Mansur Yavaş ve Necmettin Kesgin arasındaki ihtilaf, SAMAŞ adlı şirket tarafından pazarlama işinden doğan alacaklar nedeniyle Kayseri Şeker'e dava açılmasıyla başladı. Kayseri 1'inci Asliye Ticaret Mahkemesi'nce SAMAŞ'ın sözleşmeden doğan alacakları yönünden dava kabul edildi, cezai şart yönünden ise reddedildi. Bunun üzerine SAMAŞ'ın avukatı M.G., dava harcının yüksek olması nedeniyle iş insanı Necmettin Kesgin'den müvekkil şirketi adına maddi yardım istedi. Firmaya destek vermeyi kabul eden Kesgin, cezai şart yönünden Yargıtay'da süren dava ile ilgili Mansur Yavaş'tan destek istedi. SAMAŞ tarafından dava sürecinde verilen maddi desteklerin karşılığı olarak 600 bin dolarlık senet Kesgin'e verildi. Bir süre sonra SAMAŞ ile Keskin ihtilafa düştü. Mansur Yavaş, iddiaya göre, ara buluculuk yaparak, Kesgin'e verilen 600 bin dolarlık senedi ihtilaf çözülünceye kadar 'yediemin' olarak aldı. Mahkeme heyeti, davanın ilk kalemi olan sözleşmeden doğan 11,5 milyon liralık alacağın SAMAŞ'a ödenmesine hükmetti ve para tahsil edildi. SAMAŞ tarafından Kesgin'e 3,5 milyon lira, Yavaş'a da açıklanmayan miktarda ödeme yapıldı.

YAVAŞ'A 'KÖTÜ NİYET' TAZMİNATINI YARGITAY ONADI


Mansur Yavaş, iddiaya göre, SAMAŞ'tan aldığı 3,5 milyon TL'nin 1 milyon TL'sini Necmettin Kesgin'den isteyince bu kez ikili arasında uyuşmazlık oldu. Bunun üzerine Yavaş, Kesgin'den aldığı 600 bin dolarlık senedi Ankara 29'uncu İcra'da takibe koyarak, tahsil etmek istedi. Keskin, söz konusu senetteki imzanın kendisine ait olmadığı iddiasıyla 1'inci İcra Hukuk Mahkemesi'nde itiraz davası açtı. Yapılan incelemede senetteki imzanın Kesgin'e ait olmadığı tespit edildi. Bunun üzerine mahkeme heyeti, Yavaş'ı 329 bin 736 TL 'kötü niyet' tazminatı ve 164 bin 768 TL para cezası ödemeye mahkum etti. Mahkemenin kararı, Yargıtay tarafından da onandı.

TİCARET MAHKEMESİ, TAZMİNATIN TAHSİLİNİ DURDURDU


Necmettin Kesgin ayrıca 6'ncı Ticaret Mahkemesi'nde, Mansur Yavaş'a borçlu olmadığı iddiasıyla 'menfi tespit' davası açtı. Yavaş da bunun karşılığında 11'inci Asli Ticaret Mahkemesi'nde eş zamanlı olarak 'hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacak' davası açtı. Bu iki dava 6'ncı Ticaret Mahkemesi'nde birleştirilirken, mahkeme, 1'inci İcra Hukuk Mahkemesi'nce verilen ve Yargıtay tarafından da onanan 'kötü niyet' tazminatının tahsilini durdurdu. Mahkeme, sahte senedi yeniden incelenmesi için Adli Tıp Kurumu'na gönderdi. Adli Tıp Kurumu'nca da senette yer alan imzaların ve yazıların Kesgin'e ait olmadığı raporlanırken, şimdi mahkemenin vereceği karar bekleniyor.

KESGİN'E 'SAHTECİLİK'TEN CEZA


Mansur Yavaş'ın, kendisine sahte senet verip, şantaj yaptığı iddiasıyla suç duyurusunda bulunması üzerine Necmettin Kesgin hakkında, Ankara 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Yargılama sonucu sanık Kesgin, 'resmi belgede sahtecilik' suçundan 4 yıl, 'şantaj' suçundan 1 yıl 3 ay 6 gün, 'özel hayatın gizliliğini ihlal' suçundan 1 yıl 3 ay olmak üzere toplam 6 yıl 6 ay 6 gün hapis cezasına çarptırıldı. Bunun üzerine Kesgin, karara itiraz etti. Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi'nde incelemesi sürüyor.

KESGİN'İN ŞİKAYETİ BU KEZ YAVAŞ İÇİN İDDİANAME


Dava sürecinde Necmettin Kesgin, 6 Kasım 2017'de, avukatı Özgür Ilgaz aracılığıyla Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'ne Mansur Yavaş'la ilgili şikayet dilekçesi verdi. Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nce de inceleme sonucu Yavaş hakkında soruşturma izni verildi. Dosya, suçun işlendiği yere en yakın ağır ceza mahkemesi bulunan Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildi. Savcılık, Mansur Yavaş hakkında, 'görevi kötüye kullanma' ve 'kişilerin huzur ve sükununu bozma' suçlarından iddianame düzenledi.

'MÜKERRER TAHSİLAT'


İddianamede Mansur Yavaş'ın, 600 bin dolar bedelli senedin tahsili amacıyla şikayetçi hakkında Ankara 29'uncu İcra Müdürlüğü'nde başlattığı takip bulunduğu halde aynı alacağa ilişkin teminat olarak verilen ve bedelsiz kaldığını bildiği aynı senedin tahsili amacıyla müşteki hakkında Ankara 8'inci İcra Müdürlüğü'nde yeniden takip başlatmak suretiyle 'mükerrer tahsilat' yapmaya çalışarak, görevini kötüye kullandığı iddia edildi.

MESAJLAR İDDİANAMEDE


İddianamede ayrıca Mansur Yavaş'ın, Necmettin Kesgin'in cep telefonuna farklı zamanlarda gönderdiği 'İş büyüyor', 'Vakit yok anlasana, cumartesi pazar bu iş sonuçlanmalı', 'Pazartesi çok geç olabilir, hala ödemiyorsun borcunu, bu iş çok uzadı, bu hafta bitmesi gerekiyor', 'Gün ver, cevap vermezsen kodese hazırlık yap, sahtekar kafan mı basmıyor', 'Duyduğuma göre seni bu hafta öpeceklermiş, öyle duydum çok sevindim', 'Ben icraya veriyorum, bugün, git oraya yatır borcunu, gözüme de gözükme, belanı da başkasından bul', 'Harç parası yetişmedi, yarına kaldı. Üstüne vekalet ücreti binecek, faiz vs. yarın öderim dersen mesaj yaz, yazmazsan ödemiyorum demektir. Sonuçlarına katlanacaksın', 'Annen ne diyecek eve haciz gelince, ya nişanlının yüzüne nasıl bakacaksın', 'Hayatın kayıyor sahtekar' mesajlarına da yer verildi.

YAVAŞ, 10 GÜN İÇİNDE SAVUNMA YAPACAK


İddianame, Mansur Yavaş'ın 'görevi kötüye kullanma' ve 'kişilerin huzur ve sükununu bozma' suçlarından 3 yıl 9 aya kadar hapis cezasıyla yargılanabilmesi için son soruşturma izninin verilmesi amacıyla Ankara Batı 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Mahkeme, iddianameyi kabul ederek, Yavaş hakkında kovuşturma iznini verdi. Yasalara göre, Yavaş, 10 gün içinde mahkemeye yazılı savunmasını gönderecek. Mahkeme, savunmayı aldıktan sonra dosyayı Ankara Adliyesi Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderecek ve dava açılacak.

BAŞSAVCILIKTAN AÇIKLAMA


Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı'nca 'millet ittifakı'nın desteklediği, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı adayı CHP'li Mansur Yavaş hakkında düzenlenen iddianameyle ilgili yazılı açıklama yapıldı. Yavaş hakkında çıkan haberler üzerine açıklama yapılmasına ihtiyaç duyulduğu belirtilerek, iddianamenin, 8 Mart'ta kabul edildiği vurgulandı. Yavaş'a beyanda bulunması için 10 gün süre içeren tebligatın gönderildiği de belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Müşteki Necmettin Kesgin vekilleri Avukat Levent Ekmen ve Avukat Özgür Ilgaz'ın, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına Avukat Mansur Yavaş hakkında 'görevi kötüye kullanma' ve 'kişilerin huzur ve sükununu bozma' suçlarından suç duyurusunda bulunmaları üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 1136 Sayalı Avukatlık Kanununun 58 ve devamı maddeleri uyarınca Adalet Bakanlığı'ndan soruşturma izni verilmesi talebinde bulunulduğu, Avukatlık Kanununda öngörülen yasal süreç sonrasında verilen soruşturma ve kovuşturma izinleri üzerine dosyanın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına en yakın Ağır Ceza Cumhuriyet Başsavcılığı sıfatıyla Cumhuriyet Başsavcılığımıza tevdi edildiği, Cumhuriyet Başsavcılığımızca 5 günlük yasal süre içerisinde iddianame düzenlenerek 'son soruşturma' açılması talebiyle 7 Mart 2019 tarihinde dosyanın Ankara Batı Ağır Ceza Mahkemesine gönderildiği, Ankara Batı 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesince de iddianame 8 Mart 2019 tarihinde kabul edilerek ilgiliye beyanda bulunması için 10 gün süre içeren tebligatın gönderildiği, kamuoyuna saygıyla duyurulur."

ANKARA, (DHA)