Mesleğinde 50. yılını dolduran duayen televizyon habercisi ve gazeteci Uğur Dündar'ın hayatını anlatan ve yönetmenliğini gazeteci Gökmen Ulu'nun yaptığı belgeselin İstanbul galasına muhteşem bir ilgi vardı. Dündar'ın çocukluğu, gençliği, okul yıllarının yanı sıra ağırlıklı olarak mesleki hayatı ile karakteristik özelliklerinin anlatıldığı belgeselde, usta gazetecinin çarpıcı haberleri ve televizyon yayınlarından örnekler yer aldı.



Galaya CHP'li Muharrem İnce, tiyatro sanatçısı Müjdat Gezen ve Metin Akpınar, Sözcü gazetesinin usta yazarı Yılmaz Özdil, Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ ile eşi, CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ekrem İmamoğlu'nun eşi Dilek İmamoğlu, CHP Milletvekilleri Mahmut Tanal, Gürsel Tekin, Enis Berberoğlu, gazeteci Ümit Zileli, Barış Yarkadaş, Gürkan Hacır, Barış Pehlivan, Umut Oran Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı, Sözcü gazetesi avukatları Celal Ülgen ve İsmail Yılmaz, Prof. Dr. Celal Şengör, Ümit Kocasakal, Nedim Saban, Metin Zakoğlu, Metin Uca, Kurtalan Ekspres grubu, şair Ataol Behramoğlu ve iş, sanat, siyaset dünyasından çok sayıda davetli katıldı. Vatandaşlar galaya yoğun ilgi gösterdi.



GELİR VE TELİFLER TAMAMEN EĞİTİME

Belgesel gösterimi öncesinde "Yurdun dört bir yanında her şey çok güzel olsun" diyerek sözlerine başlayan belgeselin yönetmeni Gökmen Ulu, "Uğur Dündar'ı örnek alan öğrencisi olarak bu belgeseli gönüllü olarak ticari amaç gütmeden yaptık. İleride oluşacak olası yayın gelirleri durumunu göz önüne alarak, bütün gelir ve teliflerini tamamen eğitime bağışlayacağız. Belgeselin bütün teliflerini eğer kabul buyururlarsa bırakmak istediğimiz yer Uğur Dündar ustamızın mezun olduğu Vefa Lisesi'nin öğrencileri..." ifadelerini kullandı.



“ŞARAPNEL YARASI İLE BÜYÜDÜ”

Sözcü gazetesi yazarı Yılmaz Özdil ise, "Belgeselin anlatıcılarından 2 tanesi ağırlaştırılmış müebbet yedi, yaklaşık 7-8 tanesi 300 yıl civarında hapisle yargılanıyor, belgeselin yönetmeni zaten içeriden yeni çıktı. Dolayısıyla hepinizi tebrik ederim, şimdiden ikişer yılı garantilediniz. Türkiye'nin yürekli insanları Türkiye'nin en yürekli gazetecisi Uğur Dündar'ın meslekte 50. yılı belgeseline hoş geldiniz” şeklinde konuştu.



“DESTEĞİNİZ SAYESİNDE DİMDİK DURDUM”

Belgesel gösteriminin ardından sahneye çıkan Uğur Dündar konuşmasında şu ifadelere yer verdi; “Başarıma, TRT'nin ilk yıllarında itibaren her kim ufacık bir katkıda bulunmuşsa onların hepsinin emeğine sonsuz teşekkür ediyorum. Hayatımda en eski arkadaşım kadim dostum sevgili Müjdat Gezen'dir. Bu akşam bu güzel alkışlar bana bir mesaj veriyor. Her şeyin daha güzel olacağı mesajını. İnşallah bunu bir kişi önderliğinde çok yakında yaşayacağız. Kendisi gelemedi bu akşam. Ben de ısrar etme hakkını kendimde bulamadım. Bir oy bir oy demektir. Değerli Dilek İmamoğlu bizimle birlikte"



Metin Akpınar hakkındaki soruşturmayı hatırlatan Dündar, "Onun uğradığı haksız suçlama inanın beni günlerce uykusuz bıraktı. Kaç tane Metin Akpınar’ımız var?" dedi.



MÜJDAT GEZEN DE ANLATTI

Duayen gazeteci Uğur Dündar ile anılarını anlatan Müjdat Gezen ise, "Biraz gülelim diye geldim ama çok ağladım. Duygulandım. Ne de olsa yarım asırdan fazla. Siz o tarihlere bakmayın çoğu şaka. TRT'nin ilk yıllarında Uğur her defasında ağır tehditler alıyor" diye konuştu.



GEZEN’DEN SÖZCÜYE TEŞEKKÜR

Müjdat Gezen: Müthiş olmuş, herkesin ellerine sağlık. Allah’tan Sözcü var, Allah’tan SÖZCÜ var da, bunları biraz daha geniş halk kitlelerine duyurabiliyoruz, yoksa kimsenin ilgi gösterdiği yok, bilinçli ve sistematik olarak. Sözcü çok şükür bu konuda çok yardımcı oluyor, teşekkür ediyorum.



NE DEDİLER?

Metin Akpınar: Çok da keyifli bir çalışmaydı. Gökmen’e de çok teşekkür ediyorum, emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Hakikatten rol modeldir Uğur. İyi ki var, örnek olacak da bir insan, inşallah örnek alırlar.



Ahmet Güvenç: Harika buldum, çok beğendim. Gençlerimiz için rol model olarak belgesel film olmuş. İnşallah onu örnek alırlar. Onun gibi bir sürü insan yetişmesi lazım ülkemizde. Çok beğendim belgeseli.

Metin Uca: Kara böceklerin korkulu rüyası olmuş Uğur Ağabey. Hem de 50 yıl boyunca… Bu az buz bir şey değil. O öykünün içerisinde, onun yanında yer aldığım için de gurur duyuyorum.



Mustafa Hoş: Duygulandım çoğu zaman. Gururlandım. Hem içinde yer almaktan hem de Uğur ağabey ile aynı yerde olmaktan…

Celal Şengör: Bu belgesel şunu gördüm ki, Uğur Dündar gibi adamların çoğalmasıyla, herhangi bir toplum adam olur. Allah’a inansam, Uğur ağabey Allah’ın bir lütfudur diyeceğim.



Celal Ülgen: Nasıl bulduğum değil, önemli olan yarım asra tanıklık yapmış bir gazetecinin, hiçbir iktidar döneminde eğilmemiş, bükülmemiş, direncinden hiçbir şey kaybetmemiş bir gazetecinin öyküsü karşısında gerçekten çok duygulandık. Bugüne kadar Uğur Dündar’ın yaşam şeridi, mücadeleleri ve halk için, halkın haber alma özgürlüğü için yaptığı özveriyi izledik. Nice 50’liler diliyoruz.

Gökmen Ulu: İstanbul galasında da şahane bir atmosfer, şahane bir topluluk vardı. Harikulade bir gece yaşadık. Uğur Dündar ustamızın hayat hikayesini, özellikle mesleki niteliklerini ve karakteristik özelliklerini analiz ettiğimiz belgesel filmimizin İstanbul galasını da tamamlamış olduk.