Türkiye’nin gündemi, meyve ve sebze fiyatlarındaki artış. Konya’nın durumu ise gıdadaki enflasyonun sebebini gözler önüne seriyor. Konya, verimli tarım topraklarıyla, Türkiye’nin tahıl ambarı. Sadece tahıl değil, tuz, şeker üretiminde de Türkiye birincisi. Ancak son yıllarda bu durum tersine döndü. Konya’da tarım arazileri azaldı. Üretici zor durumda kaldı.

[caption id="attachment_3548136" align="alignnone" width="880"] CHP’li Umut Oran, Konya’da işçilerle buluştu. Onların derdini dinleyen Oran, “Konya’nın yeni bir başlangıca ihtiyacı var, değişim zamanı geldi” dedi.[/caption]

‘EN BÜYÜK DARBE...’

CHP’li Umut Oran, yurt gezileri kapsamında ziyaret ettiği Konya’nın durumuna hazırladığı raporla dikkat çekti.Konya’da vatandaşlarla bir araya gelen, çiftçinin, üreticinin derdini dinleyen Oran, “Tarımın başkenti, tarımdan kaçıyor” dedi. “AKP’nin yanlış politikaları nedeniyle ekonomik sıkıntılardan en büyük darbeyi yiyen il Konya oldu” diyen CHP eski Milletvekili Oran, şu tespitlerde bulundu:

‘TARIM ALANI AZALDI’

- 2004-2017 döneminde Türkiye’de tarımın GSYH (Gayri Safi Yurtiçi Hasıla) içindeki payı yüzde 9’den yüzde 6’ya, Konya’nın gayri safi hasılası içinde tarımın payı yüzde 20’den yüzde 16.5’e geriledi.

- Konya’da 2007-2017 arasında tarım alanları yüzde 14.3 küçülerek 2.2 milyon hektardan 1.8 milyon hektara geriledi. Bu da en büyük bölümü oluşturan tahıl üretim alanlarında yaşandı.

- Tahıl ülkesi olarak bilinen, dünyaya sebze-meyve ihraç eden Türkiye, ilk kez yabancı bir ülkede tarımsal ürün üretme kararı aldı.

- Bu kapsamda Afrika ülkesi Sudan’da 792 bin hektar (7 milyon 920 bin dönüm) tarım arazisi 99 yıllığına kiralandı. Bu çiftçiye, tarım işletmelerine yeni bir darbe vuracak.

‘ÇİVİ BİLE ÇAKILMADI’

- Seydişehir Alüminyum da AKP döneminde özelleştirildi. Satılan fabrika için Danıştay’ın 2007 yılında aldığı iptal kararı da uygulanmadı. Böylelikle kamuya ait bir fabrika yok pahasına yandaş bir firmaya devredildi. Seydişehir Alüminyum’un özelleştirmesi ilçenin sosyo ekonomik hayatına darbe vurdu.

- Kulu’daki organize sanayi bölgesi (OSB) arazisine çeyrek asırdır çivi bile çakılmadı.

[caption id="attachment_3548143" align="alignnone" width="880"] Oran’ın bir durağı da Kulu oldu. Oran, “Kulu, yıllardır hizmette hak ettiğini alamıyor” diye konuştu.[/caption]

‘Tanzim satış bir pansuman tedavisi’


Umut Oran, Konyalı çiftçilerin feryadını da dile getirdi. Oran, şunları söyledi: “Artan maliyetler karşısında zor günler geçiren Konyalı çiftçiler, çaresiz feryat ediyor. Çiftçi ‘Tanzim satış iyi güzel ama pansuman tedavisi bu yaptıkları. Hükümet sebze meyve fiyatlarını düşürmek için bize niye destek vermiyor?’ diyor!.. Konya’nın AKP’li 10 milletvekilinden hiçbirinin bölgeye gelip sorunları ile ilgilenmediğini ifade eden çiftçiler, kendilerine sahip çıkılmamasından yakınıyor.”

NE YAPILMALI?

Oran, yapılması gerekenleri ise şöyle sıraladı: “Üretim, pazarlama ve dağıtım ağı kurulmalı. Eğitim ve Ar-Ge çalışmalarının temelinin atıldığı üniversiteler olmalı. Yapısal reformlar hayata geçirilmeli. Dışa bağımlılığa son verilmeli.”

[caption id="attachment_3548150" align="alignnone" width="880"] Oran, vatandaşın derdini dinledi. Bir dokundu bin ah işitti.[/caption]

Türkiye’de ekilecek toprak mı kalmadı?


Umut Oran, Sudan’da tarım arazisi kiralayan ve ‘örnek çiftlik’ler kurmaya hazırlanan iktidara şu sözlerle seslendi: “Türkiye’de ekilecek toprak mı kalmadı? Çiftçinin elinden tuttun, onu darboğaza sokmadın da çiftçi mi üretmedi? Tarım ürünlerinde kullanılan girdiler ve vergilerin fiyata etkisini yok sayıp, emeğinin karşılığını alamayan çiftçiyi cezalandırmaya ne hakkın var?”

Oran, Konya’yı, Hollanda ile karşılaştırdı ve şunları söyledi: “Hollanda’nın toplam tarım alanı 2 milyon hektar. Yani yaklaşık Konya’nınki kadar. Buna karşılık Hollanda yıllık 100 milyar Euro ile Türkiye’nin yaklaşık 6 katı tarım ihracatı gerçekleştiriyor. Tarım ve hayvancılık ürünlerinde tamamen dışa bağımlı hale geldik.”