IRAK'IN ABD'YE SAVAŞMADAN TESLİM OLMASINA NEDEN OLAN CEMAAT: KESNİZANİ
SADDAM'IN PAŞALARINI MÜRİT YAPTI... BUGÜN ABD'YE BAĞLANAN CEMAATLERİN AĞABEYİ
Ahmet Dinç... Gazeteci... FETÖ’ye karşı önemli mücadele veren isimlerden. 27 Haziran 2014’te, Akşam Gazetesi, “Karargahta 40 Paralel Paşa” manşetini attı. O haberde Dinç’in imzası vardı. Dönemin Genelkurmay Başkanı Org. Necdet Özel küplere binmiş, 28 Haziran günü “Karargata FETÖ’cü yok” açıklaması yayımlamıştı.
TSK: SOMUT BİLGİ VE BELGE YOK
Genelkurmay açıklamasında Akşam ve haberi yapan Ahmet Dinç şöyle hedef alınmıştı:“Son günlerde bazı basın ve yayın organlarında yayımlanan yazılarda ve programlarda; TSK’ya mensup bazı personelin gündemde olan bir yapılanma ile ilişkili olduğu iddia edilerek TSK’yı hedef alan haber ve yorumlara yer verilmektedir. Somut bilgi ve belgeye dayanmayan kişileri karalamaya matuf haber ve yorum yapan ve bunu kasıtlı olarak medyaya sızdıran kişiler hakkında da hukuki yollara başvurulmuştur ve başvurulmaya devam edilecektir.”
‘YILBAŞI TEMİZLİĞİ’NDE KOVULDU
6 ay sonra... 30 Aralık 2014’te ‘Yılbaşı temizliği’ yapan Akşam, 170 isimle yollarını ayırdı. Bu isimler arasında “Karargahta 40 Paralel Paşa” ve 70’e yakın FETÖ haberini yapan Ahmet Dinç de vardı.
15 Temmuz 2016 gecesi yaşanınca anlaşıldı ki TSK’da 40 değil binlerce FETÖ’cü vardı. Dinç’ten kimse özür dilemedi. Ancak... O gazeteci korkusuzca yazmayı sürdürdü. Devam edelim...
ZAMAN, IRAK'TAKİ TARİKATI YAZAN GAZETECİYİ HEDEF ALDI
Kesnizani... Kürtçe “Ben hiçbir şey bilmiyorum” demek. 2004 yılında “Babil’de Amerikan Tangosu” kitabıyla hayatımıza girdi. Kitabı yazan gazeteci Ahmet Dinç. Saddam Hüseyin, Nisan 2003’te düşerken Irak’taydı ve 6 ay Irak’ta kaldı. O dönem Zaman Gazetesi’nde çalışıyordu ve o cemaati keşfetti. Yazı dizisi hazırladı. İki ay bekledi ama Zaman yayımladı. Gazetenin etkili isimlerinden Bülent Korucu “Kesnizani’de bizi mi anlattın? Yayımlamıyoruz” dedi ve gazetede hedef oldu. O da gördüklerini kitap sayfalarına taşıdı. Daha sonra da 2018 yılında “Irak’ın FETÖ’sü” adıyla kitabı genişletti. Kesnizani... 1938’de Kadiriliğin bir kolu olarak Süleymaniye’ye bağlı Çamçamal kazasında doğdu. Şeyh Abdülkerim 1978’de ölünce yerine oğlu Muhammed Kesnizani geçti.
Oğul Kesnizani ile birlikte yapı dönüşüme uğradı. Kadirilikten koptu. Aynı Nurculukla başlayan Fetullah gibi...
İzzet el-Duri Saddam’dan sonra gelen isimdi.SADDAM’IN İKİNCİ ADAMI
Saddam Hüseyin’in paşalarını tek tek müridi yaptı... Hatta iki kardeşi Vatban, Barzan, karısı Sacide ve oğlu Uday da örgüte katıldı. Bunlardan daha önemli bir isim vardı: Saddam’dan sonra devletin ikinci adamı İzzet el-Duri de Şeyh Muhammed’e bağlanmıştı. Sonra ne mi oldu? 2003 yılında Irak ordusu tek kurşun atmadan Amerika’ya teslim oldu?
Çünkü, CIA ve İsrail gizli servisi MOSSAD, Kesnizani cemaatini ele geçirmişti. Benzerliği bakın. Devam edelim...
Şeyhine kul köle olan GENERAL VE YAVERLER
Geliyoruz 15 Temmuz 2016’ya... FETÖ, tuğgeneral seviyesinde ABD’nin desteğini aldı ve örümcek ağı gibi örgütlendi. Artık TSK’yı ele geçirmişti. Komutanlar ordunun değil şeyhin hizmetindeydi. Herkes şaşkındı... Cumhurbaşkanı’nın, Genelkurmay Başkanı’nın yaverleri dahi örgüte kul köle olmuştu.
Fetullah’ın askeri Orhan Sipahioğlu... Deniz Kuvvetleri’nde Kurmay Binbaşı’ydı ve ordudan atılmıştı.MİLLİ SUBAYLARA TASFİYE
2007’de başlayan Ergenekon sonrasında Balyoz süreciyle çoğu Avrasyacı yani yerli-milli olan komutanlar tutuklandı. FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in 2005 yılında Aktüel Dergisi’ne verdiği “Ulusalcı dalgayı aşacağız” röportajı gerçek oldu. Bitmedi... 15 Temmuz FETÖ’nün hain darbe girişiminin ardından Türkiye bambaşka bir mecraya doğru yol almaya başladı. Darbe girişiminin arkasında Amerika’nın olduğu iktidar yetkilileri tarafından da dillendirildi. Ancak...
ABD derin devletinin sesi ‘uzman’ Michael Rubin, ulusalcıların Türkiye’de darbe yapacağını sosyal medyadan duyurdu. Devreye kim mi girdi? Devam edelim...
FETÖ’cü darbeciler Genelkurmay karargahına böyle mühimmat taşımışlardı.Gülen’in de Işıkçılar’ın da hedefinde ‘Ulusalcılar’ var
Pensilvanya’da yaşayan FETÖ elebaşı Gülen 18 Temmuz 2016’da Mısır’da yayımlanan “El-Yevm 7” gazetesine yaptığı açıklamada “15 Temmuz darbesini ulusalcı, laik bir kesimin yapmış olabileceğini” iddia etti. Bu tartışmalar ve asılsız açıklamalar sürerken Türkiye gazetesi 26 Temmuz 2017’de Rubin ve Gülen’in tezlerini savunan ‘Yeni darbeyi ulusalcılar yapabilir’ manşetiyle çıktı. Emekli asker Nuri Elibol imzasıyla yer alan haber şu şekildeydi:
“...Türkiye’de gelecekte yeni bir darbe tehlikesi var mı? sorusuna kaynaklarım eminim beni şaşırttığı kadar siz değerli okuyucularımı da şaşırtacak şu cevabı verdiler: ‘FETÖ’cülerin TSK içinde yapılanmalarını engelleyemeyen, darbe hazırlıklarını tespit edip tedbir alınmasını sağlayamayan bir sistem zafiyeti söz konusu. Eğer bu sistem zafiyeti giderilmezse ve sivil asker ilişkilerini Batı normlarına taşıyacak reformlar ve hukuki düzenlemeler yapılamazsa bir buçuk iki yıl içinde ordudaki ulusalcılar yeni bir darbeye kalkışabilir.”
SÖZCÜ NEDEN HEDEFTE?
1950’lerden bu yana TSK içinde örgütlenen, kurucuları albay rütbesiyle emekli olan, bugün liderleri ABD vatandaşı olan Işıkçılar’ın gazetesinin hedefinde de ortak düşman belliydi: Ulusalcılar. Aynı Pensilvanya’da yaşayan, yeşil kart alan Gülen gibi... ABD’nin güdümündeki tarikatların neden SÖZCÜ’yü hedef aldıkları gün gibi aşikar değil mi?
