Türkiye'de kalp damar cerrahisinin kurulması ve yaygınlaştırılmasının öncüsü olan Opr. Dr. Kemal Bayazıt uzun süredir tedavi gördüğü hastanede çoklu organ yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetti. Türk tıbbının duayen isimlerinden Op. Dr. Kemal Bayazıt için önce İstanbul Başkent Üniversitesi Hastanesi önünde, ardından da kuruluşunda görev aldığı Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tören düzenlendi. Buradan son yolculuğuna uğurlanmak üzere Şakirin Camii'ne götürülen Bayazıt için cenaze töreni düzenlendi.

Törene Bayazıt'ın eşi Müşerref, kızları Emel ve Itır Bayazıt'ın yanı sıra yakınları, çalışma arkadaşları, öğrencileri, hekimler ile sevenleri katıldı. Bayazıt öğle vakti kılınan cenaze namazının ardından Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa verildi.

MEMLEKETİMİN BANA İHTİYACI VAR

Öğrencisi Prof. Dr. Süha Küçükaksu, yaptığı açıklamada, Türkiye'de kalp damar cerrahisinin kurulması ve yaygınlaştırılmasının öncüsü olan Bayazıt'ın uzun süredir tedavi gördüğü hastanede çoklu organ yetmezliği nedeniyle vefat ettiğini belirtti. Türk tıbbında ve cerrahisinde bir ekol olan, on binlerce kalbe dokunmuş, yetiştirdiği cerrah ve kardiyologların yüz binlerce kalbe dokunmasını sağlayan hocaların hocası Kemal Bayazıt'ın, yıllar önce "İngiltere'de kal" dediklerinde, "Bana memleketimin ihtiyacı var." diyerek dönmesinin Türk milleti tarafından hiçbir zaman unutulmayacağını ifade eden Prof. Dr. Küçükaksu, Türk tıp camiasına ve kalp hekimliğine başsağlığı diledi.

Kızı Emel Bayazıt “Böyle günlerde konuşmak çok zor. Babamızla çok gurur duyduk. Bu yaşına kadar mesleki olarak büyük başarılar elde ederek mutlu yaşadı. Biz onla gurur duyuyoruz ve onu çok seviyoruz" diye konuştu.

İLK KALP NAKLİNİ GERÇEKLEŞTİREN İSİM

Operatör Bayazıt'ın 1968'de Türkiye Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyovasküler Cerrahi Bölümü'nde klinik şefiyken gerçekleştirdiği kalp nakli çok önemliydi. Çünkü Beyazıt'ın yaptığı bu nakil operasyonu Türkiye'de kalp nakli operasyonlarının önünü açtı. Beyazıt, Türkiye'de kalp cerrahisinin yaygınlaştırılması, modern koroner baypas cerrahisinin kurulması, gelişmesi, yeni kalp cerrahisi merkezlerinin açılması, biyomedikal mühendislik bilim dalının gelişmesi gibi alanlarda da önemli hizmetler verdi.

YILLAR SONRA ANLATTI

Beyazıt yıllar sonra o günleri anlattığı zaman ""Bizim yapmış olduğumuz nakil, ilk olması bakımından önemli. Yalnız, o safhaya nasıl gelindi bu da çok önemli bir nokta. Yani günün birinde 'hadi nakil yapalım' deyip de bunu uygulamış değilim. Bu sürece gelene kadar, kalp cerrahisinin olgunlaşması, fiziksel ve biyolojik birtakım sorunların da çözülmüş olması önemliydi. Ameliyattan sonra ret meselelerini de göz önünde bulundurmak gerekiyordu. Önemli olan şey şuydu, 'Böyle bir cerrahi nasıl kabul görür, bu meseleyi meslektaşlarıma nasıl kabul ettiririm?' Köpek tecrübelerinde gördüm ki hayvanlar bu durumu gayet iyi tolere ediyor ve kalbi kabul ediyor. Bunları gördükten sonra hocalarımıza göstermek suretiyle önce hastane içerisinde kendime bu konuda destek olacak bir grup oluşturmaya çalıştım. Daha sonra bu hazırlığı kamuoyuna da yansıtabilmek için hayvan tecrübeleri yaparken basını çağırdım ve onların yanında canlı olarak nakil yaptım. Sıra artık bu kadar tecrübeden sonra insanlara geçmek düşüncesindeydi."

HASTALARIN UZUN SÜRE YAŞATILMASININ ÖNÜNÜ AÇTI

İlk kalp naklinin uygun donörün bulunmasından sonra dönemin sağlık bakanının da desteğiyle yapıldığını belirten Beyazıt sözlerine şöyle devam ediyordu: Ekibi tamamladıktan sonra ilk nakli gerçekleştirdik. Kalp gayet güzel yerine oturduktan sonra çalıştı, bir sorunumuz gözükmedi fakat tuhaf olan taraf şu ki hastada bir kanama meyli başladı. Bu bozukluğu gidermek de çok zorlu. Bu durum bir hayli devam etti. Bütün bu devama rağmen hastayı kapattık, yoğun bakıma aldık. Hastanın karaciğer bozukluğu, pulmoner hipertansiyonu vardı. Yoğun bakımda hemoliz devam etti. Aşağı yukarı 18 saat kalbin çalıştığını, tansiyonun mükemmel olduğunu müşahede ederek zamanımızı tamamlamış olduk. Hemolizin devamı sebebiyle işin daha fazla götürülmesi mümkün gözükmedi ve bakıma son verdik. Bu nakil Türkiye'de büyük bir değişikliğin önünü açtı ve kalp naklinde ümitleri kamçıladı. Kalbe dokunulmaz düşüncesi kabul görüyordu. Ancak millet gördü ki kalbe dokunmak şöyle dursun, kalbin değişmesi bile yapılabiliyor. Bunlar ümitleri kamçıladı. Bu arada da ilgili ilacın piyasaya sürülmesi hastaların daha uzun yaşatılması şansını da verdi."

KEMAL BAYAZIT KİMDİR?

Kemal Bayazıt, 11 Mart 1930 tarihinde Kahramanmaraş‘ta doğmuştur. 1947 yılında Bursa Erkek Lisesinden mezun oldu. 1954 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. 1962 1967 yılları arasında İstanbul Haydarpaşa Göğüs ve Kalp Damar Cerrahisi Merkezinde görev yaptı.

Kemal Bayazıt, 1963 yılında İstanbul Haydarpaşa Göğüs ve Kalp Damar Cerrahisi Merkezinde Prof. Siyami Ersek tarafından gerçekleştirilen Türkiye’deki ilk açık kalp ameliyatına katıldı.

Hemen ardından 1963 yılında İngiltere‘ye giderek Leads Üniversitesi‘nde bir yıl Dünya’da Kalp Kapak cerrahisinin Duayenlerinden Prof.Wooler’ın yanında romatizmal kalp cerrahisi alanında öğrenim gördü. 1965 yılında Türkiye‘ye dönüşünde, Göğüs Cerrahisi Merkezinde klinik şefi oldu. Avrupa‘da ve Türkiye‘de ilk kez bir hastada üç kalp kapağının protez replasmanı ameliyatını (Aort-Mitral-Triküspid) İstanbul’da gerçekleştirdi.

Türkiye’de 1974 yılında başlattığı Koroner Bypass Ameliyatlarını 1980’lerde rafine halde seri bir şekilde uygulayarak “modern koroner bypass” cerrahisinin kurulması ve gelişmesini sağladı. Türkiye’de Kalp Cerrahisinde birçok ameliyatı ilk kez o yaptı ve seri uygulamalarını gerçekleştirdi.