Çanakkale Kirazlı'da siynürle altın aramaya tüm Türkiye itiraz ediyor. Bir itiraz da Türk Toraks Derneği'nden geldi. Türk Toraks Derneği Başkanı Prof. Dr. Hasan Bayram, konuya akciğer sağlığıyla ilişkili bazı sağlık verileri üzerinden değindi:
“Hayat nefesle başlar ve sürer; sağlıklı nefes için sağlıklı çevrede, temiz havaya ihtiyaç vardır. Solunum sistemi hastalıkları ile ilgili bazı verilere göz atacak olursak; solunum sistemi hastalıkları 2017 yılında Türkiye’de gerçekleşen her 100 ölümün 12’sinden sorumludur. Türkiye’de erken ölüme yol açan 10 hastalığın 4’ü kronik solunum yolu hastalıklarından kaynaklanmaktadır.

HASTALIKLARDA HAVA KİRLİLİĞİNİN ETKİSİ BÜYÜK

Prof. Dr. Hasan Bayram


Solunum sistemi hastalıkları, 2017 yılında hastaneye yatıracak kadar ağır sağlık sorununa yol açan hastalıklar arasında birinci sıradadır. 2017 yılında hastaneye yatırılan her 100 hastadan 13’ünün nedeni bir solunum sistemi hastalığıdır. Kronik solunum sistemi hastalıkları, 2016 yılı itibariyle insanları en çok hastalandıran hastalıklar arasında dördüncü sıradadır. Solunum sistemine ait bütün sorunların oluşmasında ve ağırlaşmasında hava kirliliğinin etkisi olduğunu gösteren çok sayıda çalışma vardır. Solunum sistemi hastalıklarından korunmanın en etkili yolu solunan havanın temiz olmasıdır. Ancak Türkiye’de gerek ev içi gerekse dış ortamda solunan hava sağlık açısından kabul edilemeyecek kadar kirlidir. Havayı kirleten kaynakları ortadan kaldırmanın yanında, havayı temizlemek için de daha çok yeşile ve daha çok ağaca ihtiyacımız vardır. Küresel ısınmanın olumsuz etkilerini de oldukça yoğun hissettiğimiz bu günlerde değil bir tek ağacın yok edilmesi, daha milyonlarca ağacın dikilmesi gerekmektedir.”

SAĞLIK NE PARAYLA NE ALTINLA DEĞİŞTİRİLEBİLİR

Dr. Öğr. Gör. Nilüfer Aykaç


Türk Toraks Derneği Çevre Sorunları ve Akciğer Sağlığı Çalışma Grubu Başkanı Dr. Öğr. Gör. Nilüfer Aykaç da konuya ilişkin açıklamasında, “Alpu Ovası, Bafa Gölü, Bergama, Cerattepe, Hevsel Bahçeleri, İğneada, Kuzey Ormanları, Munzur, Salda Gölü ve şimdi de Kaz Dağları ve belki de sırada Şirince ve başka doğa değerleri. İnsan hayatının bedeli olamaz. Sağlık ne para ile ne de altınla değiştirilebilir. Kaz Dağları’nda yok edilen sadece ağaçlar değildir, binlerce yıldır insanı ve doğası ile harmanlanmış yaşamın kendisidir. Üstelik bu yıkım, geri dönüşsüzdür.” dedi. Aykaç sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Türkiye, sağlıklı nefes alabileceği ciğerlerini kaybetmektedir. Hava kirliliği ülke sathında akciğer sağlığını tehdit ederken, doğaya zehirli kimyasallar salmak yerine, bütün canlılar adına temiz havanın ve sağlıklı bir hayatın teminatı olan doğa hazinelerimizi ve ormanlarımızı korumak hekimliğin temel görevidir. Bilinmelidir ki sağlık ve sağlığın gereği olan doğa, her türlü ticari çıkarın üzerindedir. Ticari şirketlerin çıkarları uğruna, halkın öz varlığı olan hava, toprak, su ve ağacın yok edilmesine artık seyirci kalamayız.”

Prof. Dr. Hasan Bayram ve Dr. Öğr. Gör. Nilüfer Aykaç kamuoyuna şöyle seslendiler: “İnsanın sağlıklı geleceğini önceleyen, yaşamını bu çabaya adamış hekimler olarak kronik solunum yolu hastalıklarından mustarip olup ölecek hastalarımızın, akciğer sağlıklarını kaybetme riskiyle karşı karşıya kalan insanlarımızın yanında, Kazdağı’nda ve diğer yörelerimizde altın vb. madenleri ararken ve işletirken ya da yapılaştırırken doğayı tahrip ederek çevreyi, havayı ve suyu ölümcül şekilde kirletenlerin karşısında olduğumuzu kamuoyuna saygıyla duyururuz.