadece Kuzey Avrupa’da değil bugün Küba’da, Ruanda’da kadın temsil oranlarının yüzde 58’ler, yüzde 61’lerde olduğunu görüyoruz. Türkiye'de parlamentoda kadın temsil oranı yüzde 17,45'lerde" diye konuştu.

'BU ORANLAR ÇAĞ DIŞI'

Bir önceki seçimde belediye başkanlıklarında kadın temsiliyetinin yüzde 2,86 olduğunu ifade eden Karaoğlu, "Bu oranlar çağdışı, ilkel, kadına değer vermeyen, tamamen erkek zihniyeti ile oyunun kurallarının belirlendiği bir alanda kadınlar var olma mücadelesini sürdürüyor. Biz KADER olarak şu mesajı veriyoruz; 31 Mart’ta seçime gideceğiz, vakit geç olmadan biz kadınlar artık erkekleri seçtirmeyelim. Kendi görüşümüzü yansıtan kadın adaylara oy verelim" dedi.

'KADIN YOKSA EŞİTLİK YOK KADIN YOKSA ADALET YOK'

"Kadın yoksa adalet yok, kadın yoksa demokrasi yok, kadın yoksa maalesef eşitlik yok" diyen Karaoğlu, şöyle konuştu:"Aslında kadınlar daha çok sayıda siyasi partilere üye olmaya başladılar, yıllara göre baktığımızda bu sayı gittikçe artıyor. Siyasi partilerde egemen olan erkek zihniyeti kadınların ev gezmeleri yaparak, kapıları çalarak kendi partilerini tanıtmalarını ve bu tanıtım sonucunda da erkeklerin seçimleri kazanmalarını sağlamaya yönelik bir irade var. O kapıları erkekler çalıp içeri giremezler ama kadınlar o kapıları çalıp kendi ideolojilerini, partilerin projelerini anlatabiliyorlar. Ama kadınlar şunu fark etmeliler ki yaptıkları bu çalışma yalnızca erkeklerin seçilmesine yönelik. Artık kadınlar çaldıkları o kapılardan kadın adayların desteklenmesine yönelik bir faaliyet düzenlemeleri gerekir."

(DHA)