Sağlık Bakanlığı verilerine göre, yurt dışından kamu ve özel hastanelere tedavi amaçlı başvuru yapanların sayısı 2008’de yaklaşık 74 bin kişiydi. Aradan geçen 10 senede bu rakam hızla büyüdü. 2013 yılında 300 bini aşan bu hasta sayısı 2018 verilerine göre 750 bin civarında. 2023 hedeflerinde ise bu rakam 2 milyon olarak öngörülmekte.

Bu hızlı artışın önemli sebeplerinden biri birçok hastanenin kaliteli hizmet sunumu ve dünya standartlarındaki tıbbi ve teknolojik donanıma sahip olması. Bunun yanında elbette maliyet avantajı da var ve deneyimli sağlık profesyonelleri sayesinde Türkiye, sağlık turizmi açısından potansiyel içeren bir ülke konumunda. Buna coğrafi yapısı, mevsimsel özellikleri, tarihi ve kültürel zenginlikleri de eklenince Balkanlar, Orta Asya, Avrupa ve Orta Doğu’nun yanı sıra Türkiye, Çin ve Amerika gibi birçok ülkeden hastanın da ilk tercihi haline geliyor.

Orta Doğu’dan gelen sağlık turistlerinin çoğunlukla saç ekimi, plastik ve estetik cerrahi, onkoloji ve kardiyoloji alanında tedavi almak için geldikleri bilinirken, Balkanlar, Orta Asya ve Avrupa ülkelerinden ise onkoloji başta olmak üzere, cerrahi alanlar ve organ nakli, kemik iliği nakli konularında başvurular geliyor.

Uluslararası Sağlık Turizmi Uzmanı Ender Yaşar


Türkiye'deki sağlık turizmi konusunda uzun süredir çalışmalar yürüten ve İstanbul'daki özel bir hastanede Uluslararası Hizmetler Müdürlüğü görevinde bulunan Ender Yaşar, 2023 hedeflerini yakalamak ve Türkiye’nin potansiyelini en iyi şekilde kullanabilmek adına turizmcilere, sağlık sektörüne ve devlete büyük bir görev düştüğünü söyledi.

KİLİT NOKTA RAHAT YOLCULUK


Yaşar, "Türkiye’de sağlık turizmini güçlendirmek, hizmet kalitesini artırmanın yanı sıra ülkemizin sağlık turizminde bilinirliğini artırmakla da doğru orantılıdır. Bu reklam yatırımlarının artması ve devletin teşvikleri ile gerçekleştirilebileceği gibi, sağlık hizmeti veren kurum ve personelin nitelik ve nicelik olarak iyi olması, belirli standartlara sahip olması, hem rekabet gücünü artıracak hem de Türkiye’nin bu konuda markalaşmasını sağlayacaktır." şeklinde konuştu.

Müdürlük görevini yaptığı özel sağlık kuruluşunda her zaman önceliklerinin hastalar olduğunu belirten Yaşar, buradaki kilit noktanın hastaların ülkelerinden Türkiye'deki hastanelere rahat ve huzurlu bir şekilde gelmesi, memnun ve sağlıklarına kavuşmuş olarak ülkelerine dönmesi olduğunun altını çizdi.

Uluslararası Sağlık Turizmi Uzmanı Ender Yaşar, sözlerini şöyle sürdürdü;

"Hastalarımızın sıkıntısız bir yolculuk geçirmiş olması demek tedavilerine de bir o kadar pozitif başlamaları demektir. Ancak tabi ki, görevimiz ülkelerine döndükten sonra da bitmiyor. Hastalarımıza eşlik eden hasta koordinasyon yetkililerimiz her hastanın kontrol tarihlerini takip ederek mutlaka sağlık durumları ile destek vermeye devam ediyorlar. Tıbbi ve teknolojik başarı kombinasyonunun yanı sıra, dünyanın dört bir yanından gelen hastalarımıza özel bir ilgi ve hassasiyet ruhu sunmanın, hastalarımız ve onlara eşlik edenlere kalışları süresi boyunca en üst düzeyde tedavi ve bakımı sağlayacağına inanıyorum."