MÜTALAADA,YAYIN YÖNETMENİNE 'NEDEN HABER YAPTIN?' SUÇLAMASI YAPILDI...HATTA...


‘NEDEN YAZARLARA MÜDAHALE ETMEDİN?' DENDİ. YILMAZ'IN GAZETECİ OLDUĞU UNUTULDU...


1 - Tarih 18 Nisan... 2019… Çağlayan… İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, SÖZCÜ Gazetesi’ne karşı yürütülen algı operasyonun üçüncü aşamasındayız.

İki iddianamenin ardından savcılık makamı mütalaasını hazırlamış! Gazetenin 8 yazar ve yöneticisi için suçlama şu: “FETÖ içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek...’

SÖZCÜ Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Metin Yılmaz’la ilgili şu garip suçlama yapılmış: “... Uluslararası yargı kararlarında, haber ve uygulamalarda sadece gazete muhabiri, yazı işleri müdürünün sorumlu olamayacağı... Gerektiğinde onları değiştirme, atama hakkına sahip, yayın politikalarını rahatlıkla yönlendiren üst düzey yöneticilerinin güncel yayın politikası üzerindeki etkileri ve cezai sorumluluklarının da bulunduğu vurgulandığı... Bu suretle gazetede yer alan yargılamaya konu haberlerin sanığın kontrol ve onayından geçmesi nedeniyle...FETÖ içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte…” Yanlış okumadınız! Metin Yılmaz, ‘Neden haber yaptın?”, “Neden yazarlarına sansür uygulamadın?” gibi sorularla “FETÖ’ye yadım etmekle” suçlanıyor! Herhalde bu durum yargı tarihine ‘kara leke’ olarak geçecektir! Neden mi? Çünkü...Metin Yılmaz 5 manşetle ve köşelerdeki yazılarla suçlanıyor. Devam edelim...


SÖZCÜ’nün manşetleri her gazetede vardı, neden sadece SÖZCÜ suçlu!


2 - “Başbakan, ‘Soruşturmayı durdur, yoksa senin için kötü olur’ mesajı yolladı...” Kim demiş bunu? 17-25 Aralık sürecinde FETÖ’cü firari Savcı Zekeriya Öz. 9 Ocak 2014 tarihinde gazetede manşet olan bu cümle... Savcı, diğer gazetelerde de aynı cümlelerin yer aldığı manşetleri görmemiş, duymamış!…Ki… SÖZCÜ’nün 1’inci sayfasında Başbakan’ın yalanladığı da duyurulmuş. Yani... Türkiye bu konuyu konuşurken, SÖZCÜ neden ‘Penguen’ haberi yapmamış! Metin Yılmaz ne kadar suçluysa diğer gazetelerin yöneticileri de o kadar suçlu! Yılmaz ne kadar suçsuzsa diğer gazetelerin yöneticileri de o kadar suçsuz!

“Şunun bunun değil ben Cumhuriyet’in savcısıyım...” 23 Ocak 2014’te, İzmir eski Başsavcısı Hüseyin Baş, gazetenin Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk’e röportaj vermiş. İzmir’de yolsuzluk dosyasını kapatmadığı iddiasıyla Samsun’a tayini çıkan Baş’ın açıklamalarını yayımladığı için Metin Yılmaz suçluymuş! Neden? Hüseyin Baş’ın FETÖ’cü olduğu ne zaman tespit edildi? Kim biliyordu? Devlet dahi 15 Temmuz 2016’dan sonra öğrenebildi? Ki şunu da hatırlatalım: Röportajı yapan Saygı Öztürk’e Yılmaz’ın yargılandığı  mahkeme takipsizlik verdi?

“Tayyip atıp tutuyor ama dinlemeye karşı tedbir almıyor... YUH ARTIK!” 28 Mart 2014’teki manşet bu! Dışişleri’nde devletin üst düzey yöneticilerinin sözleri internete düşmüş, SÖZCÜ, dinlemeleri yayımlamamış, uyarmış! Yılmaz ne yapmış? Haber! Savcılık, aynı gün çıkan gazeteleri inceleseydi... Suç göremezdi! O zaman mütalaanın görmediği savunmayı okuyalım...

Metin Yılmaz

Metin Yılmaz, İstanbul 37. Ağır Ceza’da tarihi bir savunma yapmıştı:
Manşetlerimizle “FETÖ darbe yapacak” diye herkesi uyardık


3 - Tarih 18 Ocak 2019... Yine Çağlayan Adliyesi’ndeyiz... İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi’nde tarihe geçen bir savunma dinliyoruz. SÖZCÜ Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Metin Yılmaz mahkemede, iletişim fakültelerinde ders olarak okutulacak şu cümleleri kuruyor:

43 YILLIK GAZETECİYİM

43 yıllık gazeteciyim. İlk defa haberlerden dolayı yargılanıyorum. İddianamede benle ilgili şöyle bir cümle var: ‘Hukuki sorumluluğunuz yok ama görev icabı manşetlerde engelleme yapabilirdiniz’... Ben gazete tirajı, kağıdı ve birim dağıtımı ile ilgilenirim. Patrona hesap veririm. Sattıramazsam, patron beni orada tutmaz. Birinci iş tirajdır. Diğer medyada bu sorun yok. 3-5 bin satan gazeteler, devlet ve kurumlarla ihale işleri olduğu için o şekilde satılır. Finansmanı holding karşılar, bizim patronumuz gazeteci. Gazete satarsak çalıştığımız insanlara para vereceğiz. 2013, 2014, 2015 yıllarına kadar, biz ilk kez FETÖ dedik, davalar açıldı, her şey yapıldı. Ergenekon zamanında haber yollandı, ‘sıra size gelecek’...‘Size operasyon yapılacak’ denildi. Haberlere sansür koyma gibi bir durumum olamaz. SÖZCÜ’yü takip ediyorsanız kendi yazarlarımız bile bizi eleştiriyor.”

HEP FETÖ’YLE SAVAŞTIM

“Suçlamalara gelince, bundan üzüntü duyuyorum. ‘Siz sert muhalefet yapmışsınız’ deseler hukuk çerçevesinde buna razıyım. Ama FETÖ’ye yardım denilince, ben zaten hep bunlarla savaşmışım. Aleyhinde haberler yapmışız. 17-25 Aralık’taki haberlerde neyi övmüşüm?

Bize ‘Bu fotoğrafları size FETÖ’cü polisler servis etti’ deniliyor. Bu haberler DHA’dan alınmıştır. DHA’nın resimleri burada. Haber burada. Bunun FETÖ örgütüne yardım ve yataklıkla ilgisi yok.”

‘BİZE FAŞİTSİNİZ’ DEDİLER

“Ben Atatürkçülüğün yanındayım. 2007’de nasıl başladıysak, şimdi de öyle. Gazeteci muhalif olmak zorunda, muhalif düşünmek zorunda. Bizim holdingimiz yok. Devletle, bakanlarla işimiz yok. 67 kişi ile yola çıktık, 700 kişi ekmek yiyor şimdi… Biz bunların çok kötü bir örgüt olduğunu biliyoruz. ‘Her yere yerleştiler’ diyoruz. O zaman bize dediler ki ‘Siz Ergenekoncusunuz, faşistsiniz’ biz uyardık. Manşetlerimiz hep bunlar. ‘FETÖ darbe yapacak’ dedik. Uyardık.”