CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu İstanbul'da düzenlenen Yerel Yönetimler ve Turizm Zirvesi'nin açılışında konuştu.

Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satırbaşları şöyle:

*Ayafosya'yı Sultanahmet'i düşünün. Baktığınız zaman arkasında yüksek beton blokları. Kent estetiği kavramının ne kadar değerli olduğunu anlıyoruz.

*Her kentin meydanları var. Yüzbinlerce insan nerede toplanacak, nerede eğlenecek, nerede miting yapacak? Yüz milyonlar enerjisini nerede boşaltacak? Meydanlarda. Meydanları yasakladığınızda turist neden gelsin?

[caption id="attachment_5518298" align="aligncenter" width="1200"] FOTO:SÖZCÜ İstanbul'da CHP İstanbul İl Başkanlığının ev sahipliğinde düzenlenen programa CHP'li belediye başkanları da katılıyor.[/caption]

*Sadece ülkelerin değil metropollerin de yarıştığı bir 21. yüzyıldayız. Elbette bu yarışma içinde kentlerin kimliği önemlidir. Kentin kirliliklerden arınması lazım. Kente gelen kişi kentin kimliğini bilmeli.

*Çarpık kentleşme varsa kent kimliğini kaybeder. En tipik örneği İstanbul'dur. Bir siyasal anlayış sonradan dönüp bir iç hesaplaşmayla 'Biz ihanet etti, etmeye devam ediyoruz' diyorsa oturup hepimizin düşünmesi lazım.

*Sadece İstanbul'a ihanet midir bu? Yoksa bu Türkiye'nin tarihine de bir ihanet midir? Bunu böyle anlamak gerekiyor.

*Tabela kirliliğinin yaşandığı bir kentle tabela kirliliğinin olmadığı bir metropol düşünün. Başına her an bir tabela düşebilir.

KANAL İSTANBUL AÇIKLAMASI

*İhanet yetmiyormuş gibi şimdi de ihanetin katmerlisi yapılmaya çalışılıyor. Nasıl? İstanbul’a Karadeniz'den bir kanal açacağız. Kanal İstanbul’u yapacağız. Neye göre yapacaksınız? Mühendis diyor mu hayır. Çevreci diyor mu hayır. Herkes hayır diyor ama bir kişi ben yapacağım diyor. İlla ben Karadeniz’i Marmara ile buluşturacağım diyor.

*Neye göre? Hangi akıl, hangi mantık? Hangi fizibilite hangi para. Nasıl yapacak? Ben yapacağım diyor. Yapamazsın kardeşim. Zaten yapamayacaksın. Zaten gideceksin ilk seçimde. Yine buradan açık ve net söylüyorum. Hiç kimse buraya para ayırmaya kalkmasın. Hiç kimse 5 kuruş ayırmaya kalkmasın.

*Ayırdıkları paranın kuruşu dahi verilmeyecektir. İstanbul’a ihanete doymadılar mı ya? Bir tarihe, bir kültüre rant gözüyle bakılabilir mi? Bir tarih bir kültür yok edilebilir mi? Beton ormanına dönüştürülebilir mi? Bir tarihin bir kültürün olduğu yerde ağaç bile bırakmadınız?

*Meydan bırakmadınız. Bırakın tarihi bırakın kültürü onu biz halledelim. Tarihse o görkemli tarihimizi her alanda çıkaralı mi meydana çıkarılım.

*Her alanda dünyaya duyuralım. Tarihimiz var, zenginliğimiz var estetik bilincimiz var kent kimliğimiz var bütün bunları sanatçılarla işin uzmanlarıyla yapalım.

*Bir kişi her şeyi ben en iyi biliyorum diyorsa bilin ki o hiçbir şey bilmiyordur. 21. Y.Y gelişmişlik tanımı da değişti. Tanımı şudur: küçük ayrıntılarda iş bölümüne giden ülke kalkınmış ülkedir.