Türk Ortopedi ve Travmatoloji Birliği Derneği (TOTBİD) tarafından düzenlenen, Ulusal Türk Ortopedi ve Travmatoloji Kongresi'nin 29'uncusu Antalya'da gerçekleştirildi. Ulusal ve uluslararası düzeyde saygın bilim insanlarının ortopedi ve travmatoloji alanındaki son gelişmeleri paylaştığı kongrede, olgular eşliğinde sık karşılaşılan problemlere ve kronik hastalıklara yaklaşım ile birlikte tıptaki yeni gelişmeler gözden geçirildi.

Kongre Başkanı Prof. Dr. Haluk Ağuş, çocuklarda sık görülen ortopedik sorunlar ve ayakkabı seçiminin önemi ile ilgili sozcu.com.tr'ye özel bilgiler verdi. Kadınların ayakkabı seçimlerindeki yanlışlara da değinen Ağuş, önemli uyarılarda bulundu.

YÜRÜTEÇ ZARARLI MI?



Yürüteç bizim toplumumuzun çok önem verdiği ama hiçbir işe yaramayan bir alet bana kalırsa. Ortopedik soruna yol açmaz ancak faydalı da değildir. Sadece kazalara olanak sağlar. Çocuğu yürüteçe koyup yalnız bırakmamak gerekiyor çünkü onunla beraber düşebiliyor, bir yere takılıp düşebiliyor ya da merdivenden düşüyor. Bu da tabi ciddi yaralanmalara yol açabiliyor. Ama kontrollü olarak kullanılırsa sorun yok.

ÇOCUKLARDA AYAKKABI SEÇİMİ NASIL OLMALI?

Ayakkabı seçiminde toplumumuzda yanlış bilinen şeyler var. Hatta bu konuda anne babalarla tartışıyoruz bazen. Şunu unutmamak gerekiyor; ayakkabıların ve kullanılan cihazların düzeltici bir etkisi yoktur. Yani bir çocuk düz tabansa düz tabandır. Düz tabanlığa neden olabilecek çeşitli hastalıklar var. Ama bizim fizyolojik düz tabanlık, yani normal dediğimiz hiçbir nedeni olmayan sadece ayak bağlarındaki gevşeklik nedeniyle oluşan düztabanlık genellikle soyaçekime bağlı olarak gelişiyor. Ebeveynler istiyor ki, 'bizde var ama çocuğa bir ortopedik ayakkabı verelim ve bu iyileşsin'. Ne yazık ki öyle bir durum yok. Peki ayakkabı seçimi nasıl olsun? Çocuğun ayağının rahat ettiği her türlü ayakkabıyı alabilirsiniz, tabanı önemli değil. Ama bu ayakkabının postal gibi sert olmaması, yumuşak olması lazım. Yeni yürüyenlerde ayak bileğini koruması için bileği kavrayan tarzda bir ayakkabı olması lazım. Ayakkabı çocuğun ayağını koruyan ve düzgün basmasını sağlayan, konforlu bir giyim aracı olarak almak lazım. Tekrar edeyim, ayakkabı çocuğun ayağının gelişimini etkilemez. Bazen görüyorum, '15-16 yaşına kadar ortopedik ayakkabı giydirdik' diyorlar. Bu ayakkabılarla çocuğun ayağındaki mevcut durumun düzeltmesi söz konusu değil. Bu tamamen yanlış biliniyor.

ORTOPEDİK RAHATSIZLIKLAR ÇOCUKLARDA SIK GÖRÜLÜYOR MU?

Evet. Öncelikle doğum anında ortaya çıkanlar var ki çarpık ayak, kalça çıkığı, çeşitli bel eğrilikleri, skolyoz, doğum travmalarına bağlı felçler çok sık görülen durumlar. Özellikle de gelişimsel kalça çıkığı displazisi... Artık aile hekimleri kalça ultrasonlarını çocuklardan rutin istiyorlar. Bu çok güzel bir olay çünkü biz artık bunları erkenden teşhis edebiliyoruz. Böyle olunca da tedavi süresi kısalıyor. Örneğin 1 aylık bebekte fark edildiğinde 3 ay sonra tedavi ile normale dönebiliyor, eğer çok gelişmiş başka nedenlere bağlı kalça çıkığı değilse. Çarpık ayak durumunda da aynı şekilde; haftalık alçılarla ya da en fazla basit bir cerrahi müdahale ile halledebiliyoruz. Bu durumlarda da yüzde 60-70 oranında düzelme oluyor.

SKOLYOZA DİKKAT!

Büyüme, gelişme sürecinde skolyoz dediğimiz bel eğrilikleri sık görülüyor. Birçok tip skolyoz var ama ben idiopatik skolyozdan yani herhangi bir tümör, enfeksiyon, omurilik kas zararına bağlı olmaksızın gelişen skolyozdan bahsediyorum  ki biz buna idiopatik skolyoz diyoruz. Bu da 16-17 yaşına kadar görülebiliyor. Skolyozu tedavi etmenin en önemli yolu da erken teşhis. Bunun için okul taramaları ve aile hekimlerinin dikkati çok önemli ve hatta ebeveynlerin de uyanık olması gerekiyor. Skolyozun ilk bulgusu arkadan bakıldığında sırtının bir tarafının diğer tarafa göre biraz daha kabarık olmasıdır. Tabi ki kesin tanısı röntgenle ya da ileri aşamaları MR ile oluyor. Erken tanıda ise tedavi başarısı çok yüksek.

KADINLAR YANLIŞ AYAKKABILAR GİYİYOR!



Genel olarak sıfır topuk, altı çok sert, ince kösele tarzında bir ayakkabı sağlıklı bir ayakkabı değil. 2-3 santimetre topuğu olan, tabanı ve üzeri yumuşak olan bir ayakkabı giymekte yarar var. Tabanının rahat bükülebilir bir ayakkabı tercih etmek gerekiyor. Kadınlar yüksek topuklu ayakkabı giyebilir ama bunu günlük yaşamda bir alışkanlık haline getirmemeleri gerekiyor. Topuklu ayakkabıyı sık giyen kadınlar ayaklarına yazık ediyorlar. O ayakkabıları devamlı giyen birinin, şu anda değil belki ama 5-6 yıl sonra ayak bileği sorunlarının olmaması diye bir şey söz konusu değil. Çünkü ayak bileğindeki, daha doğrusu tüm alt kısımdaki yük dağılımını ve dengeyi bütünüyle değiştiriyorsunuz. Ayak bileğinizin konumunu, ucu sivri ayakkabılarla tamamen değiştiriyorsunuz. Bunların ayak sağlığında soruna yol açmaması mümkün değil. Ayrıca ağrılı nasırlara, tendinite sebep olur yani ayak bileğini hareket ettiren kirişleri iltihaplanmasına bunların kaydığı yuvaların daralarak ayak bileği hareketlerinin ağrılı olmasına, ayak baş parmağının içeriye doğru dönmesine yol açabilir, ayak bileği kireçlenmelerine yol açabilir. Bunun yanında yaylanarak yürüyemedikleri için ileri aşamalarda kalça ve dizlerinizde gelişebilecek bir kireçlenmenin daha şiddetli olmasına yol açabilir. Ayrıca ne yazık ki böyle sorunlara yol açtıktan sonra bunun geri dönüşü de yok.