Daha önce Reuters’a ismini açıklamadan konuşan Türk yetkililer 13 Kasım’da ABD’ye gitmesi planlanan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu ziyaretini iptal edebileceğini öne sürmüştü.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD ziyaretiyle ilgili olarak "Olup olmayacağına dair değerlendirmelerimiz devam etmektedir" dedi. Kalın bu sözleriyle Reuters'a konuşan Türk yetkiliyi doğrulamış oldu.

[old_news_related_template title="Bomba iddia: Erdoğan ABD ziyaretini iptal edebilir" desc="Reuters'a konuşan Türk yetkililer, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD ziyaretini iptal edebileceğini iddia etti. 13 Kasım'da Washington'a giderek ABD Başkanı Trump ile görüşmesi beklenen Erdoğan'ın Temsilciler Meclisi'nden geçen Türkiye karşıtı tasarılar ve Trump'ın diplomasi sınırlarını aşan mektubuna tepki olarak bu ziyaretini iptal edebileceği iddia edildi." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2019/11/04/iecrop/erdoga-epa_16_9_1534236573-880x495_16_9_1572871840.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2019/dunya/son-dakika-bomba-iddia-erdogan-abd-ziyaretini-iptal-edebilir-5429979/"]

Erdoğan'ın ABD ziyareti öncesinde, Amerikan Temsilcisler Meclisi'nden geçen Ermeni soykırımı iddiaları ve Türkiye'ye Barış Pınarı Harekâtı nedeniyle uygulanmak istenen yaptırımlar, iki ülke arasındaki tansiyonun yükselmesine neden olmuştu.

ARINÇ AÇIKLAMASI

Bir gazetecinin, "Sayın Bülent Arınç'ın birkaç gündür yaptığı açıklamalar gündemde. Özellikle 15 Temmuz darbe girişiminden sonra KHK ile görevden atılanlar ve ayrılmak zorunda bırakılanlar için 'KHK bir faciadır' açıklamasında bulundu. Muhalefetten 'FETÖ propagandası yapılıyor' yorumları geldi. AK Parti'li Şamil Tayyar'dan da 'Savcıları göreve çağırıyorum' şeklinde açıklama geldi. Sayın Arınç'ın açıklamaları Cumhurbaşkanlığının görüşlerini yansıtmakta mıdır, yansıtmamakta mıdır?" sorusu üzerine "Öncelikle Bülent Bey'in açıklamaları, kendi şahsi görüşleridir, Yüksek İstişare Kurulu adına yapılmış bir açıklama değildir." diye konuştu.

Kalın, KHK'lerin, o günün, o olağanüstü şartların altında, içerisinde hayata geçirilen bir uygulama olduğunu belirterek, "KHK'ler 15 Temmuz darbe girişiminden sonra bir tercih değil, bir zorunluluk haline gelmiş bir uygulamadır." vurgusunu yaptı.

Sözcü Kalın, şöyle devam etti:

"Zira siz böyle bir terör örgütünün böyle bir saldırısıyla karşı karşıya kaldığınızda, binlerce militanıyla devletin her yerine sızmış bir örgüte karşı mücadele etmek durumunda kaldığınızda siz de olağanüstü tedbirler almak zorundasınız. Zaten kanun hükmünde kararnamelerin temel mantığı da budur. Normal şartlar altında, normal yasal prosedürlerle yapılır. Bir kere bunun altını çizmemiz lazım. KHK'ler, durup dururken gündeme alınmış bir şey değildir.

O gece yaşadıklarımızı, ondan önce ve sonra yaşadıklarımızı hepimiz biliyoruz. O gece, Cumhurbaşkanımız ve ailesini dahi öldürmeye kasıt niyetiyle yola çıkanların hamdolsun milletimizin direnişiyle, Cumhurbaşkanımızın dirayeti ve liderliğiyle oyunlarının boşa çıkartıldığını, planlarının başlarına geçirildiğini hep birlikte gördük. Olayı orada bırakmak devlet açısından da millet açısından da büyük bir zaaf olurdu. Zira 251 insanımızı şehit eden, 1193 insanımızı gazi bırakan, sakat bırakan, yaralayan bir terör örgütüne karşı hiçbir şey yapmayalım elbette hiçbir devlet diyemezdi. O günün o şartları içerisinde de bu tedbirler uygulanmıştır. Süreç içerisinde KHK'nin aldığı kararlar çerçevesinde görevinden uzaklaştırılan, yahut mağdur olanlar varsa bununla ilgili de mekanizmalar kurulmuştur. Oralara da binlerce başvuru yapılmıştır. Bunların da çok önemli bir kısmı neticelendirilmiştir. Görevlerine iade edilenler olmuştur, edilmeyenler olmuştur. Burada her bir vakanın nevi şahsına münhasır olduğunu da akılda tutmak gerekir.

Bir genelleme yaptığınızda, 'bir faciadır' dediğinizde, 15 Temmuz darbe girişimi faciasını adeta gölgeleyen bir tutum sergiler gibi algılanırsınız doğal olarak. Bunun yerine KHK'ler ile ilgili alınan kararların hukuk zemini çerçevesinde yargı yoluna götürülmesi, başvuru yapılması yönünde neler yapılabilir, bunlar üzerinde durulmuştur ve bununla ilgili mekanizmalar da zaten kurulmuştur."

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, bu mekanizmaların işlemekte olduğuna işaret ederek, "Dolayısıyla, bunu böyle bir külli hükümle zemmetmeye çalışmak doğru bir yaklaşım değildir. Kendi şahsi görüşleridir dediğim gibi" şeklinde konuştu. AA