Efsane gazeteci-yazar Ertuğrul Akbay kanseri nasıl yendiğini açıklıyor:


Bu ölümcül hastalığı öğrendiğimde...
Nur içinde yatsın...
Atatürk sevdalı...
Beni ve kardeşlerimi Atatürk sevgisiyle büyüten...
Eczacı hacı babamın sözü aklıma geldi.
Babam ters bir şey olduğunda;
-Her belada bir hayır vardır, takma kafana oğlum derdi.
Bu bela! Hastalık da benim için, bir bakıma hayırlı oldu.
Neden mi?
Bu hastalığı yenmek için elimden geleni yaptım.
Moralimi bozmadım.
Aksine, hırslandım.
Asla “Pes” etmedim.
Ve bugün...
8 yıl öncesinden zihin, beden...
Ve her yönden de daha güçlü oldum.
Sadece bu bela! Ölümcül hastalığa “Dur” demeyi değil...
Yaşlanmaya da nasıl “Dur” deneceğini öğrendim.

UMUDUNU KAYBETME

Başarı bir gecede olmaz, diyen...
Filozof Oliver Wendell Holmes bu konuda şöyle konuşuyor;
-Karşılaşacağın hiçbir zorluk karşısında...
Asla pes etme.
Zira;

Umutlu olana yardım edecek...
Fırsatlar ve değişiklikler vardır.
Bu karmaşa sonunda Tanrı, daimi başarıyı sana getirecektir.
Sadece yoluna devam et.
Çünkü, en akıllı, en cesur olanlar...
En eski ve en iyi şu parolayı bilirler;
“Asla Pes Etme!”
Unutma!
Amacında ısrarlı olmak bir güçtür.

Efsane gazeteci- yazar Ertuğrul Akbay’ın açıklamaları büyük ilgi gördü. Efsane gazeteci-yazar Ertuğrul Akbay’ın açıklamaları büyük ilgi gördü.


ENDİŞEYİ UNUTUN

Ben de filozof Holmes’in yolundan gittim.
Bu kanser belasına “Pes” etmedim.
Takıntıları da, korkuları da kafamdan sildim.
Ve sonunda başarı benim oldu.
Unutmayın!
Bir insan kendini ne kadar güçlü ve değerli hissederse...
O kadar değerli ve güçlüdür.
Ancak;
Takıntıların da...
Korkuların da kaynağı endişedir.

★★★

Peki...
Endişe etmekten kurtulmak mümkün müdür?
Evet mümkündür.
Zira endişe diye bir şey yoktur.
Endişeyi insanın kendi düşüncesi yaratır.
Bakın!
Ünlü filozof Addington bu konuda şöyle diyor;
-Endişe nedir?
Endişe zihinde dolaşan ince bir korku akıntısıdır.
Ne kadar uzun süre akarsa o kadar derin izler bırakır.
Yeterince uzun ve uzmanca endişelenirsek...
Sonunda endişe nevrozuna yakalanmayı başarırız.
Sorarım size?
Endişe hayatınıza ne kazandırdı?
Endişenin size bir yarar sağladığını gördünüz mü hiç?
Endişe hiçbir şey başarmış değildir şimdiye kadar.
Sorunlarınızı yapıcı bir şekilde karşılamak yerine...
Endişeleniyorsunuz.
İnanın!
Endişeden daha boş bir aktivite yoktur.
Bunu bildiğimiz halde...
Yine de hepimiz bu suçu işleyip...
Endişelerden kurtulamıyoruz.
Bilinen ve bilim adamlarınca da ispatlanan bir şey vardır ki...
Birçok fiziksel ve psikolojik hastalıkların temel nedeni;
Endişedir, korkudur...

★★★

Endişelerden kurtulmanın yolu;
Endişenin hiçbir şey kazandırmadığını...
Sahibine zarar verdiğini...
En büyük arzularımızın gerçekleşmesine engel olduğunu...
Uzun vadede hayatımıza olumsuz etkileri olacağını kabul etmektir.
Bu gerçekleri kabul ettik mi...
Endişe, korku alışkanlığından kurtulmanın...
Gerekliliğini anlamaya başlarız.
Şöyle bir düşünün!
Hep yarın için endişe duyarız.
Kendi kendimize sorunlar üretip...
Hastalanmaktan, ölmekten, işsiz kalmaktan vs. korkarız.
Ve her zaman bir şey için endişe, korku duymaya çalışırız.
Bu huyumuz da...
Bizim enerjimizi boşa harcamamıza neden olur.
Boşuna yıpranırız.
Stres sahibi oluruz.
Kolay hastalanırız.
Ve daha çabuk yaşlanırız.
Aslında endişeyi, korkuyu yenmek çok kolaydır.
Yeter ki;
Allahın hayatımızdaki gücüne inanalım.
Endişeleri olumlu düşüncelere bırakalım.
Ve inançlı olalım.
O zaman...
Yüce Allahtan aldığımız güçle...
Bu huyumuzdan vazgeçmek çok kolay olacaktır.

Akbay, “100 gramı 300 gram etteki ve 15 yumurta beyazındaki proteine bedel, sakız kabağı tohumu proteini ile sadece menemen, omlet yapılmıyor... Sevilen her türlü içecek ve yemeklere de katarak tüketebilirsiniz” diyor. Akbay, “100 gramı 300 gram etteki ve 15 yumurta beyazındaki proteine bedel, sakız kabağı tohumu proteini ile sadece menemen, omlet yapılmıyor... Sevilen her türlü içecek ve yemeklere de katarak tüketebilirsiniz” diyor.


MEVLANA HAZRETLERİ NE DİYOR?

Bu hastalığın üstesinden gelmemde...
Ünlü filozofları sözlerinin yanı sıra...
Mevlana hazretlerinin öğütleri de büyük etki yaptı.
Mevlana hazretleri şöyle diyor:
-Bir insan nefsine hakim olmadan...
Ne sağlıklı bir yaşama kavuşabilir...
Ne de iş hayatında, özel hayatında başarıya ulaşabilir.
Bunun için...
O insanın 5 duyusuna hakim olması gerekir.

ALLAHA HAVALE EDİN

Ben de...
Bilinçli beslenmeden...
Bilinçli spor yapmaktan önce...
Endişelerimden kurtulmayı...
Zorlukların üstesinden gelmeyi öğrendim.
Şimdi, düşüncelerim çok değişti.
Kendime daha çok güvenim geldi.
Siz de benim gibi yapın.
Çevrenizde sizi ve yakınlarınızı kıskananlara, iftira atmaya kalkan bazı pislik...
Allahsız, ruhsuz, tetikçi yaratıklara aldırmayın.
Onlara, “Pislik” bile, demeyin...
Zira;
Pisliğin bile bir değeri vardır.
Pislikten atık olarak yararlanılır...
Onların ise, bir “pislik” kadar değeri yoktur. Bu nedenle bu tür acınacak yaratıkları sorun etmeyin.
Kafanıza takmayın.
Allaha havale edin, yeter...

YARIN: Kanseri yenmek için ne tür gıdalarla besleniyorum?